Beştaş: İktidar güçlü görünmek için savaşa sarılıyor

HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, "AKP-MHP iktidarı güçlü görünmek için savaş siyasetine sarılıyor. Zaxo’nun Perex köyüne gerçekleştirilen bombalamada biri bebek ikisi çocuk toplamda 9 Irak vatandaşı yaşamını yitirdi" dedi.

HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, Meclis'te düzenlediği basın toplantısıyla gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

 
Beştaş'ın konuşmasının öne çıkan bölümleri şöyle:


"Öncelikle sağlık emekçileri başta olmak üzere sağlık alanında yaşanan tüm sorunlara dair, sağlıkta şiddete dair, bunun kalıcı çözümü için HDP olarak bugüne kadar hem Meclis faaliyetlerimizde hem de sahada kurumlarla, meslek örgütleriyle, TTB'yle, bütün çalışanlar ve halkla birlikte bu mücadeleyi yürüttük. Elimdeki verileri paylaşmak istiyorum. Bugüne kadar 27’nci dönemde sadece sağlık emekçilerinin yaşadığı sorunlara dair 70 adet soru önergesini Sağlık Bakanlığına verdik, 16 araştırma önergesi verdik. Genel görüşme istedik bir tane. Yine 3 tane kanun teklifimiz var sadece sağlık emekçilerinin yaşadığı sorunlarla ilgili. Sağlık, sadece sağlık emekçilerini, doktorları, hemşireleri, laborantları ilgilendiren bir alan değildir. Türkiye'de 84 milyon yurttaşın ilgi alanındadır. Çünkü herkes bir şekilde doktora gider, tedavi olur, gerekli tetkiklerini yapar. Bu yönüyle verdiğimiz önerge sayısı ise 1228. Yani sağlık alanında yaşanan sorunların tamamına dair önerge sayımız 1228. Sanırım bu rakamlar ve sahada yaptığımız çalışmalar HDP'nin bu meseleye ne kadar önem verdiğini ortaya koymak için bir fikir verecektir.


CHP 1 Ağustos’ta bir genel görüşme talebiyle Meclis'i olağanüstü toplantıya çağırdı. Bizim bakış açımıza dair dün açıklama yapmıştık. Sadece bir genel görüşmeyle, 3 dakika konuşmayla sağlıkta şiddete ve sağlık emekçilerinin yaşadıkları sorunlara çözüm bulunmayacağını hepimiz gayet iyi biliyoruz.
Sağlık meslek örgütlerinin de içinde olduğu ortak bir sağlık komisyonu kurulmalı.
HDP olarak popülist yaklaşımlarla, günübirlik siyasetle meselelere yaklaşmıyoruz.


Şimdi size ülkenin tablosunu çizmek istiyorum. Gerçi halk deyimiyle her şeyin başı sağlık. Sağlıklı olmazsak hiçbir şeyin anlamı yoktur. İnsanlar aç, işsiz, mutsuz ve umutsuz. Alım gücünü bir tarafa bırakalım insanlarda artık yaşam gücü, sevinci kalmadı. Yaşama sevinci bir ütopya. Ülke tam bir ekonomik yangın yeri. Dövizin yükselişi durdurulamıyor, ormanlar yanıyor, günde en az 3 kadın erkekler tarafından katlediliyor ya da şiddete maruz bırakılıyor. İnsanlar adalet sarayları önünde adalet diye feryat ediyor. Gazeteciler, siyasetçiler, seçilmişler cezaevlerinde. Kimyasal atıklar doğayı ve insan yaşamını tehdit ediyor. Yolsuzluk, rüşvet, kara para aklama Türkiye’nin artık her gün tartışılan bir gerçeği haline geldi. Ülke her alanda çöküyor ve çürüyor. Sorunlar her gün daha da ağırlaşıyor. İktidar ise halkın sorunlarını çözmek yerine algı yönetmek ile uğraşıyor. "Bu sorunları nasıl görünmez kılabiliriz, nasıl örtebiliriz, nasıl hissedilme derecesini azaltabiliriz" diye uğraşıyorlar.
Anayasa, Adalet ve Karma Komisyonu dün gün boyu darbe mesaisi yaptı.
AKP, iktidarını devam ettirmek için HDP’yi demokratik siyasetin dışına itmekle meşgul.
Ülkenin temel problemleri ile ilgili çalışmayan Meclis dokunulmazlık mesaisi yapıyor.


EKONOMİK ÇÖKÜŞ


Yarattıkları ekonomik, sosyal ve siyasal krizin üstünü örtmek için her yolu denemekten de geri durmuyorlar: AKP Genel Başkanı geçenlerde ekranlardaydı. 2-3 saat boyunca konuştu, birçok meseleden söz etti. İş ekonomiye gelince, "Sabredin, Mart’ta düzelecek" dedi. İlginç, bilin bakalım ne oldu? Tam 2 saat sonra Resmi Gazetede bir karar yayınlandı. ÖTV’yi 3 kat arttırma yetkisi cumhurbaşkanına verilmiş. İşte sabrın sonunun ne olduğunu hepimiz biliyoruz. Bir gece ansızın cümlesini çok seviyorlar ya, hani bir yerlere gider yakarız gibi. Bir gece ansızın Resmi Gazetede vatandaşın işine, ekmeğine, sofrasına konuyorlar. El koyuyorlar, vatandaşın daha uykudayken sofrasına çöküyorlar, cebindeki paranın miktarını, değerini azaltıyorlar. Bunu da herkes biliyor.


ZAXO KATLİAMI


Güçlü görünmek için de savaş siyasetine sarılıyorlar. Var olan iç krizi dış krizlerle kapatmayı da temel bir ilke edinmişler. Geçtiğimiz hafta Federal Kürdistan Bölgesinin Zaxo’nun Perex köyüne gerçekleştirilen bombalamada biri bebek ikisi çocuk toplamda 9 Irak vatandaşı yaşamını yitirdi. Bir kez daha hayatını kaybedenlerin ailelerine ve Irak halklarına başsağlığı dileklerimizi iletiyoruz. HDP olarak Irak, Suriye tezkerelerine savaşın siviller üzerinde yol açtığı yıkımlar nedeniyle hep karşı çıktık ve çıkmaya devam edeceğiz. Savaş politikalarıyla sorunlar daha da çıkmaza gireceği için her zaman ret oyu verdik teskerelere. Zaxo'daki katliamla ilgili dün BM Genel Kurulu toplandı, Irak hükümeti Türkiye yönetimini adres gösteriyor. Türkiye’yi BM’ye şikayet etti. Ve Dışişleri Bakanlığı sadece olayın üzerini kapatmaya çalışıyor, unutturmaya çalışıyor. Bu Meclis’te bir Dış İlişkiler Komisyonu var. Madem gerçeklerin ortaya çıkmasından yanasınız Dış İlişkiler Komisyonu neden toplanmadı? Bir an önce toplanıp, bir heyet oluşturup Irak’a gidebilirdi. Her gün komisyonlar dış ülkelerde inceleme gezileri yapıyorlar. Burada bir savaş suçu iddiası var, Irak bas bas bağırıyor, parlamentosunu topladı, dünyanın her yerinden kınama mesajı geldi. Ancak buradan Zaxo’ya kadar gidemediler, bir heyet oluşturmadılar. Bir çağrı yapmadılar. İşte bu ne olduğunu ortaya koyuyor. Unutturmaya çalışıyorlar. AKP-MHP iktidarının tek yaptığı kendi bekalarıdır. Yürütülen güvenlikçi politikalar, sürdürülen askeri operasyonlar, hem bölge halklarına hem de Türkiye halklarına zarar vermeye devam ediyor. Dünden beridir Kuzey Doğu Suriye’den de bolca saldırı haberleri geliyor. Buna dair de hiçbir açıklama duymadık. Bu politikadan vazgeçilmezse her an yeni acı ve yıkıcı olaylar yaşanabilir. Biz askeri ve güvenlikçi politikalardan vazgeçme çağrımızı bir kez daha yineliyoruz. Ve diğer muhalefet partilerinin de bu konuda net bir tutum almaktan imtina ettiklerini görüyoruz ve bu tutumlarını eleştirdiğimizi ve kabul edilemez bulduğumuzu kamuoyuyla paylaşmak istiyorum."