Çözüm sürecinin tıkanmasının sorumlusu hükümettir

Çözüm sürecinin tıkanmasının sorumlusu hükümettir

KCK tarafından geri çekilme sürecne yönelik açıklamaları değerlendiren Van Geri Çekilme İzleme Komisyonu, çözüm sürecindeki olumsuz gidişatın sorumlusunun hükümet olduğunu belirterek, hükümeti süreci tehlikeye atan tutumlardan uzak durmaya ve adım atmaya çağırdı.

PKK'nin 8 Mayıs 2013'te sınır dışına çekilmesiyle kurulan 'Geri çekilmeyi izleme komisyonu' yaklaşık 5 aydır Van'ın tüm ilçelerini dolaştı. Köylere de giderek ziyaretlerde bulunan komisyon üyeleri birçok noktada da PKK gerillalarıyla görüşerek geri çekilme sürecini yakından takip etti. Çözüm sürecine ilişkin son günlerde yapılan tartışmalar ve KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Cemil Bayık'ın hükümetin, sahte paketlerle halkı seçimlere kadar oyalamaya çalıştığı ve sorunu çözmek istemediğini belirterek, “Buna karşı kendimizi savunacağız. Gerillayı durduruyoruz. Eğer operasyon yaptıklarını görürsek, bu operasyonlara karşı meşru savunma yapacağız” şeklindeki açıklamalarının ardından çözüm sürecine dönük olumlu hava birden yerini tedirginliğe bıraktı. Bu durum geri çekilmeyi izleme komisyonunu da endişelendiriyor. Konu ile ilgili görüşlerine başvurduğumuz komisyonu Bayık'ın açıklamalarının sürecin bittiği anlamına gelmediğini ancak hükümetin de ikinci aşamada üzerine düşeni hala yapmadığına dikkat çekti.

"BU AÇIKLAMA SÜRECİN BİTTİĞİ ANLAMINA GELMİYOR"

Geri çekilmeyi izleme komisyonu üyesi ve Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Van İl Eşbaşkanı Esen Günay, Bayık'ın sözlerinin sürecin bittiği anlamına gelmediğini söyledi. AKP hükümetinin uzun süredir atması gereken adımları atmadığına dikkat çeken Günay, " PKK 1. aşamada üzerine düşenleri yaptı. Ama AKP hükümeti henüz bir adım atmış değil ve bu da çözüm sürecini tehlikeye sokuyor. Kamuoyu ve bizler bu yüzden kaygılıyız. Başbakan süreci tehlikeye sokan üslubundan vazgeçmeli ve gereken adımları derhal atmalıdır. Başbakana düşen çözüm sürecini tehlikeye sokan gelişmeleri önlemektir. Ama bu tıkanmanın nedeni Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve hükümetidir. Özellikle Suriye'de yaşanan gelişmelerde çözüm sürecini etkiliyor. Umarız ki AKP üzerine düşeni yap ve çözüm süreci nihai hedefine ulaşır." diye konuştu.

"İKİ TARAFI DA İTİDALLİ OLMAYA ÇAĞIRIYORUZ"

İnsan Hakları Derneği Van Şube Başkanı Ömer Işık'ta hükümetin adım atmamasından dolayı kaygılı olduklarını söyledi. İzleme komisyonu olarak Mayıs ayından bu yana Van'ın her tarafını dolaştıklarını, PKK gerillalarıyla görüştüklerini ve geri çekilmeleri yakından izlediklerini belirten Işık, " PKK gerillaları  ile yaptığımız görüşmede bize heronların sürekli uçuşlar yaptığını ve bu yüzden 3 günlük yolu 10 günde yürüdüklerini söylediler. Hükümet bir yandan çözüm süreci derken bir yandan da yeni Kalekollar, HES'ler yaptı. Bunlar yetmezmiş gibi korucu alımlarına devam etti. PKK’ de devlet bunları yaparken geri çekilmeyi sürdürdü ve elindeki esirleri serbest bıraktı. Bunlar çok olumlu adımlardı. STÖ'leri olarakta bunları olumlu bulduğumuzu defalarca açıkladık ama hükümet maalesef üzerine düşeni yapmadı. Başbakan'ın söylemleri kamuoyunu tedirgin ediyor. Başbakan 'Anadilde eğitim olmaz' dedi. KCK tutukluları ve halkın iradesiyle seçilmiş milletvekilleri hala içeride. Biz STÖ'ler olarak iki tarafı da itidale çağırıyoruz. Özellikle hükümet sorumluluklarını yerine getirmelidir. Hükümete çağrımız barış sürecini sekteye uğratmamasıdır. 2. aşamada artık sorumluluk hükümetindir. PKK'den ve devletten talebimiz bu süreci mutlaka devam ettirmeleridir." dedi.

"HÜKÜMET 9 AYDIR TEK BİR ADIM ATMADI"

Van TUHAD-DER Başkanı Ahmet Akgün ise, çözüm sürecinin bitmesinin ne Kürtlere, ne de Türklere bir faydasının olmayacağını söyledi. STÖ'leri olarak asla böyle bir şeyi temenni etmediklerini ifade eden Akgün, " Bu süreç içerisinde PKK gerillalarını sınır dışına çekti. Hem de operasyonlara rağmen bunu yaptılar. Ancak hükümette bu süreç içinde adım atmak yerine yeni kalekollar, HES'ler yaptı. Bunlar yetmezmiş gibi korucu alımları yaptı. 'Terör', 'Terör örgütü' gibi söylemler devam etti. Hasta tutuklular bile henüz serbest bırakılmış değil. Hükümetin en azından bu süre içinde Türk halkını yumuşatması gerekirken bunun tam tersini yaptığını görüyoruz. Cemil Bayık'ın açıklamalarını normal karşılıyoruz. Herkes hükümetin 9 aydır tek adım atmamasının kaygısını taşıyor. Artık kan dökülmesin, tabutlar taşınmasın istiyoruz. Tüm mücadelemiz bunun içindir. Sürecin gidişatından kaygılıyız."  şeklinde konuştu.