Gezi direnişinden sonra üslubu giderek sertleşen Başbakan Erdoğan’a bu kez eski mahallelisi ve mücadele arkadaşı Ramazan Çevik’ten eleştiri geldi. Erdoğan’ın kentsel dönüşüm adı altında kendi büyüdüğü mahalleyi bile peşkeş çekmeye vardığını belirten Okmeydanı Çevre Derneği yönetim kurulu üyesi Ramazan Çevik, önce Necmettin Erbakan’ı satan Erdoğan’ın geçmişte mensup olduğu halk tabakalarıyla hiçbir alakasının kalmadığını söyledi. Erdoğan’ın İslam’ı da kullandığını vurgulayan Çevik, “Erdoğan mağdurken hak arıyordu ama şimdi mağdurun hak aramasına bile izin vermiyor” diye konuştu.

Ramazan Çevik Başbakan Erdoğan’ı 1989 yılından beri tanıyor. Başbakan Erdoğan’ın kardeşi Mustafa Erdoğan ile birlikte Refah Partisi ve Fazilet partisinde Beyoğlu ilçesinde senelerce siyaset yapan Ramazan Çevik, “1989-1999 yıllarında mağdurdun tüm milleti yanına çağırdın. Şimdi biz mağduruz” dedi.

BAŞBAKAN DA AYNI ZULMÜ UYGULUYOR

Refah Partisi Beyoğlu İlçe Gençlik kolları başkanı, Fazilet Partisinde ise teşkilat başkanı olduğunu anlatan Çevik, o dönemde Mustafa Erdoğan’ın ise belediyelerde maliyeden sorumlu olduğunu belirtti. Tayyip Erdoğan’ın 1997 yılında İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanıyken, bir çok kez haksızlığa uğradığını, mağdur olduğunu beyan ettiğini ve kendilerini her gün İBB’nin önüne döktüğünü hatırlatan Çevik, “ Her gün protestoya gidiyorduk. Kendi haksızlığa uğradığı dönemlerde bizi yanına çağırırdı. Şimdi de senelerce oturduğu Okmeydanı bölgesinin  insanı mağdurken, başbakan bize aynı zulmü uyguluyor. Evlerimiz çok yakındı. Ben Piyalepaşa mahallesinde, başbakan ise annesiyle Kaptanpaşa  mahallesinde senelerce oturdu. Daha sonra İBB Başkanlığının son dönemlerinde Üsküdar’a taşındı” diye konuştu. “Kendi buradayken burası vakıf arazisi değil miydi? Tapusuz bölge değil miydi? Kendisi İBB başkanıyken, insanlar bu gördüğünüz binaları yaparken kendisi makbuz karşılığı para yatırırken, burası devletin arazisi değil miydi “ diyen Çevik, “ O paraları yatırırken bize gelirleri Beyoğlu’nda bin misli artırdık diyordu. O zaman o paraları niye aldınız? Bu insanları niye siz mağdur ettiniz?” diye sordu.

İSRAİL VE ABD ERDOĞAN’LA ANLAŞTI

Necmettin Erbakan döneminde Erdoğan’ın kesinlikle böyle olmadığını belirten Çevik, Başbakan Erdoğan’daki değişimi şöyle anlattı: “ Erdoğan eskiden ülkesine, liderine, büyüklerine saygılıydı. Sonra ise İsrail ve ABD bizim partimizi bölerek Erdoğan ve ekibiyle anlaştı. Biz o dönem Kasımpaşa’da ilçe binası sağlamak istediğimiz zaman Mustafa Erdoğan bizi içeriye bile almamıştı. Meğerse o dönem orada kurulacak AKP‘nin parti çalışmalarını yapıyorlarmış. Bu şekilde bizim bütün parti binalarımızı ele geçirdiler. Erdoğan ve ekibi o zamandan itibaren partiyi bölmeye karar vermişlerdi. Bunlar Erbakan hocayı yarı yolda bırakıp sattılar. Oysa Erbakan hoca Tayyip Erdoğan’ı Büyükşehir Belediyesi sürecinde olsun, hiçbir süreçte yalnız bırakmadı. Ama bunlar güçlü ekonomik olanakları ele geçirdikten sonra değiştiler. Benim altında sıfır araç varken, Mustafa Erdoğan’ın altında araba yoktu. Her gün ben onu eve bırakıyordum. Bunlar paraya yenik düştüler. Erdoğan başbakan olduktan sonra alt tabakayla hiçbir ilişkisi kalmadı.

 O GARİBANKEN HALKLA BERABERDİ

Başbakan geçmişini unuttu. Bugün zengin tabakasının menfaatleri doğrultusunda hareket ediyor.   Benim milletim, vatandaşım söylemine hiç bakılmamalı. O garibanken halkla beraberdi.  Ama buna rağmen siyaseti iyi okuduğu, halkın nabzını iyi bildiği ve bu enstrümanları çok iyi kullandığı için millet başbakanın her söylediğini gerçek sanıyor. Ama bilmiyor ki benim başbakanın oğlunun Amerika’da 500 bin dolarlık dairesi var, gemileri var. Ama alt tabakadaki her kesimin hayatı felce uğradı. Özal döneminde belediyelerden yardım alan esnafların durumu iyiyken, küçük esnaf bitirildi”.

BAŞBAKAN’IN EN BÜYÜK DESTEKÇİSİ GÜLEN’DİR.

Bugün tersi de iddia edilse Başbakan Erdoğan’ın en büyük destekçilerinden birinin de Fethullah Gülen olduğuna dikkat çeken Çevik, “ Bugün gösterilmek istenilen kavga bir danışıklı dönüş. İki taraf arasında hakimiyet konusunda bir güç çekişmesi olsa da bu danışıklı bir dövüştür. Tersine ben inanmıyorum. Bugün medyanın hemen hemen tümü zaten Erdoğan’ın elinde, o nedenle gerçekler yazılmıyor. Sanal bir gündem yaratılıp, gündem  değiştiriliyor” dedi.

İSLAM’I KULLANIYOR !

Erdoğan ve ekibinin İslam ile bir alakası olmadığını vurgulayan Çevik, “Peygamber efendimiz işçinin alın teri kurumadan emeğini verin” derdi. Başbakan artık o ahlakı sildi geçti. İslam’ı kullanıyor. Bizim millet de maalesef buna inanıyor. Erdoğan’ın 2,5 milyar dolar kadar bir serveti var. Bunlar hiç kimseye acımıyor. Gerçek bir zulüm var. Yıllardır Milli Görüş çizgisindeydim, toplumu maalesef anlayamıyorum. Yine gidip bunlara oy veriyorlar. Erdoğan mağdurken hak arıyordu ama şimdi mağdurun hak aramasına bile izin vermiyor” diye konuştu.

Erdoğan’ın Ortadoğu’yu da berbat ettiğini vurgulayan Çevik, “Bir taraftan İslam’ı kullanırken, bir yandan Büyük Ortadoğu Projesi eşbaşkanlığını yaparak İsrail’in yanında oynuyor. Bu çelişki bile her şeyi anlatıyor. Erdoğan Esad’dan daha büyük bir zalim. Her yerde polis var. Bu ülke artık polis devleti. Hayal kırıklığı içindeyim. Sağcılarla ve muhafazakar görünen kişilerle hiçbir zaman yola çıkmam. Toplumu satar bu ikiyüzlüler” dedi.