Askerlerin serbest bırakıldığı günden notlar
Askerlerin serbest bırakıldığı günden notlar
Askerlerin serbest bırakıldığı günden notlar
Önceki gün Medya Savunma Alanları’nda önemli bir gün yaşandı. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın başlattığı sürecin somut adımlarından ilki kabul edilen gelişme esir askerlerin bırakılması oldu. Halk Savunma Güçleri’nin (HPG) elindeki biri kaymakam adayı, biri polis, 6’sı asker toplam 8 esir askeri düzenlenen resmi bir tören ile Türkiye’den gelen heyete karşılıklı imzalanan iki protokol ile teslim edildi.
HPG’nin elinde bulunan 8 esirin bırakılacağının bilgisi üzerine gerilla alanlarına gitmiştik. Sabahın erken saatlerinde gittiğimiz alanda HPG gerillaları hazırlıkları tamamlamış, en üst düzeyde güvenlik alınmıştı.
Esir askerler tören alanının üç yüz metre yukarısında tutuluyordu. Sabah saatlerinde aralarında Nuçe, Sterk, DİHA muhabirlerinin de aralarında olduğu bir grup gazeteci ile birlikte esirleri görüntüledik. İlk görüntüleri servis ettikten sonra esirleri alacak heyeti bekledik.
Serbest kalacakları için heyecanlı olan esirlerin korkuları gözlerinden okunuyordu. Daha öncesinde esir alınıp bırakılan esirlerin başına gelenler ise onları korkutuyordu. Bu nedenden dolayı gerillalarla aynı fotoğraf, görüntü karesine girmek istemiyorlardı. 2 yıl gerillalarla geçiren askerlerin son gününde neden böyle davrandıklarını sorduğumuzda saklamadan bize bu görüntülerin inceleneceğini, samimi davranış görülmesi durumunda hapse atılabileceklerini söylediler.
Astsubay Abdullah Söpçeler sürece ilişkin şu cümlesi dikkatimizi çekti: “Süreç iyi gidiyor ancak Kılıçdaroğlu ve Bahçeli’nin süreci kılıçlayıp, baltalayabilir” uyarısında bulundu. Uzman Çavuş Zihni Koç da gerillalara “şimdi gidiyoruz ama inşallah yakında Türkiye’de demokratik ve özgür bir ortamda buluşuruz” diyordu. Böylelikle gerillalar ile esirler arasındaki espriye kadar varan bu siyasi tartışmalar oldukça samimi bir hava oluşturmuştu. Öyle anlaşılıyor ki uzun bir süredir gerillaların yanında kalan esirlerin gerillalardan hayli bir etkilenmiş oldukları görülüyordu. Esir askerler iki yıldır hükümet tarafından unutulmuş ve unutulmak isteniyordu. Beklenmeyen serbest bırakılmalarının Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a borçlu olduklarını biliyorlardı.
GAZETECİLERE YASAK
Esir askerlerin serbest bırakılmasını çok sayıda yerli ve yabancı basın izledi. AKP hükümetinin talebi üzerine gazetecilerin tören alnına alınması Kürdistan Bölgesel Hükümeti tarafından engellendi. Birçok gazetecinin Hewler’den çıkışına izin verilmemişti. Bazı gazeteciler güvenliği atlatarak tören alanına ulaşmayı başarmışlardı. Heyet tören alanına geldiğinde karşısı da gazeteci ordusu görünce alana girmekten vazgeçip geri döndü. Hükümet yetkilileri gazetecilerin alandan çıkmasını istiyordu. HPG yetkilileri de basının özgür olduğunu çalışmalarını engelleme haklarına sahip olmadıklarını söyleyerek bu talebi reddetti. Yapılan görüşmelerden sonra kriz aşıldı, heyet alana girdi ve gazetecilerde alandan çıkarılmadı. Esirlerin medyadan gizlenmesinin nedeni çok açıktı; esir askerler konusunda PKK önemli bir imaja sahip. AKP hükümeti bu gerçeğin kamuoyundan saklanmasını istiyordu. Bölgesel hükümetin tavrı ise AKP hükümetinin ricasını yerine getirmekten başka bir şey değildi.
HEYETLE GERİLLALARIN BULUŞMASI
Aslında herkesin beklediği hükümetin de kamuoyundan gizlemek istediği işte bu buluşmaydı. Heyet alana girdiğinde HPG Komuta Konseyi Üyesi Süleyman Şahin(Bawer Dersim), Zülkif Palo, Samet Amed tarafından karşılandı. Peş peşe patlayan flaşlar ve onlarca kameralar önünde gerçekleşen buluşma sıcak bir havada başladı.
Heyetle gerilla heyeti arasında kısa bir toplantı yapıldıktan sonra gelen heyet esir askerlerle buluşturuldu.
Heyet içinde yer alan BDP milletvekilleri kısa bir açıklama yaparak ‘sizi almaya geldik, ailelerinize kavuşacaksınız. Umarım barışa vesile olur’ dedi. Heyette yer alan Hakkari Milletvekili Adil Kurt’un esirlere “size işkence veya kötü bir muamele yapıldı mı” sözü üzerine esirler ve orada bulunanlar içinde gülüşmeler yaşandı. Bırakın işkence yapılmasını sorunun kendisi bile komik karşılandı. Herkes ‘geç bunu’ dercesine konuyu kapattı. HPG’nin esir aldığı askerlere kötü muamele yapmadığını yine askerlerin kedisi söyledi. Bu kısa buluşmadan sonra tören alanına geçildi. İlk sözü HPG Komuta Konseyi Üyesi Süleyman Şahin (Bawer Dersim) aldı.
Dersim’in’Önderliğimizin çağrısı, KCK’nin istediği üzerine esir askerleri bırakıyoruz sözleri iki yıldır gerillanın elinde bulunan askerlerin neden serbest bırakıldığını da açıklıyordu. Dersim, askerlerinde hazır bulunduğu törende “Kesinlikle sağlık ve güvenliklerine azami ölçüde dikkat edilmiştir. Uluslar arası hukuk sözleşmelerinin tüm gereklerine büyük bir uyum gücü gösterilmiştir” Adil Kurt’un sorusunun da cevabı oldu. Törende konuşan İHD Başkanı Öztürk Türkdoğan’’da “biz esirlere özellikle kötü muameleye ilişkin sorduk ve onlardan aldığımız cevap kesinlikle kötü bir muamele görmediklerini’ söyledi.
“Pazarlık söz konusu değil”
HPG Komuta Konseyi Üyesi Bewer Dersim “elimizdeki esir askerleri serbest bırakmamızın temel amacı tamamıyla insanidir ve hiçbir pazarlık, talep söz konusu değildir” dedi. Heyette yer alan Mazlum Der Başkanı Faruk Ünsal süreçi olumlu bulduğunu, önemli bir adım olduğunu söyledi ve esirleri serbest bıraktığı için PKK’ye teşekkür etti. Ardından hazırlana iki protokol imzalandı ve esir askerler heyete teslim edildi.