Deniz Baykal'ın genel başkanlıktan uzaklaştırılması ile başlayıp, Önder Sav ve ekibinin de tasfiyesi ile ”yeni” söylemiyle kabuk deðişimi yaşadıðı söylenen CHP'de yaşanan çalkantının altında da Gülen Cemaati olduðu konuşuluyor.
CHP içerisinde ”yıldızı parlayan” isimlerden genel başkan yardımcısı Gürsel Tekin'in bu görevden istifası, parti içinde sürmekte olan ”yeni” güçler savaşını ve detaylarını su yüzüne çıkardı. CHP'de Kılıçdaroðlu'nun genel başkanlıðı ile partiye ”kazandırdıðı” bazı ”yeni” isimlerin ciddi bir doku uyuşmazlıðı yaşadıðı uzun zamandır konuşuluyordu.
Kılıçdaroðlu'nun bir araya getirdiði isimlerden oluşan MYK’da Gürsel Tekin, Bihlun Tamaylıgil ve Sezgin Tanrıkulu'nun başını çektiði, bunlara zaman zaman Sencer Ayata ile Faik Öztrak'ın destek verdiði bir grubun varlıðı biliniyor. Erdoðan Toprak ile Nihat Matkap ise MYK'da ayrı bir aksı ifade ediyor. Bu aksa da MYK içerisinde Gökhan Günaydın ve Perihan Sarı gibi isimler destek veriyor.
Parti içerisinde Toprak-Matkap ittifakı Kılıçdaroðlu ile ilişkilendiriliyor ve bu isimler ”partinin 1-2-3 numaraları” diye sıralanıyor. Bunların üçünün ortak özelliði Alevi olmaları. Baykal ve Sav cephesinin özellikle Kılıçdaroðlu'na yönelik eleştirilerinde aðırlıklı olarak bu argümanı kullanmaları dikkat çekiyor.
CHP kulislerinden edinilen bilgilere göre, ”yeni CHP” söylemi ile başlayan parti içi tartışma bir süredir, ”eski CHP'li yeni CHP’li” tartışmasına dönüştü. Gürsel Tekin ve Sezgin Tanrıkulu ”yeni CHP'yi” temsil etme misyonu ile öne çıkmaya çalışırken, Tanrıkulu ile yine bu gruba yakın isimlerden Prof. Binnaz Toprak parti içinde aðır bir darbe yiyerek susturuldular. Özellikle KCK operasyonlarını eleştirmeye çalışan Tanrıkulu üzerinden baskı yoðunlaştı. Yine milletvekili Hüseyin Aygün'ün Dersim Katliamı'na ilişkin çıkışı karşısında uðradıðı operasyon ”yenilikçi” grubu sindirdi ve parti içi kavga ”eski CHP'li yeni CHP'li” kavgasına dönüştü.
Ayrıca, Matkap'ın SHP, Toprak'ın da DSP kökenli olması bu söylemin taraftar bulmasında etkili oldu. Oysa Erdoðan Toprak'ın DSP içerisinde de Ýstemihan Talay ile birlikte Fethullah Gülen Cemaati'ne yakın hatta cemaatle organik baðı olan isimlerden olduðu biliniyor. Nitekim, Toprak'ın CHP içerisinde, ”ulusalcıları tasfiye etmekten” söz ederken partiyi Gülen Cemaati'ne yaklaştırdıðı eleştirisinin bir kaç kez Genel Başkan Kılıçdaroðlu'na iletildiði konuşuluyor. DSP içerisinde de Ýstemihan Talay ve Erdoðan Toprak'ın Bülent Ecevit'in Fethullah Güle Cemaati ile ilişkisini saðlayan isimler olduðu biliniyor. Toprak'ın bu kimliði ile Kılıçdaroðlu'na bu denli yakın bir konumda olmasının CHP içerisinde yarın daha da büyük boyutlarda yaşanabilecek ciddi bir rahatsızlıðın kaynaðı olduðu ifade ediliyor.
Genel merkezde yaşanan bu iktidar mücadelesinin yeni olmadıðı da biliniyor. Ýstanbul belediye başkanlıðı adaylıðından bu yana Kılıçdaroðlu'nun yakınında olan Tekin'in partiye sonradan gelmelerine karşın Kılıçdaroðlu'nun dar kadrosunda yer alan bu isimlerle bir mücadelesi olduðu da bir vaka.
Uzun zamandır devam eden güç kavgasının bugün Tekin'in istifası ile su yüzüne çıkması ise elbette bir tesadüf deðil. Hem temmuzda yapılacak kongre hem de 2014 yerel seçimlerinde uygulanacak aday belirleme yöntemi Tekin'in istifasını hızlandıran etkenler olarak görülebilir. CHP'de ciddi bir tüzük deðişikliði yaşanırken, yerel seçimlerde adayların merkezden belirlenmesi kuralı korundu. Dolayısıyla 2014 yerel seçimlerinde de CHP merkez yoklamasıyla aday belirleyecek. Mesele de bu adayları kimin belirleyeceðinde.
Ýşte bu yapı 2014’te belediye başkanı, belediye meclis üyesi ve il genel meclisi üyesi adaylarını belirleyecek. Edinilen bilgilere göre Erdoðan Toprak Bakırköy, Aydın Ayaydın da Şişli adaylarının belirlenmesinde etkili olmak istiyor. Bunun saðlanması durumunda halen Şişli Belediye Başkanı olan Mustafa Sarıgül’e de Ýstanbul büyük şehir adaylıðı önerileceði konuşuluyor.
Zira Toprak-Tekin isimleri ile adlandırılan kavgası en başından beri sürüyordu. Kılıçdaroðlu'nun daveti ile CHP'ye gelen Toprak, Zafer Mutlu'nun desteði ile Aydın Ayaydın'la yaptıðı ittifak sonucu Tekin’i eski il başkanı olduðu Ýstanbul'da ciddi anlamda budadı. Ýstanbul’da yapılan ilçe kongrelerinde bu ittifakın müdahalesi sonucu istediði etkiyi gösteremeyen Tekin, Genel Başkan Kılıçdaroðlu'nun müdahale etmesini bekleyerek sessiz kaldı. Bu arada Tekin örgütten sorumlu genel başkan yardımcılıðından uzaklaştırılarak, basından sorumlu yapıldı. Kılıçdaroðlu'nun tasarrufu biçiminde gelen tüm bu budamalara sessiz kalan Tekin, sonunda Ýstanbul il kongresine müdahale edileceðini anlayınca altındaki zeminin tamamen kaydıðı kaygısıyla parti yönetiminden isyan etti.
Bu süreçte parti içindeki gücünü kaybeden Tekin, Temmuz kurultayında çarşaf liste ile yapılacak seçimde yönetime giremeyeceðini de gördü. Tekin istifası ile özellikle Gülen Cemaati'ne yakınlıðı ile bilinen Erdoðan Toprak'ın da etkisi ile kendisine yönelik tasfiye ettirme girişimlerine karşı ön aldı ve Ýstanbul il kongresinde daha etkili olabilmek için kendisi geri çekildi.
CHP Genel Merkezi'ne yakın kaynaklar Tekin'in, ”yeni CHP”nin oluşmasına kaynaklık edecek söyleminin altını doldurmadıðına dikkat çekerek, ”partinin dirliði ardına eski yeni kavgasını yeterli saydı” eleştirisini yöneltiyorlar. Aynı çevreler, ”yenilikçilerin” ”ciddi bir sol kanat açılımı yapabileceðini buna hala fırsat” olduðuna dikkat çekiyor. Nitekim, MYK'dan istifa eden Tekin'in Ýstanbul il kongresinde ”bir mevzi edinebilirse gerçek anlamda bir yeni açılım fırsatı” yaratabileceði ihtimalinin de olduðu iddia ediliyor.
ANF NEWS AGENCY