Şair İlhan Çomak’ın 22 yılın ardından yeniden yargılanma sonunda bir kez daha müebbet cezası almasına mahkeme koridorlarında “Çamur adalet” sözleri ile tepki gösteren babası Cebrail Çomak, bu hukuksuzluğa başka söz bulamadığını belirtti. Baba Çomak, “Mahkemeler koydukları elinde adalet terazisi olan heykelleri kaldırsınlar” dedi. 

Üniversite öğrencisi olduğu İstanbul’da 1994 yılında gözaltına alındıktan sonra, tutuklanan İlhan Çomak, müebbet hapis cezasının AİHM’nde bozulması ardından yeniden yargılandığı davada ikinci defa müebbet hapis ile cezalandırıldı. Dink cinayeti sanığı olarak tutuklanan Trabzon Emniyet Müdürü Reşat Altay’ın da aralarında bulunduğu dönemin görevli polisleri tarafından işkence ile tutanak imzalatılan Çomak, yeniden yargılama sürecinde işkenceci polisleri teşhis etmesine rağmen mahkeme polisler lehine karar verdi. Yeniden yargılamanın son duruşması olan 5 Ekim’de yeniden müebbet kararının verilmesi ardından “Çamur adalet”, “Batsın bu adalet” sözleri ile dikkat çeken Çomak’ın babası Cebrail Çomak, yaşadıklarını ANF’ye anlattı. 

‘İLHAN’A İŞKENCE İLE TUTANAK İMZALATILDI’

Oğlu İlhan’ın Bingöl’de 1974 yılında doğduğunu anlatan baba Çomak, ilkokula da burada başladığını söyledi. İlhan’ın ortaokul ve liseyi de Bingöl’de tamamladıktan sonra üniversite sınavını kazanarak 1994 yılında İstanbul’a gittiğini aktaran Çomak, İlhan’ın İstanbul’da amcasının evinde kalmaya başladığını söyledi. 

İlhan’ın aynı yıl içerisinde amcası Reşit Çomak’ın evine yapılan baskın ile gözaltına alındığını kaydeden baba Çomak, İlhan Çomak’ın 18 gün boyunca İstanbul Terörle Mücadele Şubesinde (TEM) ağır işkencelere maruza kaldığını söyledi. Ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildiğin aktaran Baba Çomak, “İlhan’a gözaltında işkence sırasında bir tutanak imzalatıldı. Zorla imzalatılan tutanak ile oğlum bir şekilde tutuklandı. İlhan ilk olarak Bayrampaşa, Ümraniye, Aydın ve ardından İzmir Buca Kırıklar F tipi cezaevine götürüldü. Bir süre Bolu F tipi cezaevinde tutulduktan sonra yeniden Kırıklar F tipi cezaevine getirildi” dedi.

İLHAN’IN İŞKENCECİSİ, DİNK DAVASINDAN TUTUKLU

Oğlu İlhan’ın ilk yargılamada idam cezası aldığını söyleyen Çomak, ardından bu kararın müebbet hapis cezasına dönüştürüldüğünü belirtti. Karara karşı iç hukuk yolarının tükenmesi üzerine Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvurduklarını söyleyen Çomak, AİHM’nin müebbet hapis kararını bozması ardından bir kez daha dava sürecinin başladığını ifade etti. Dava süresince İlhan’ın yeniden adil yargılanmadığını kaydeden Çomak, İlhan’a işkence yapan polislerin yıllarca bilinçli şekilde mahkemeye getirilmediğini söyledi. İlhan Çomak’a gözaltında işkence yapan polislerin son olarak 13 Temmuz’da görülen duruşmaya getirildiğini söyleyen Çomak, “İlhan bu duruşmada telekonferans yoluyla polisleri teşhis etti. Kendisine işkence yapan polislerin bu kişiler olduğunu söyledi” dedi.

İlhan’ın gözaltı fezlekesinin o dönem İstanbul Emniyet Müdürlüğünde görevli olan, daha sonra Trabzon Emniyet Müdürü olduğu dönemde Hrant Dink suikastı davası kapsamında tutuklanan Reşat Altay tarafından hazırlandığını belirten baba Çomak, İlhan’ın diğer işkenceci iki polis ile birlikte Reşat Altay’ı teşhis ettiği halde mahkemenin polis lehine karar verdiğini ifade etti. 

İKİNCİ DEFA MÜEBBET

Oğlunun, 5 Ekim günü görülen duruşmada bir kez daha müebbet ile cezalandırıldığını hatırlatan baba Çomak, mahkemenin 22 yıl hukuksuzca özgürlüğünü elinden aldığı oğluna bir kez daha aynı cezayı vermesinin hukuksuzluğun geldiği boyutları gözler önüne serdiğini paylaştı. 

‘ÇAMUR ADALET’

Oğluna bir kez daha ceza verilmesi karşısında isyan ettiğini ve mahkeme koridorunda tepkisini ifade ettiğin Baba Çomak o anları şöyle anlattı: "Karar için ara verildikten sonra salondan çıkarıldık, bir daha içeri alınmadık ve ardından oğluma yine müebbet ceza verildi. 22 yıl boyunca yaşadığımız adaletsizliğe o anda isyan ettim. Evet, adalet çamur bir adaletti ve ben de o anda bunu ifade ettim. ‘Batsın bu adalet’ dedim. O anlarda ne yaşadığımı hatırlamıyorum, artık kendimden geçmiştim.” 

‘ADALET TERAZİSİNİ KALDIRSINLAR’

Mahkeme kapısına konulan adalet terazisinin bu koşullarda sadece bir aldatmaca olduğunu söyleyen baba Çomak, “Bu adaletsizlik karşısında en azında oraya koydukları adalet terazisini kaldırsınlar” dedi. 

Mahkemenin kararı ailenin yüzüne okuyacak yüzü bile olmadığını vurgulayan baba Çomak, kendilerine bilinçli bir şekilde hukuksuzluk yapıldığının da altını çizdi. 

‘AKP YANDAŞLARININ ADALETİ’

AKP yanlısı yönetmen Sinan Çetin’in oğlunun İstanbul’da hız şovu yaparken bir kişiyi öldürdüğünü bir kaç kişiyi de yaraladığını hatırlatan baba Çomak, şunları kaydetti: “İlhan’ın duruşmasından bir gün önce bu yönetmenin oğlu mahkemeye çıkarıldı ve serbest bırakıldı. Bu AKP yandaşı adamın oğlu insan öldürdüğü halde 8 ay cezaevinde kaldı. Benim oğlum bir karıncayı incitmedi ama 22 yıldır hukuksuzca cezaevinde tutuluyor. İşte çamur adalet, batması gereken adalet budur.” 

CEZADAN SONRA SÜRGÜN İŞKENCESİ

İlhan’ın 22 yıl aradan sonra yeniden yargılanma sonucu bir kez daha müebbet hapis cezası aldığı 5 Ekim günü yapılan mahkemenin ardından ise Silivri cezaevine sürgün edildiğini ifade eden baba Çomak, devletin İlhan’ı 22 yıldır hukuksuzca cezaevinde tutmak ile yetinmediğini sürgünlerle İlhan üzerindeki işkenceye devam ettiğini vurguladı. İlhan’ın Silivri’ye sürgün edilmesi ile ailenin de cezalandırıldığını ifade eden baba Çomak, devletin topyekün işkence politikasını sürdürdüğüne işaret etti. Adalet Bakanına da seslene baba Çomak “Seni ve çamur adaletini Allaha havale ediyorum” dedi. 

‘KAMPANYA DEVAM ETMELİ’

Oğlu İlhan için kampanya yürüten ve destek veren herkese teşekkür eden baba Çomak, İlhan Çomak için yürütülen kampanyanın benzer durumda olan tüm tutsaklar için yürütüldüğünü belirterek, şöyle devam etti: “İlhan şahsında yürütülen kampanya aslında tüm benzer durumdaki tutsakları kapsıyor, amacımız sadece İlhan’ın serbest kalması değildir, tüm diğer tutsakların da serbest kalmasıdır. İlhan, bir kapıdır ve bu kapı açılırsa diğer tutsaklar o kapıdan geçerek özgür olacaklardır.”

Baba Çomak, yeniden tüm hukuki yollara başvuracaklarını ve sonuna kadar mücadele edeceklerini de ekledi.