Belgesiz ve delilsiz davada 1 müebbet ve 146 yıl ceza

Kars Ağır Ceza Mahkemesi hukuk kurallarını göremezden gelerek skandal bir karara imza atarak hiç delil olmayan bir davada bir sanığa ceza yağdırdı.

AKP İl Meclis Üyesinin evine molotof kokteylli atılmasıyla ilgili görülen davada Mahkeme, ‘şahsın olay yerinde bulunmadığı ve olayda kullanılan unsurlarda parmak izine rastlanmadığı’ raporlarını görmezden gelerek sanık Abdullah Kaya’ya müebbet ve 146 yıl hapis ceza verdi.

Kars'ın Kağızman ilçesinde 19 Temmuz 2015 tarihinde AKP İl Meclis Üyesi Mehmet Demir’in evi kimliği belirsiz kişi veya kişilerce molotof kokteyli atılarak yakılmıştı.

Olay sonrası Kars merkezden Kağızman İlçe Emniyet Müdürlüğü aranarak suçluların Cevdet Demir, Savaş Yıldırım ve Abdullah Kaya isimli gençler olduğu ihbarı yapılmıştı. İhbar sonrası 3 genç gözaltına alınarak 21 Temmuz’da tutuklanıp Erzurum H Tipi Cezaevine konulmuştu.

Bir süre sonra gençlerden Demir ve Yıldırım delil yetersizliğinden serbest bırakılırken Abdullah Kaya’nın tutuklu yargılanmasına devam edilmişti.

Kars Ağır Ceza Mahkemesinde görülen son duruşmada, Polis Kriminal Laboratuvarı incelemesi raporlarında, “olay yerindeki kamera görüntüleri incelemesinde Abdullah Kaya’nın tespit edilmediği, Kaya’nın üzerindeki olayda kullanıldığından şüphelenilen elbiselerde patlayıcı ve yanıcı madde artığına rastlanmadığı ve olay da kullanılan eldivende Kaya’ya ait el izi bulunmadığı” kaydedildi.

Mahkeme kriminal inceleme raporlarını dikkate bile almayarak skandal bir karara imza attı. Kaya’nın daha önce Kağızman’da düzenlenen HDP yürüyüşlerine katıldığı ve bu videolardaki görüntüsünün olay sırasındaki kişileri “andırdığını” belirten Mahkeme, Kaya’yı; “TCK’nin 302’nci maddesince müebbet ve planlı adam öldürmeye teşebbüsten146 yıl hapis cezasına çarptırdı.“ Ayrıca mahkeme oluşan maddi zarara ilişkin de Kaya’ya, 120 Bin TL para cezası verdi.

‘SİYASİ BASKIDAN FAİL YARATILDI’

Mahkemenin verdiği kararı kan dondurucu bulan Kaya ailesinin avukatı Bişar Alınak, hukuk kurallarının hiçe sayıldığını belirtti. Alınak, davanın faillerinin bulunamadığını ve siyasi baskıdan kaynaklı bir fail yaratıldığını ifade ederek, “Kağızman kolluğu ve Kağızman Savcılığı’nın üzerinde siyasi bir baskı hissederek, bir fail yarattılar. Mevcut delillerle herhangi mevcut farklı bir partilinin evine bu şekilde molotof kokteyli atılsaydı o sanık hakkında bırakın dava yürütmeyi kovuşturma bile yürütülmezdi. Mağdur AKP’li olunca topluma ‘onlara zarar verirseniz size idamla eş değer bir ceza’ veririz dediler. Bir kurban seçtiler ve müvekkilim hapis cezası adı altında idam edilmiştir, özetle olay bundan ibaret” şeklinde belirtti.

‘HERHANGİ BİR KANIT YOK’

Görüntülerde kişinin Abdullah Kaya olduğuna dair bir tespitin yapılamadığını vurgulayan Alınak, videodaki kişinin görüntüsünün net olmadığına dikkat çekerek, “O görüntüdeki kişi bir siyah mont giyinmiş. Abdullah Kaya’nın da evinde yapılan aramada bir siyah mont bulunmuş. Bu mont üzerinde yapılan kriminal incelmemede herhangi bir yanıcı madde artığına rastlanmıyor. Burada deliller yargının aleyhine dönüyor ama gerekçeli kararda bu husus delil olarak gösteriliyor. Kendisiyle çelişen bir iddianame; kendisiyle çelişen bir mahkeme kararı var. Görüntüdeki şahsın kaçarken bir eldiven attığı görülüyor, bu eldivende yapılan incelemede Kaya’ya ait herhangi bir bulguya rastlanmıyor. Buna rağmen eldivenin sahibinin Abdullah Kaya olduğu iddia ediliyor” diye konuştu.

‘HUKUK KATLİAMI YAŞANDI’

Davaya ilişkin bir ihbar telefonu olduğuna dikkat çeken Alınak, “Telefonda 3 kişinin ismi veriliyor. İhbar telefonunun tek başına delil olamayacağına ilişkin yüzlerce Yargıtay ve AİHM’nin kararları var. Anayasa ve AİHM’e aykırı bir hüküm var. Bu dava fail bulunamamış ve fail yaratılmış bir davadır. Bu da ülkede insana verilen değeri gösteriyor. Dosyayı hazırlayan Cumhuriyet Savcısı iddianamede, ‘Ak Parti İl Genel Meclis Üyesi’ olarak yazmış. Bu şekilde yazım kendi sempatizanlığını gösteriyor. Bir Savcı objektif ve tarafsız olur. Türkk Dil Kurumuna bile aykırı bir yazımdır bu. Ülkedeki savcı ve hakimlerin bağımsızlığını gösteren somut bir durum. Davayı Yargıtay’a taşıyacağız ve ‘Kars’taki bu hukuk katliamını’ durdurun diyeceğiz” şeklinde belirtti.

...