Çelik: 22 Nisan Kürt gazeteciliği için milattır

Çelik: 22 Nisan Kürt gazeteciliği için milattır

Silivri’de 22 Nisan’da görülecek “KCK” basın davası öncesi cezaevlerinde bulunan gazetecilere ilişkin açıklamada bulunan Özgür Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Çelik, 22 Nisan’ın Kürt gazeteciliği için bir miladın tarihi olduğuna dikkat çekti. Çelik, Türk yargısının bu ayıptan biran önce vazgeçmesi için çağrıda bulundu.

Özgür Gazeteciler Cemiyeti,  22 Nisan'da Silivri'de görülecek "KCK" basın davası öncesi tutuklu 24 gazeteci için AZC Plaza önünde basın açıklaması yaparak Ekinciler Caddesi üzerinde bulunan DİHA bürosu önüne yürüdü.

İHD Amed Şube Başkanı Raci Bilici, Fırat Dağıtım çalışanları, BDP’li milletvekili Erol Dora’nın da katıldığı açıklamada “Çapemeniya azad dê tu carî bêdeng nebe” ve “Özgür basın susturulamaz” yazılı pankartlar açılarak aynı içerikte sloganlar atıldı.

Özgür Gazeteciler Cemiyeti başkanı Hayrettin Çelik yaptığı açıklamada, “KCK” adı altında 20 Aralık 2011 tarihinde Türkiye ve Kuzey Kürdistan’da gerçekleştirilen operasyonlar sonucu Kürt basın kurumlarında çalışan birçok gazetecinin gözaltına alınarak cezaevlerine konulduğunu hatırlattı. Gazetecilerin haklarında hazırlanan iddianamelerde herhangi bir suç delili bulunmamasına rağmen 16 ayı aşkın süredir cezaevinde tutulduğuna dikkat çeken Çelik, “Türkiye’de barışın, çözümün, demokratikleşmenin konuşulmaya bu iklimde ne yazık ki gözlerden ırak ve malum çevrelerce sürecin dışında tutulmaya çalışılan muhalif sesler ve o seslerin susturulma çabaları hala devam etmektedir” dedi.

22 Nisan’ın Kürt gazeteciliği için bir milad olduğunu söyleyen Çelik, Mısır’ın başkenti Kahire’de ilk Kürt gazetesi olan Kürdistan’ın yayın hayatına başladığı 22 Nisan’ın Kürt gazeteciliğin yıldönümü olarak kutlandığını da belirttiği konuşmasında, böylesi bir tarihte Türkiye’de gazetecilerin yargılanmasına da dikkat çekerek, “Tam o günde gazeteci arkadaşlarımızın yargılanıyor olması bizce Kürt sorununa güvenlikçi, inkar ve imha politikaları dışında çözüm arayan bir Türkiye’nin ayıbıdır” ifadesini kullandı.

Kürt halkının öncülük ettiği demokratik çözüm sürecine hükümetin samimi yaklaşmadığını ifade eden Çelik, “Başta tüm demokratik kamuoyunun, bu ayıbın devam etmemesi için vicdanlarının yargılandığı davaya müdahil olmaları ve yargının da, bu dava ile aslında kamuoyunun vicdanının yargıladığının bilinci olarak bu ayıptan bir an önce vazgeçmesidir” diyerek kamuoyuna ve Türk yargı sistemine seslendi.

Açıklamanın ardından kitle “Özgür basın susturulamaz” sloganıyla DİHA bürosu önüne yürüdü.