‘Antep katliamı önlenebilirdi’
10 Ekim Ankara katliamı davası avukatlarından İlke Işık, 51 kişinin yaşamını yitirdiği, onlarca kişinin ağır yaralandığı Antep katliamına ilişkin sorulara yanıt verdi.
10 Ekim Ankara katliamı davası avukatlarından İlke Işık, 51 kişinin yaşamını yitirdiği, onlarca kişinin ağır yaralandığı Antep katliamına ilişkin sorulara yanıt verdi.
Suruç'tan bu yana gerçekleşen katliamlarının birbirinin devamı olduğunun altını çizen Avukat Işık, "Suruç, Diyarbakır, 10 Ekim Ankara'dan Antep'e uzanan, zincirleme, hepsinin birbiriyle ilişkisi olan katliamlar yaşadık. Ankara ile Suruç'un bağlantısı vardı, Ankara dosyasını araştıran savcılar 'Biz Suruç'u da çözdük' demişti. Nitekim, Suruç'a ilişkin belgeler de daha sonra ortaya çıktı" dedi.
Katliamdan 9 ay sonra hazırlanan iddianamenin ana delillerinden birinin Yunus Durmaz'ın evindeki bilgisayarında ele geçirilen yazışmalar olduğuna dikkat çeken Işık, şunları söyledi: "O yazışmalarda neler planladıklarını ayrıntılı olarak yazmışlardı. Antep'te Kürtlerin düğünlerine yönelik çalışmalar yaptıklarını, böylesi bir düğüne canlı bomba saldırısı yapmak istediklerine dair izin isteğini gösteren çok açık yazışmalar var. Bunun dışında Antalya'da disko, gece kulübü yerlere ilişkin 'eylem' yapma hazırlığından bahsediyorlar. Bu tip hazırlıkları olduğunu biz Ankara iddianamesine bakıp görüyorsak, bu ülkedeki istihbaratçıların, polis ve valilik yetkililerinin bunu biliyor olması ve buna ilişkin önlem alması da çok kuvvetle muhtemel olmalıydı."
Ankara katliamının ardından sorular soruların Antep katliamı için de geçerli olduğunun altını çizen Işık, "10 Ekim'de de sorduk. Ankara katliamından önce bir mitingde canlı bomba saldırısı olacağına dair istihbaratlar vardı. Valilik ve İçişleri Bakanlığı bu istihbaratları değerlendirmedi, göz göre göre canlı bombanın katliam gerçekleştirmesine izin verilmiş oldu" dedi.
"İddianamede böyle bir ihtimal varsa bu ihtimali yetkililer niye dikkate almadı?" diye soran Avukat Işık, Yunus Durmaz'ın yazışmaları karşısında istihbarat ve polisin ne yaptığına dair hiçbir şeyin de dosyada yer almadığını belirtti, "Bunlar iddianameye çok açık bir şekilde girebilmiş. Bunlar bizim görebildiklerimiz. Belki görmediğimiz bir dolu yazışma da var" dedi.
Avukat Işık, "Böylesi yazışmalar varsa, Antep İl Emniyet Müdürlüğü, özellikle Kürt vatandaşlarımızın düğünlerine yönelik saldırılara karşı niye önlem almaz?" diye sordu.
"Belki de bu önlemi alsalarda Antep'teki bu korkunç saldırı yaşanmayacaktı" diyen Avukat İlke Işık, şunları söyledi: "10 Ekim'deki gibi bir dolu sorunun olduğu bir katliam bu. Önlenebilir miydi? Bizce önlenebilirdi. Bu memleketteki tüm katliamlar önlenebilirdi. Esas problem de kendilerinin itiraf ettiği Ortadoğu politikası ülkeyi bu hale getirdi. 10 Ekim dosyasındaki gibi soruları Antep için de sormak lazım. Bu katliam önlenebilir miydi? İhmali olanlar kimler? İhmali olan devlet yetkilileri ile ilgili soruşturma başlatılacak mı? Yoksa IŞİD yaptı diye üzeri kapatılacak mı?"