BDP raporu Hakikat Komisyonu'na işaret etti

BDP raporu Hakikat Komisyonu'na işaret etti

Arjantin'den Doğu Timor'a kadar çatışma ve savaş bölgelerinde kurulan hakikat komisyonları, insanlığa karşı işlenen suçların ortaya çıkartılmasında ve mağdurların zararlarının karşılanmasında önemli roller üstlendi. 

BDP'nin Meclis Çözüm Komisyonu'nun raporuna karşı alternatif olarak hazırlayarak TBMM Başkanı Cemil Çiçek ve komisyona sunduğu raporda, Arjantin, Şili, Brezilya, El Salvador, Guatemala, Güney Afrika, Doğu Timor, Sierra Leone, Peru ve Fas'taki hakikat ve yüzleşme komisyonu deneyimleri de yer aldı. 
 
ARJANTİN
 
Arjantin'de 1976-1983 yıllarındaki darbe dönemindeki gözaltındaki kayıp gerçeğini ortaya çıkarmak üzere, 1983 yılının Aralık ayında Kayıplar Üzerine Ulusal Komisyon (CONACEP) oluşturuldu. Komisyon, 9 ay çalıştı.  
 
Kayıpların nedenlerini araştırmak ve kayıpların kimliklerini tespit etmek komisyonun birincil göreviydi. Kayıpların gerçekleşmesinden sorumlu olan failleri ortaya çıkarıp olası bir yargılama süreci için gerekli kanıtların ve bilgilerin toplanmasını sağlamak ise komisyonun diğer görevi olarak belirlendi. Komisyonun tespit ettiği ihlallerden sorumlu olanları kamuoyuna açıklama gibi yetkisi yoktu ve hazırlanan nihai rapor doğrudan devlet başkanı Alfonsín'e ulaştırılacaktı. Ancak, komisyonun bulgularının basına sızmasıyla ağır suçlara bulaşan failler ulusal basın aracılığıyla toplum nezdinde ifşa oldu.   
 
Bugün Arjantin'de devam eden 342 kayıp davası var. Toplam bin 711 sanığın 798'i tutuksuz ve 599'u tutuklu yargılanıyor. Sanıklardan 276'sı öldü, 38'i ise kaçtı.  
 
ŞİLİ
 

Şili'de askeri dönemindeki kaybetme ve işkencede ölümleri araştırmak için Şili Ulusal Hakikat ve Uzlaşma Komisyonu, Mayıs 1990'da kuruldu. Komisyon, 9 ay görev yaptı. 
 
Komisyonun temel olarak araştırma alanı askeri diktatörlük döneminde gerçekleşen kaybettirme ile infaz ve işkencede ölümlerdi. Bu kapsamda, kaybedilen ve öldürülenleri belirlemek, mağdur yakınları için tazminat programları önermek, benzer ihlallerin gerçekleşmesini engellemek için yapılması gereken hukuki ve idari reform önerilerinde bulunmak komisyonun temel amaçları olarak belirlendi.  
 
Elde edilen bulgular doğrultusunda fail olduğu tespit edilen kişilerin isimleri raporda yer almamasına rağmen faillerin bağlı oldukları kurum isimleri raporda yer aldı. Ayrıca, 2016 yılında isimlerin açıklanması kararı alındı. Soruşturma süresince elde edilen tüm bulgular ve kanıtlar savcılık birimlerine iletildi ancak çok azı yargılama konusu oldu. 
 
Komisyonun nihai raporda yaptığı en önemli tavsiyelerden biri, tanıklık eden mağdurlar ve mağdur yakınları için Ulusal Tazmin ve Uzlaşma Kurumu'nun kurulması oldu. Tazminat kurumu, 1992'de kuruldu. 

BREZİLYA

Brezilya'da Ocak 1979'da kurulan ve yaklaşık 3 yıl görev yapan Gayri Resmi Hakikat Komisyonu, 1964 yılında yapılan darbenin suçlarını araştırdı. 

Komisyonun ulaştığı bulgulara göre, işkence yöntemi ordunun cezalandırma sistemi içerisinde esaslı bir yer tutmaktaydı.  2 bin 700 sayfalık tanıklık içerisinde 300 farklı işkence yöntemi tespit edildi. Aynı zamanda, nihai rapor kapsamında 17 bin mağdur isimleriyle belirtildi.  444 işkencecinin isimleri kamuoyuna açıklandı. Hepsi olmasa da, bu kişilerden bazılarının memuriyetleri sona erdirildi, terfi etmeleri engellendi.  
 
Nihai raporda yapılan en önemli tavsiyelerden biri de; geçmişte yaşanmış olan adaletsizliklerin ve insan hakları ihlallerinin yeniden yaşanmasını engellemek adına toplumun siyasi süreçlere müdahil olması ve yaşanan ihlallerde devletin sorumluluğunu tespit etmek adına gerekli yasal düzenlemelerin yapılması çağrısıydı. 

EL SALVADOR

El Savador'da 8 ay çalışan Hakikat Komisyonu'nun görevi, 1980 sonrasında ülkede yaşanan "ağır şiddet eylemleri"ni araştırmak olarak belirlendi.  

Rapora göre, komisyonun belgelediği 22 bin olayın yüzde 60'ı yargısız infaz, yüzde 25'i kayıp, yüzde 20'si işkence ve kalanlar da birden fazla hak ihlali içeriyordu. Komisyon raporu aynı zamanda ihlallerin büyük kısmında sorumluluğu olan yetkililerden 40'ının ismini açıkladı. Daha önemlisi, nihai rapora göre, işlenmiş olan hak ihlallerinin yüzde 85'i devlet güçleri tarafından yüzde 5'i ise FMLN tarafından yapılmıştı.

Yapılan önerinin başında ise, suç işleyen/suça karışan askerler, memurlar ve diğer devlet görevlileri görevlerinden alınması ve memuriyet için ehliyetsiz kılınması geldi.

GUATEMALA

Guatemala'daki hakikat komisyonu ise, Tarihi Aydınlatma Komisyonu adıyla kuruldu, 1960-1996 yılları arasındaki darbe döneminin suçlarını araştırdı. 

Komisyon iki temel hedef belirledi. Birincisi; Guatemala'nın geçmişinde olan insan hakları ihlallerini ortaya çıkarmak. İkincisi; toplumsal barışın ve uzlaşının nasıl tesis edilebileceğine dair önerilerde bulunmak. 

Sonuç raporunda yapılan tespitlerde ve tavsiyelerde faillerin isimlerine yer verilmedi. Diğer yandan, mağdurlara tazminat verilmesinin faydalı olacağı yönünde bir öneride bulunuldu. Ek olarak, iç savaş sürecine dair anıtlar yapılması, kamusal parkların veya binaların belirli isimlere adanması, Maya halkına ait bölgelerin bu insanlara verilmesi ve yakınları faili meçhule kurban gidenlere mali destek olunması gibi öneriler yer aldı. Bunun yanı sıra, ordu yapısının ve eğitiminin reforma tabi tutulması, hukuk sisteminde yeniden yapılanmaya gidilmesi ve karşılıklı saygıyı geliştirecek olan demokratik süreçler başlatılması önerildi. 

GÜNEY AFRİKA 

Güney Afrika'da oluşturulan Hakikat ve Uzlaşma Komisyonu, 1995-2002 yılları arasında görev yaptı. Komisyon, ırk ayrımcılığına dayalı Apartheid rejiminin sonuçlarını araştırdı. 

Komisyonun raporunda, insan hakları ihlalleri işlemiş olan faillerin isimleri açıklandı. Yıllarca süren ırkçı rejimin hangi yapısal ve tarihsel dinamiklerle sürebildiği, bu süreçte yaşanmış olan hak ihlalleri, belirli bir biçim oluşturan ihlallerin nasıl gerçekleştiği ele alındı. Toplam 21 bin kişinin tanıklıklarına başvuruldu ve 38 bin ihlalin bilgilerine ulaşıldı.  

Komisyon üç temel noktada tavsiyeler önerdi: 

"-Çatışma sürecinde mağduriyet yaşamış olanlara maddi ve manevi tazminat verilmesi istendi.  
-Komisyon bir dizi reform önerisinde bulundu. Toplumsal ve kurumsal olarak yıllarca derin bir ayrışma halinde yaşamış olan toplumların birlikte yaşamasını mümkün kılmak için yargı, dinsel kurumlar, iş sektörü, hapishaneler, ordu, sağlık ve eğitim kurumları gibi alanlarda ayrımcılığa son verecek olan reformlar istendi. 
-Komisyondan af talebinde bulunan ama komisyonun cezadan muaf tutmadığı failler için yargılama sürecinin devam ettirilmesi istendi. 

DOĞU TİMOR

Doğu Timor'da Kabul, Hakikat ve Uzlaşı Komisyonu adıyla Şubat 2002'de kurulan komisyon Ekim 2005'e kadar görev yaptı. Komisyon, 1 Ocak-25 Kasım 1999 tarihleri arasında Doğu Timor'da işlenen insan hakları ihlallerini araştırmakla görevlendirildi. Komisyona verilen yetkiler arasında faillerin isimlerini kamuoyuna açıklamak yoktu. Ayrıca, failler komisyon ile işbirliğine girmediğinden dolayı komisyon tanıklık edenlere af sağlama yetkisini kullanmamayı seçti.  

Komisyon raporu, açlık ve hastalık gibi nedenler de dahil olmak üzere, yaşanan 102 bin 800 ölümün Endonezya işgali ile bağlantılı olduğu tespit edildi. Bununla birlikte, Endonezya Savunma Bakanı ve aynı zamanda silahlı kuvvetler komutasının başında olan General Wiranto gibi yüksek rütbeli askerler BM raporlarında yer aldı, lakin adil bir yargılama sürecine dahil edilemedi.  

SİERRA LEONE

Sierra Leone Hakikat ve Uzlaşı Komisyonu, Sierra Leone'de 1991-2002 yılları arasında yaşanan iç savaşın sonuçlarını araştırmak üzere oluşturuldu. 
 
Komisyonun görevi, "1991 yılından itibaren gerçekleşen insan hakları ihlalleri hakkında bir rapor hazırlamak, hem mağdurların hem de faillerin bir araya getirileceği bir forum oluşturmak ve hem uzlaşmanın sağlanması hem de gelecekte gerçekleşebilecek ihlallerin engellenmesi için tavsiyeler sunmak" olarak belirlendi. 
 
Komisyon yaptığı soruşturma sonucunda ülkede gerçekleşen savaşın nedenini yolsuzluk ve yetkililerin aşırı kontrol peşinde olmaları olarak tespit etti. Süreç içinde gelen hükümetlerin muhaliflere karşı ölüm cezasını kötüye kullandığına ve hukukdışı yöntemleri uyguladığına hükmedildi. 
 
PERU 

Peru'da 2001'de kurulan Hakikat ve Uzlaşma Komisyonu (CVR), yaklaşık 2 yıl görev yaptı. Komisyon, 1992'de Fujimori'nin askeri darbesinin ardından yaşanan insanlık suçlarını araştırdı. 

Komisyon, yaşanmış olan hak ihlallerinin arka planlarının anlaşılması için devlet kurumları ve askeri yetkililerle de görüştü. Devlet yetkilileri zaman zaman işbirliği yapmaktan kaçındı. Ancak komisyonun hakikatleri ortaya çıkarmak için temel olarak kullandığı yöntem tanıklarla yapılan görüşmelerdi. Sonuçta toplam 15 bin 220 kişinin ifadesine başvuruldu.

İncelemeler kapsamında belirlenen bazı toplu mezarlar da açıldı. Bununla birlikte, çatışma sürecinde yaşanan kayıpların tam listesi de oluşturuldu, mağdurlara tazminatlar ödendi. 

FAS

Fas'ta Aralık 2004-Kasım 2005 arasında görev yapan Hakkaniyet ve Uzlaşma Komisyonu, "ülkenin bağımsızlığına kavuştuğu 1956'dan 1999'a kadar yaşanan kaybedilme ve keyfi gözaltıları araştırmak; 1999'da kurulan Bağımsız Uzlaşma ve Tazminat Komisyonu'nun elinde bulunan yerine getirilmemiş tazminat ödemelerinin gerçekleşmesini sağlamak, sadece maddi değil, sosyal ve sağlık hakları ve psikolojik desteği de kapsayan tazminat programları önermek ve devletin ve diğer suçluların sorumluluklarını ortaya çıkarmak"la görevlendirildi. 

Üyeleri, Kral VI. Muhammed tarafından belirlenen komisyon, iki yıl boyunca binlerce mağduru dinledi, ülkenin çeşitli yerlerinde saha araştırmaları yürüttü. Ayrıca acil yardıma ihtiyacı olan mağdurlara tıbbi destek de sağlandı.  
 
Rapor Aralık 2005'te Kral'a sunuldu ve izleyen süreçte rapor halka da açıklandı. 742 kişinin yaşadığı çeşitli ihlaller rapor sayesinde gün ışığına çıkarıldı. Rapor aynı zamanda ilgili zaman zarfında uygulanan politik şiddet pratiklerinde devletin rolünün hangi ölçüde olduğunu da ortaya koydu. Ancak suçluların adı açıklanmadı, hatta komisyona katılanlar suçluları afişe etmeyeceklerine dair imza vermek zorunda bırakıldı.