Kürdistan İslam Toplumu (Civaka Îslamiya Kurdistan), yazılı açıklama yaparak Ramazan Bayramı'nı kutladı.

CİK'in bayram mesajında, eşitlik ve kardeşlik vurgularında bulunularak, şunlar ifade edildi: "Peygamber Efendimiz, insanlar arasında eşitliği sağlamanın, kardeşlik duyguları ve dayanışma ruhunu geliştirmenin bizzat öncülüğünü yapmıştır. Ramazan ayı işte bu kavramların ruhumuzda yeniden canlandığı ayın ismidir. (...) Efendimiz (sav) ilk mücadelesini de cehalete karşı vermiştir. İlim ve irfan ile insanın sömürü, haksızlık ve zulme karşı neden ve nasıl direnmesi gerektiğini öğretmeye çalışmıştır. Mekkeli zalimler mazlumlara karşı uyguladıkları sömürücü sistemlerini bu ilahi adalet düzeni karşısında tehlikede gördükleri için korkuya kapılarak inanlara zulüm uygulamaya başladılar. Bunlar zalim, zorba, talancı, ahlaksız, hırsız ve katil idiler. Kuran işte bütün bu kötülüklere son vermek, bireye kimlik ve şahsiyet kazandırmak için vahiy olunmuştur."

'İSLAM'I KENDİ ÇIKARLARI İÇİN KULLANIYORLAR'

"Ülkemiz Kürdistan’da yıllardır halkımız zulüm, baskı ve şiddet altında yaşamaktadır" diye devam eden mesajda, şunlar da kaydedildi:

"Nemrut ve Firavunların o zamanki Müslümanlara yapmadığı zulmü, isimleri Müslüman olan devletler mazlum halkımıza yapmaktadır. Bu iktidarlar korku, hile ve baskı ile İslam dinini kendi çıkarları çerçevesinde yorumlayıp uygulamaktalar. (...) Ilımlı İslam adı altında Türkiye’de İktidar olan şimdiki hükümet, Rojava’da savaştan uzak yaşamak isteyen mazlum Kürt halkının üzerine din kisvesi altında insanlıktan nasibini almamış vahşi yaratıkları göndererek çocuklarını katledip mallarını talan ediyorlar. Kadınlarını kaçırıp erkeklerin kafasını kesiyorlar. Talana, tecavüze, soykırıma fetva çıkaran bu yaratıkların ne insanla nede İslam’la bir alakaları yoktur, olamaz. Bu İslam adına hareket ettiklerini söyleyenler, Kürt adına ne varsa yok etmeye yemin etmişlerdir. Bir halkı bir bütün olarak kurşuna dizmekte, kılıçtan geçirmektedirler.

Bakur’da Rojava’da Kürtler büyük bir katliam ve yıkım ile karşı karşıya bırakılmışlardır. Nasıl Rojava Kürtleri bu tağuti güçlerin soykırımı, talanı ve yıkımı altında geçiriliyorsa, bunun daha katmerlisini Bakur’daki halkımızda yaşıyor. Mezarlıklar, camiler, şehirler, köyler yerle bir edilmekte, insanlar Nemrudun Hz. İbrahim’i ateşe attığı gibi diri diri yakmaktalar. Bütün bunlar din adına yapılmaktadır. Bu İktidarlar etrafında para karşılığı namaz kılan cübbeli, sakallı rengi İslami olanlarla beraber ve desteği ile geliştirilmektedir."

'KÜRTLERE MADDİ VE MANEVİ DESTEK VERİLMELİ'

CİK, dünya insanlığına, tüm İslam alemine Kürtlere dönük vahşetin duyurulması gerektiğine işaret ettiği mesajında, şu çağrıları da yaptı:

"Kürdistan halkının haklı davası hem insani ve hem de İslami’dir. Kürdistan halkı ve dünya Müslümanları İslam dininin izzetini korumak için dört parçadaki Kürtlere her türlü maddi ve manevi yardımı yapmakla yükümlüdürler. Bu Allah u Teâlâ’nın bildirdiği ilahi bir emir ve farzdır. Adaleti yerleştirmek her Müslümanın asli görevi ve farzdır.

Emin olunuz ki mazlum halkımız başarırsa hak dini İslam ve insanlık başarmış olacaktır. İşte bunun içindir ki Müslüman Kürtlere ve İslam alemine büyük görevler düşmektedir. Görev, İslam’ın izzetini ayaklar altına alan bu cahil, barbar ve zalim iktidarlara adaleti yerleştirene kadar, hadlerini bildirmek, mazlumlara şefkat elini uzatmaktır."