Bir ayda 130'a yakın öðrenci gözaltına alındı
Bir ayda 130'a yakın öðrenci gözaltına alındı
AKP rejiminin muhalif öðrencilere karşı gözaltı ve tutuklama terörü, Türk cumhuriyeti tarihinde görülmemiş bir düzeyde devam ediyor. Mayıs ayı içerisinde en az 127 öðrenci gözaltına alınırken, son üç ayda bu sayısı 340’ı geçti.
Tüm muhalif seslere karşı faşizan uygulamaları devreye koyan AKP hükümetinin “öðrenci düşmanlıðı” da sınır tanımıyor. Üniversite sayısının artmasına paralel olarak, paradoksal bir şekilde tutuklu öðrenci sayısı da Türkiye tarihinde görülmemiş bir düzeye ulaştı.
Türk Başbakanı Recep Tayyip Erdoðan 26 Mayıs günü yaptıðı bir açıklamada hükümetinin icraatlarını anlatırken, iktidara geldikleri 2002’de 76 olan üniversite sayısını 166’ya çıkarmakla övündü. Ancak bu üniversitede okuyan öðrencilerin başlarına neler geldiði konusunda ise tek bir ifade kullanmadı. Oysa bugün dünyanın hiçbir yerinde Türkiye’de olduðu kadar öðrenci tutuklu bulunmuyor. Ýnsan hakları örgütleri 600’ü aşkın öðrencinin tutukluluðundan bahsediyor ve bu sayı her ay kabarıyor.
Akla hayale gelmeyecek gerekçelerle öðrenciler tutuklanırken, birçoðuna astronomik cezalar veriliyor. Bazen puşi, hatta yumurta, çoðu zaman atılan rejim karşıtı sloganlar ya da bazen pankart, şemsiye ve kitap, “örgüt üyesi” olmak için yeterli görülüyor.
ÜÇ AYDA 340’I AŞKIN GÖZALTI
Geçen aylarda olduðu gibi Mayıs ayında da yoðun bir şekilde öðrenci gözaltlıları ve tutuklamaları gerçekleşti. Ýzmir’de 31 Mayıs günü 5 öðrenci gözaltına alındı ve tutuklandı. 29 Mayıs Antalya’da 4 öðrenci gözaltına alınırken, 23 Mayıs’ta Dersim’de gözaltına alınan 9 öðrenciden 3’ü, üç gün sonra tutuklandı. 22 Mayıs’ta Kars’ta bir lise öðrencisi, 19 Mayıs’ta Çanakkale’de 6 üniversite, bir lise öðrencisi gözaltına alındı. Balıkesir’de 15 Mayıs’ta gözaltına alınan 11 üniversite öðrencisinden 7’si üç gün sonra tutuklandı. 14 Mayıs’ta Ýstanbul’da 2 öðrenci gözaltına alındı.
Mayıs ayının ilk on gününde gözaltına alınan en az 88 öðrenci ile birlikte bir ay içinde bu sayı toplam 127’ye ulaştı. Gerçek sayının daha yüksek olduðu tahmin ediliyor. Yine ANF’nin oluşturduðu bilançoya göre Nisan ayında 116, Mart ayında ise 100’e yakın öðrenci gözaltına alınmıştı. Bu da öðrencilere yönelik baskının giderek tırmandıðını gösteriyor. Gözaltına alınan öðrencilerin onlarcası da tutuklanarak, aðır cezalara konu oluyor. Sadece Nisan ayında 29 ayrı öðrenciye toplam 346 yıl hapis cezası verildi.
POLÝSÝN EKSÝK KALDIÐI YERDE ÜNÝVERSÝTE YÖNETÝMLERÝ VAR
Polisin eksik kaldıðı yerlerde ise boşluðu okul yönetimleri dolduruyor. Hatay’daki Mustafa Kemal Üniversitesi'nde (MKÜ) son bir dönemde toplam 200 öðrenci demokratik ve anayasal haklarını kullandıkları için üniversite yönetimi tarafından soruşturmaya tabi tutulurken, bunlardan 54’ü bir ve iki dönem okuldan uzaklaştırıldı, 9’u ise okuldan ve YÖK’ten atıldı. Mersin Üniversitesi’nde de 3 Mayıs’ta ülkücü faşist grubun saldırısı sonucu yaralanan muhalif 100 öðrenciye emniyet ve okul yönetimi tarafından soruşturma açıldı.
Tüm muhalif seslere karşı faşizan uygulamaları devreye koyan AKP hükümetinin “öðrenci düşmanlıðı” da sınır tanımıyor. Üniversite sayısının artmasına paralel olarak, paradoksal bir şekilde tutuklu öðrenci sayısı da Türkiye tarihinde görülmemiş bir düzeye ulaştı.
Türk Başbakanı Recep Tayyip Erdoðan 26 Mayıs günü yaptıðı bir açıklamada hükümetinin icraatlarını anlatırken, iktidara geldikleri 2002’de 76 olan üniversite sayısını 166’ya çıkarmakla övündü. Ancak bu üniversitede okuyan öðrencilerin başlarına neler geldiði konusunda ise tek bir ifade kullanmadı. Oysa bugün dünyanın hiçbir yerinde Türkiye’de olduðu kadar öðrenci tutuklu bulunmuyor. Ýnsan hakları örgütleri 600’ü aşkın öðrencinin tutukluluðundan bahsediyor ve bu sayı her ay kabarıyor.
Akla hayale gelmeyecek gerekçelerle öðrenciler tutuklanırken, birçoðuna astronomik cezalar veriliyor. Bazen puşi, hatta yumurta, çoðu zaman atılan rejim karşıtı sloganlar ya da bazen pankart, şemsiye ve kitap, “örgüt üyesi” olmak için yeterli görülüyor.
ÜÇ AYDA 340’I AŞKIN GÖZALTI
Geçen aylarda olduðu gibi Mayıs ayında da yoðun bir şekilde öðrenci gözaltlıları ve tutuklamaları gerçekleşti. Ýzmir’de 31 Mayıs günü 5 öðrenci gözaltına alındı ve tutuklandı. 29 Mayıs Antalya’da 4 öðrenci gözaltına alınırken, 23 Mayıs’ta Dersim’de gözaltına alınan 9 öðrenciden 3’ü, üç gün sonra tutuklandı. 22 Mayıs’ta Kars’ta bir lise öðrencisi, 19 Mayıs’ta Çanakkale’de 6 üniversite, bir lise öðrencisi gözaltına alındı. Balıkesir’de 15 Mayıs’ta gözaltına alınan 11 üniversite öðrencisinden 7’si üç gün sonra tutuklandı. 14 Mayıs’ta Ýstanbul’da 2 öðrenci gözaltına alındı.
Mayıs ayının ilk on gününde gözaltına alınan en az 88 öðrenci ile birlikte bir ay içinde bu sayı toplam 127’ye ulaştı. Gerçek sayının daha yüksek olduðu tahmin ediliyor. Yine ANF’nin oluşturduðu bilançoya göre Nisan ayında 116, Mart ayında ise 100’e yakın öðrenci gözaltına alınmıştı. Bu da öðrencilere yönelik baskının giderek tırmandıðını gösteriyor. Gözaltına alınan öðrencilerin onlarcası da tutuklanarak, aðır cezalara konu oluyor. Sadece Nisan ayında 29 ayrı öðrenciye toplam 346 yıl hapis cezası verildi.
POLÝSÝN EKSÝK KALDIÐI YERDE ÜNÝVERSÝTE YÖNETÝMLERÝ VAR
Polisin eksik kaldıðı yerlerde ise boşluðu okul yönetimleri dolduruyor. Hatay’daki Mustafa Kemal Üniversitesi'nde (MKÜ) son bir dönemde toplam 200 öðrenci demokratik ve anayasal haklarını kullandıkları için üniversite yönetimi tarafından soruşturmaya tabi tutulurken, bunlardan 54’ü bir ve iki dönem okuldan uzaklaştırıldı, 9’u ise okuldan ve YÖK’ten atıldı. Mersin Üniversitesi’nde de 3 Mayıs’ta ülkücü faşist grubun saldırısı sonucu yaralanan muhalif 100 öðrenciye emniyet ve okul yönetimi tarafından soruşturma açıldı.
