Eylemlerde katliamın AKP-DAİŞ işbirliğiyle yapıldığına dikkat çekilirken, geri adım atılmayacağı mesajı verildi.

MALATYA

Malatya’da tren istasyonu önünde yapılan anma etkinliğinde, bombalı saldırıda hayatını kaybeden Malatyalı gençlerin fotoğraflarının üzerine, katliamın gerçekleştiği vakte dikkat çekilerek, saat 10.04’te karanfil bırakıldı.

Etkinliğe HDP, DBP, EMEK, ÖDP, CHP, KESK, BTS, SES, PSAKD gibi parti, sendika ve dernekler katıldı.

KESK Dönem Sözcüsü ve Birleşik Taşımacılık Sendikası Malatya Şubesi Üyesi Hasan Uçar, “Cumhuriyetin en kanlı saldırısı Ankara’da gerçekleşti. (...) Saldırganların hedefi oldukça açıktır: Hedef emektir. Hedef barıştır. Hedef demokrasidir" dedi. Uçar, şöyle devam etti: "Saraylarını, saltanatlarını kurtarmak için Türkiye’yi kanlı bir sürecin içine çekenlere karşı ülkenin dört bir yanından gelen Türküyle Kürdüyle, Alevisiyle Sünnisiyle, kadınıyla erkeğiyle, genciyle yaşlısıyla on binlerin buluştuğu, kucaklaştığı, aynı halaya, aynı horona durarak 'Emek-Barış-Demokrasi' dedik. 10 Ekim Katliamı'nın üzerinin örtülmesine, Ankara’nın kirli, karanlık dehlizlerine hapsedilmesine izin vermeyeceğiz. Bedeli ne olursa olsun; emek, barış ve demokrasi mücadelemizden geri adım atmayacağız."

ADANA

Adana'da Emek ve Demokrasi Güçleri, Seyhan Belediyesi Yaşar Kemal Kültür Merkezi önünde bulunan Barış Anıtı önünde anma etkinliği düzenledi. Etkinliğe, katliamda yaşamını yitirenlerin aileleri, KESK, DİSK, TMMOB, TTB, HDP, CHP, Alevi örgütleri, HDP Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş, CHP Adana milletvekilleri İbrahim Özdiş, Elif Doğan Türkmen ve Zülkifar İnönü Tümer ile çok sayıda kişi katıldı.

Etkinlikte sık sık, "Katil IŞİD, işbirlikçi AKP", "Yaşasın barış" "Bijî aşiti", "Devrim şehitleri ölümsüzdür" ve "Katil AKP hesap verecek" sloganları atıldı.

Adana Tabip Odası Başkanı Ali İhsan Ökten, etkinlikteki konuşmasında, her zaman bir arada olup, omuz omuza mücadele vereceklerini kaydetti. Ökten, "Bedeli ne olursa olsun, emek, barış ve demokrasi mücadelemizden geri adım atmayacağız. Katiller ve arkasındaki güçler bulunana kadar bize rahat yok. Katliamın sorumluları hesap verene kadar susmayacağız, yılmayacağız ve asla affetmeyeceğiz" dedi.

İZMİR

İzmir Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri, katliamda yaşamını yitiren Ayşe Deniz ve Berna Koç'u mezarı başında andı. Karşıyaka Doğançay Mezarlığı'nda yapılan etkinlikte, üzerinde katliamda yaşamını yitirenlerin fotoğraflarının bulunduğu "Katilleri tanıyoruz, unutturmayacağız. Mücadeleleri mücadelemize ışık tutacak" pankartı taşındı. Etkinlikte sık sık "Onlara sözümüz barış olacak" ve "Ankara'yı unutma unutturma" sloganları atıldı.

TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu Sözcüsü Melih Yalçın, grup adına yaptığı açıklamada, AKP iktidarının katliamı unutturmaya çalıştığını vurgulayarak, şöyle dedi: "Bugün Ankara'da anma etkinliğine polis müdahale etti. Hâlâ daha bu katliamı unutturmaya çalışıyorlar. Aslında bu işteki sorumluluklarını unutturmaya çalışıyorlar. Onlar ne kadar unutturmaya çalışırlarsa çalışsınlar biz asla unutmayacağız, unutturmayacağız."

Ayşe Deniz'in üyesi olduğu İzmir Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (İZMMMO) Başkanı Vedat Adak da şunları söyledi: "Vahşetinizden, şiddetinizden korkmayacağız. Toplumsal barış için mücadele etmekten yılmayacağız. Eşit, özgür demokratik bir ülkede bir arada yaşamı ve barışı savunmaktan vazgeçmeyeceğiz."

İSTANBUL

Ankara Katliamı'nda yaşamını yitiren İnşaat İş Sendikası Üyesi, İşçi Serdar Ben ve Fatma Esen, İstanbul'un Sultangazi ilçesinde bulunan Gazi Mahallesi Mezarlığı'ndaki kabirleri başında anıldı. Sultangazi Emek ve Demokrasi Koordinasyonu'nun düzenlediği etkinliğe, HDP İstanbul İl Eşbaşkanı Doğan Erbaş, HDP Sultangazi ilçe eşbaşkanları, Suruç Aileleri İnisiyatifi, Suruç Gazileri ve katliamda yaralananlar ile çok sayıda kişi katıldı.

"Bu meydan kanlı meydan, barış kazanacak" pankartının açıldığı anmada sık sık, "Devrim şehitleri ölümsüzdür", "Serdar Ben ölümsüzdür", "Şehîd namirin" ve "Katil devlet hesap verecek" sloganları atıldı. Ben'in mezarı başında yapılan saygı duruşunun ardından konuşan ağabeyi Ali Ben, öfkeli olduklarını belirtti. HDP İstanbul İl Eşbaşkanı Erbaş da, katliamın göz göre geldiğini vurgulayarak, aradan geçen bir yılda faillerin yargılanmadığını ifade etti. Erbaş, "Türkiye bir katliamlar ülkesidir" dedi.

Sultangazi Emek ve Demokrasi Koordinasyonu adına açıklamayı yapan Leyla Kasım Işık, Amed , Suruş ve Ankara katliamlarının acısının halen taze olduğunu dile getirerek, "Bombalanan halkların umudu, beklediği, özlediği barıştı" dedi. Darbe bahanesiyle ülkenin yaşanmaz hale geldiğinin altını çizen Işık, tek adamlığa ve faşizme boyun eğmeyeceklerini söyledi. Işık, "Mücadeleyi daha çok büyütecek ve hesap soracağız. Barışı mutlaka ve mutlaka bu topraklara getireceğiz" diye ekledi.

Kitle, Fatma Esen'in mezarı başına geçti ve Çerxa Şoreşê Marşı'nı okudu. Burada konuşan, Emek ve Demokrasi Dayanışması Üyesi Ali Haydar Akdeniz, AKP'nin 7 Haziran yenilgisinin intikamını almak için katliamlar furyasını başlattığını kaydetti. Akdeniz, "Bizler adalet mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz. Katliamların failleri yargılanana kadar bu mücadeleden vazgeçmeyeceğiz. Biz hakikati biliyoruz. Katliamın faili AKP'dir ve mutlaka hesap soracağız" dedi. Fatma Esen'in eşi Mehmet Esen ise, Kürtçe yaptığı konuşmasında, mücadelelerinin devam edeceğini belirtti.

HDP Avcılar İlçe Örgütü ise, katliamda yaşamını yitiren HDP Avcılar İlçe Yöneticisi Binali Korkmaz'ın Kanarya Mezarlığı'nda bulunan kabrini ziyaret etti. Kitle, Korkmaz'ın kabir başında saygı duruşunda bulundu ve mücadeleyi büyütme sözü verdi.

ANKARA

Katliamın gerçekleştiği gar önünde anmanın yapılmasının engellenmesi üzerine, aileler ve binlerce kişi etkinliklerini Konur'da düzenledi. Anma sonrasında kitle bir kez daha polis saldırısına uğradı. Onlarca kişinin de gözaltına alındığı etkinliğe aileler, HDP ve bileşeni siyasi partiler, KESK, DİSK, TTB, TMMOB, 10 Ekim Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, siyasi parti temsilcilerinin de aralarında bulunduğu binlerce kişi katıldı.

Yüksel Caddesi ve caddeye çıkan bütün sokaklarda bir araya gelen binler, sloganlarla öfkelerini dile getirdi.

Etkinkikte sık sık "10 Ekim'in hesabı sorulacak", "Ankara'yı unutma, unutturma" ve "Faşizme karşı omuz omuza" sloganları atıldı. 10 Ekim Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Mehtap Sakinci Coşgun, anma için toplananlara dönük polis şiddetini kınadı.

CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba'nın konuşması sırasında ise kitle, "Sizler AKP ile birlikte omuz omuza basın açıklaması yaptınız. Barikatların arkasında neden yoktunuz" diye tepki gösterdi. Ağbaba, tepkiler nedeniyle konuşmasını yarıda kesti.

HDP Mardin Milletvekili Mithat Sancar da, yaklaşık 3 gündür Ankara Valisi ile temasta olduklarını ve anmanın yasak olmadığının kendilerine söylendiğini belirterek, "Bugün başka bir el girdi devreye ve saldırılar başladı" dedi. 10 Ekim Katliamı'nın, Maraş, Çorum Sivas'ın ardından Amed, Suruç gibi katliamların bir devamı olduğunu belirten Sancar, sonrasında ise Nusaybin, Cizre ve Sur katliamlarıyla bağlantılı olduğunu kaydetti. "Unutacağımız her katliam yeni bir katliama davetiyedir" diyen Sancar, tüm katliamların aynı zihniyetin ürünü olduğunu vurguladı.

Suruç Katliamı Gazisi Özgen Sadet ise, Suruç'ta 33 yerlerinden bıçaklandıklarını yine 10 Ekim'de de Ankara'da hain bir saldırıda 101 canlarını kaybettiklerini belirterek, katledilenlerin öfkelerini barış talebi ile dile getirdiklerini söyledi. Özgen,"Söz veriyoruz; 10 Ekim'in ve diğer tüm katliamların hesabını soracağız. Unutmadık, unutmayacağız" dedi.

Anma etkinliğinin ardından Kızılay'ı ablukaya alan polis, dört bir taraftan saldırıya geçti. Özellikle, Konur ve demokratik kurumların olduğu Selanik Caddesi'nde yoğunlaşan saldırılarda polis, çevredeki oturma mekanlarına girerek, insanları darp etti. Sokakta önüne gelene plastik mermi sıkan polis, onlarca kişiyi de keyfi bir şekilde kafeler ve çevredeki iş yerleri ile demokratik kurumlardan gözaltına aldı.

ADIYAMAN

Adıyaman'da Emek ve Demokrasi Platformu da katliamı basın açıklamasıyla kınadı.

Demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenler anısına bir dakikalık saygı duruşu ile başlaya basın açıklaması, Demokrasi Parkı önünde yapıldı.

Eylemde basın metnini Tarım Orkam Sen İl Temsilcisi Yusuf Demirci okudu. Türkiye'de savaş ortamının 7 Haziran seçimlerinden sonra başladığını ve şiddetlenerek devam ettiğini belirten Demirci, yaşanan çatışmalı ortamda sivillerin de aralarında olduğu binlerce insanın yaşamını yitirdiğine vurgu yaptı. Demirci, "Her gün patlayan bombalar ile neredeyse Suriye ve Irak'tan bir farkımız kalmadı" dedi.

Türkiye'nin tehlikeli bir gidişata sürüklendiğini söyleyen Demirci, şöyle devam etti: "Hukukun üstünlüğü ile, demokrasi ve barışçıl yöntemler ile sorunların çözülebileceğini daima belirttik. Belirtmeye devam edeceğiz. Her gün çatışmaların yaşandığı, insanların yaşamlarını yitirdiği ve halkın yerinden yurdundan edildiği bu süreçte bizim 10 Ekim Ankara Katliamı ile ilgili tarafsız ve adil bir soruşturma yürütülmesi noktasında haklı kuşku ve endişelerimiz halen devam etmektedir."

Demirci, sözlerini şöyle noktaladı: "Artık yeter! Edi bese! Bu topraklarda artık kimsenin ölmesini istemiyoruz. Demokratik kitle örgütleri olarak biz barışın tarafındayız."