Beş aylık direniş tarihine sınırdan tanık oldular

Beş aylık direniş tarihine sınırdan tanık oldular

 

Tarihi Kobanê direnişi ve onunla birlikte başlayan sınır nöbeti beşinci ayını geride bıraktı. Asker, polis, DAİŞ saldırıları, kışın zorlu koşulları sınır nöbetini engelleyemedi. Beşinci ayında sınır nöbeti Mehser ve Miseynter köylerinin yanısıra doğu ve batı cephesi boyunca yaklaşık 70-80 kilometrelik hatta yayıldı.

DAIŞ çetelerine karşı YPG/YPJ öncülüğünde ki tarihi direniş 5’inci aynı tamamladı. Bu direnişle birlikte Temmuz ayında çetecilerin bölgede ki hareketliliği nedeniyle Kobanê'nin batı cephesinde yer alan Zaret ve Aşmê köylerinde başlatılan çadır nöbeti, 3 cepheden saldırıların başladığı 15 Eylül tarihinde Kobanê'nin yaklaşık 20 kilometre doğusunda bulunan Suruç'un Oğan köyünde başladı. DAİŞ çetecilerinin  Oğan köyünün hemen karşısında bulunan Qeremox köyüne saldırması ardından binlerce Kobanêli Oğan köyünden Suruç'a geçmek zorunda kaldı. Geçişler esnasında asker ve polisin her iki tarafa yönelik saldırısı ve DAİŞ çetesinin ilerleyişi üzerine sınır nöbeti Kobanê’nin hemen karşısındaki Etmanek köyüne kaydırıldı. Etmanek'e taşınan nöbet çadırları, polis ve askerin aralıksız müdahalesi, DAİŞ çetelerinin rastgele attığı havan topları yüzünden buradan da taşındı. Sırasıyla doğu cephesinde Elizer, Qop, Bethê, Zehwan ve Dewşen köylerine taşınırken, Kobanê'nin batı tarafında ise Boydê, Swêdê, Aşme Serxet, Henêrk ve Kolik köyleri direniş nöbetlerine ev sahipliği yaptı.

SINIR HATTI DİRENİŞTEN VAZGEÇMİYOR

Nöbet tutulan Dewşen, Etmanek, Boydê ve Swêdê köyleri devam eden yoğun çatışmalar içinde DAİŞ çetelerinin attığı havan toplarının ve kurşunların hedefi olurken, asker ve DAİŞ çetelerinin işbirliği başta nöbet tutulan köyler olmak üzere tüm Kobanê sınır hattı boyunca devam etti. Kobanê direnişine destek vermek amacıyla bölgede bulunan binlerce kişi sayısız kez asker ve polisin saldırısına maruz kaldı. Sınır hattına çok yakın noktalarda bulunan Etmanek, Zehvan ve Müşritpınar köyleri 'Güvenlik' gerekçesiyle askeri bölge ilan edilirken, hükümet bölgeyi direniş nöbetçilerinden arındırmak için 30 kilometre uzunluğunda,10 kilometre derinliğinde bir 'Güvenlik bölgesi' oluşturma planını dillendirmeye başladı.

Ekim ayının ortalarında Serxet direnişi Mehser ve Miseynter köylerine kaydırılırken, Kobanê Sınırı’nda direniş nöbetlerinin tutulduğu Mehser Köyü'ne gaz bombalarıyla müdahale eden askerler DBP MYK Üyesi Semra Demir’i ağır yaraladı. Yine Ekim ayının içinde Miseynter köyünde günlerce direniş nöbeti tutan Toplumsal Özgürlük Platformu aktivisti Marmara Üniversitesi Yüksek Lisans öğrencisi 28 yaşındaki Kader Ortakaya, Kobanê'ye geçmek isterken asker tarafından açılan ateş sonucu  Til Şeir bölgesinde yaşamını yitirdi. 

29 Aralık tarihinde Türkiye tarafından gelen bomba yüklü DAİŞ’in zırhlı aracı Mürşitpınar Sınır Kapısı'nı geçerek kapının Kobanê tarafında infilak etti ve çeteler yaklaşık 4 saat Türkiye topraklarından direniş güçlerine saldırdı. Bu saldırı tüm Kürtler ve dünyadan birçok çevrenin yönünü Kobanê sınırına çevirdi. Yurttaşlar bu saldırının ardından Mehser ve Miseynter köylerinin yanı sıra sınır hattı boyunca bulunan köylerde de, DAİŞ çetelerinin sınır hattındaki hareketliliklerini gözetlemeye başladı.

MİŞTENUR ZAFERİ MÜJDELEDİ

Tüm dünya için çok önemli bir yere sahip olan ve insanlık onurunun direnişi olarak tarihe yazılan büyük Kobanê direnişi, YPG/YPJ ve onlarla güç birliği yapan diğer direnişçilerin olağan üstü çabaları sonrasında direnişin 134'ncü günü zaferini ilan etti. Tamamıyla DAIŞ çetelerinden arındırılarak özgürleştirilen Kobanê kent merkezi, zaferini Miştenur Tepesi’ni ışıkla aydınlatarak ilan ederken, bu zafer sınır hattında çok büyük coşku ve sevinçle karşılandı. On binlerce kişinin akın ettiği Mehser'de yapılan şölen ise Kobanê zaferinin görkemine uygun nitelikteydi. Kobanê kent merkezinin ardından 3 cephede bulunan köylerde de temizlik operasyonlarına başlayan YPG ve YPJ güçleri çok kısa bir sürede köylerin yarısından fazlasını özgürleştirdi. Doğu cephesinde stratejik bir öneme sahip olan ve DAİŞ saldırılarından nasibini alan Qeremox köyünü özgürleştiren YPG ve YPJ, Til Ebyad'a (Girê Spî) doğru hızla ilerlemeye başladı. Batı da ise Fırat'a kadar ilerleyerek yönünü Cereblus'a çevirdi. Buna paralel olarak Elizer köyünde de tekrar direniş nöbetleri başladı.

KOMÜN KÖY OLUŞTU

Mehser ve Miseynter'in ardından Elizer köyüne de taşınan nöbetler 150'nci günde büyük bir kararlılıkla devam ediyor.  Kobanê'ye geri dönüşler ve yeniden inşa çalışmalarının gündemleştiği süreçte, Miseynter köyünde komünal bir çalışma ile inşa edilen Arin Mirxan Müzesi ve Kader Ortakaya Kütüphanesi'nin ardından Şehit Zinar adıyla faaliyet yürütecek olan Sosyal Bilimler Akademisi'nin temeli atıldı. Köy komünü tarafından işletilecek olan Seracılık çalışmaları ise son hızla devam ediyor. Günlük tüm ihtiyaçların komün döngüsü içinde giderildiği köylerdeki ağaçlandırma çalışmaları ise yine kolektif bir şekilde yürütülmeye devam ediyor. Şu ana kadar dünyanın birçok ülkesinden destekçilerin geldiği sınır hattında, güncel tüm gelişmelerle ilgili eylem, anma ve etkinlikler organize edilirken, her sabah 3 köyde de oluşturulan insan zinciri ile Kobanê direnişi ve zaferi selamlanıyor. Her gün düzenli olarak yaşam alanlarında çevre temizliği çalışmaları yapılıyor.  

MİŞTENUR DEĞİL ARİN MİRXAN 

Kobanê başta olmak üzere tüm Rojava DAİŞ çetelerinden tamamıyla temizlenene kadar sınır hattındaki direniş nöbetlerine devam ettirme kararlılıklarını her defasında dillendiren direniş nöbetçileri, şimdiden Arin Mirxan Tepesi olarak ismini değiştirdikleri Miştenur Tepesi’nde kutlamayı planladıkları Newroz'a hazırlanıyor.