Çocuklara tecavüz ve işkence serbest, karşı çıkmak suç

Şakran Cezaevi’nde hamile üç kız çocuğunun maruz kaldığı işkencelere tepki gösteren 9 kadının, ifadeleri dahil alınmadan savcılık tarafından tutuklanma talebiyle sorgu hakimliğine sevk edildiği ortaya çıktı.

Şakran Cezaevi’nde hamile üç kız çocuğunun tek kişilik hücrelerde tutulup, işkence görmesine tepki olarak İstanbul Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı İl Müdürlüğünü işgal eden ve gözaltına alınan 9 SDP’li ve Türkiye Gerçeği üyesi kadının, “Terör örgütü propagandası yapmak” iddiasıyla ifadeleri dahil alınmadan savcılık tarafından tutuklanma talebiyle sorgu hakimliğine sevk edildiği ortaya çıktı. Kadınlar bir aylık süreyle denetimli serbestlik koşuluyla serbest bırakılırken, ANF’ye konuşan avukat Sinan Varlık, müvekkillerinin karşı karşıya bırakıldıkları bu durumun, Türkiye’de baskının hangi boyuta vardığını gözler önüne serdiğini vurguladı.

Çocuk tutuklulara tecavüz edilmesi ve işkence yapılmasıyla gündeme gelen İzmir Aliğa Çocuk ve Gençlik Cezaevi’nde 18 yaşından küçük hamile 3 çocuğun hücrede tutulup, işkenceye yapılmasına karşı tepki göstermek, “Terör örgütü propagandası” sayıldı. Çocukların tecavüze ve işkencelere tabii tutulmasını protesto etmek için Cağaloğlu Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı İl Müdürlüğünü işgal eden ve gözaltına alınan 9 SDP’li ve Türkiye Gerçeği üyesi kadına , “Terör örgütü propagandası yapmak”, “ Kamu Kurumu faaliyetlerini cebir veya tehdit kullanarak engellemek” , “Görevi yaptırmamak için direnmek” iddiasıyla tutuklama talebiyle hakimliğe sevk edilip, denetimli serbestlik koşuluyla serbest bırakıldığı ortaya çıktı.

‘EMNİYET VE SAVCI SİYASİ SAYİTLERLE HAREKET EDİYOR’

Konuştuğumuz avukat Sinan Varlık, müvekkillerinin karşı karşıya bırakıldıkları bu durumun Türkiye’de baskının hangi boyuta vardığını gözler önüne serdiğini vurguladı. Varlık, 9 kadının açtığı pankartın içeriği incelendiğinde yasal bir parti olan Sosyalist Demokrasi Partisi (SDP) ve yine yasal bir dergi olan Türkiye Gerçeği okurlarının olduğu anlaşılmasına rağmen ifadeleri dahil alınmadan tutuklama talebiyle sevk edilen müvekkillerinin “Terör örgütü propagandası yapmak” suçlamasıyla itham edildiğine dikkat çekti. Müvekkillerinin denetimli serbestlik uygulaması sonucunda serbest bırakıldığını aktaran Varlık, bu durumun hem emniyetin hem de savcılığın siyasi sayitlerle hareket ettiğinin açıkça ortaya koyduğuna işaret etti. Bu kararın, İç Güvenlik Paketi ile birlikte protesto hakkını kullanan insanların nasıl hukuksuz ve keyfi bir uygulamayla karşı karşıya kalacaklarının göstermesi açısından önemli olduğunu kaydeden Varlık, “Nasıl bir sonuç çıkarsa çıksın biz bu davanın sonuna kadar takipçisi olacağız ” dedi. 

...