Av. Çiftçi: Dernek yasası evrensel sözleşmelere aykırı

Van Barosu’ndan Av. Hamza Çiftçi, dernekler hakkında mecliste çıkan yasa tepki göstererek, "Evrensel sözleşmelere aykırı bir düzenleme. Tamamen muhalifleri sindirmeye yönelik bir düzenleme" dedi.

Meclis'ten geçen bir yasa hükümete dernekleri kapatmak adına olağanüstü yetkiler verdi. Herhangi bir sivil toplum kurumunun başkanı hakkında açılan bir soruşturma derneğin kapatılması için bir neden oluşturacak. Türkiye'de insan hakları, çocuk, mülteci, kadın LGBTİ+, hukuk derneklerinin faaliyetleri bu yasayla kapatılabilecek.

Van’da OHAL kapsamında basın açıklaması, kitap fuarı, festival, STK’lerin sokakta herhangi bir faaliyeti ve bütün siyasi partilerin neredeyse tüm faaliyetleri yasak. Buna rağmen AKP'li Cumhurbaşkanı 23 Ekim’de Van’da miting düzenledi. AKP’ye yakın birçok kurum, kuruluş da kendi etkinliklerini yapabiliyor. Van Valiliği, 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminin ardından OHAL'i gerekçe göstererek, 24 Ekim 2016’dan bugüne kadar her 15 günde bir kentte eylem ve etkinlikleri yasaklama kararı alıyor. Özetle yasaklar beşinci yılına girdi.

Van Barosu avukatlarından Hamza Çiftçi ile derneklerin kapatılmasını nasıl okuduğunu ve Van'da bitmeyen yasakları konuştuk.

SORUŞTURMA ASILSIZ OLSA DA DERNEK KAPATILABİLİR

Yasanın nasıl işleyeceğini anlatan Çiftçi, dernek kanunu ile içişleri bakanlığına yetki verildiğini, dernek yöneticileri hakkında herhangi bir soruşturmanın derneğin kapatılmasında asıl neden olarak görüleceğini söyledi. Alınan kararla derneğin bütün yetkilerinin durdurulacağını da sözlerine ekleyen Çiftçi "Derneğin mal varlıklarına el konulma gibi durumlar da söz konusudur, herhangi bir yargı denetimi olmadan. Düzenlemeye baktığımızda faaliyetleri durdurmayla ilgili mahkemeden karar alınacak, fakat mahkeme de sadece burada denetim kısıtlı olarak yapacak. Kişi hakkında soruşturma var mı yok mu ona bakacak. Eğer bir suçlama varsa ona ilişkin karar verecek" diye konuştu.

BASKI KURMAYA YÖNELİK BİR POLİTİKADIR

Derneklerin faaliyetlerinin durdurulmasının yanında avukatlara, avukatlığa da getirilen düzenlemeden söz eden Çiftçi, bu düzenlemeyle avukatların muhbirleştirilmek istendiğine dikkat çekti. Avukatların sır saklama yükümlülüklerine aykırı bir karar olduğunu belirten Çiftçi bu düzenleme hakkında da bilgi verdi. Çifçi’nin aktarımına göre, bazı yapılacak yasal iş ve işleyişlerde avukatın şüpheli gördüğü işlemleri bildirme yükümlülüğü, ihbar yükümlülüğü getiriyor.

Bunun avukatlık mesleğine aykırı olduğunu kaydeden Çifçi devamında şunları belirtti: "Evrensel sözleşmelere aykırı bir düzenleme dolayısıyla yasa teklifini bir bütün olarak değerlendirdiğimizde tamamen muhalifleri sindirmeye yönelik, muhalefetin üstünde baskı kurmaya yönelik düzenleme olduğu apaçık şekilde ortadadır. Bu düzenleme ile özellikle dernekleri ve vakıfları ifade, örgütlenme açık bir şekilde ihlal edilecektir. Bir derneğin kendi tüzüğüyle illi yaptığı çalışmalarda bir dernek yöneticisine soruşturma başlatılması çok kolay. Hemen bir soruşturma başlatılarak o derneğin kapatılmasına kadar gidecek bir soruşturmadır bu."

VAN’DA BEŞ YILDIR ZATEN STK'LERİN ETKİNLİKLERİ YASAK

Çiftçi, Van'da beşinci yılına giren OHAL uygulamalarının yeni gelen yasayla daha da derinleşeceğini yorumladı. Şehirde beş yıldan beri STK'lerin bütün faaliyetlerinin yasak olduğunu hatırlatan Çifçi, yasaklar hakkında baro olarak 14 dava açtıklarını, bu davaların da mahkemece reddedildiğini ve şimdi ise istinafta inceleme aşamasında olduğunu aktardı.

Van’daki yasakların hukuka aykırı olduğunu çünkü her 15 günde bir ilan edilen yasakların Van’da yaşananlarla değil başka şehirlerde yaşanan olaylarla ilişkilendirildiğini söyleyen Çiftçi, "Bu kararla hukuki değil. Bu kararlar halkın toplanma özgürlüğünü, ifade özgürlüğü açık bir şekilde ihlal etmiştir. Açıklamalarımızı halkın içinde yapmak isterdik ama izin verilmiyor. Kendi mesleğimizi ilgilendiren meseleler de bile izin verilmiyor. Tüm Türkiye’de yapılan ortak basın açıklamaları sadece Van’da yapılmıyor" şeklinde konuştu.

Çifçi’ye göre bu yasakların hepsi sadece muhaliflere yönelik. Van Barosu'nun yapamadığı seçimi de sözlerine ekleyen Çifçi son olarak, "AKP’nin yaptığı ya da AKP’ye yakın olan kurumlarının hepsi eylem ve etkinlik yapabildi" diye anlattı.