Merkezi İsviçre’nin Winterthur kentinde bulunan ve tartışmalı önerileriyle bilinen düşünce kuruluşunun hazırladığı ‘Yüzde 1 Yeterli: Daha Az Büyümeyle Sosyal Eşitsizlik, İşsizlik ve İklimsel Değişimle Mücadele’ başlığını taşıyan raporda, nüfus artışının sınırlandırılması, yıllık çalışma sürelerinin azaltılması ve iş imkanlarının paylaştırılması gibi sol önerilerin yanı sıra emeklilik yaşının 70’e çıkarılması gibi liberal ve sağcı öneriler de bulunuyor.
Norveçli ‘gelecek araştırmacısı’ Jorgen Randers ile İngiliz ekonomist Graeme Maxton tarafından hazırlanan rapora göre, özellikle nüfus artışı nedeniyle dünyadaki dengesizlik daha da artacak. Buna önlem olarak ise, çocuğu olmayan veya tek çocuğu olan kadınlara 50 yaşına gelindiğinde 80 bin dolar prim ödenmesi öneriliyor.
Emeklilik konusunda sağ-liberallerin savunduğu daha geç yaşlara kadar çalışılmasının savunulduğu raporda, işsizliğin azaltılması için ise yıllık çalışma sürelerinin azaltılması öneriliyor. Çalışma sürelerinin kısaltılmasına ilişkin olarak, ‘çalışan nüfusun yüzde 90’ının istihdamı yerine yüzde 100’ünün istihdamı’ hedefi konuyor.
Bu sayede çalışanların yıllık 30 bin dolar kazanması ve işsizliğin artması yerine, yüzde 100’e yakın istihdamlı bir ortamda çalışanların ortalama 27 bin dolarla yetineceği hesaplanıyor. Tüm bu önlemlere rağmen işsiz kalan bireylerin ise daha yüksek oranlarda işsizlik sigortalarından faydalanması gerektiği savunuluyor.
Randers ve Maxton’un hazırladığı raporda, iklimsel değişimlerin önlenmesi için karbondioksit (CO2) vergisi getirilmesi ve bundan edinilecek gelirin topluma harcanması isteniyor. Zararlı gaz salınımlarına getirilecek bu vergilere paralel olarak çalışanlardan daha düşük, işveren ve zenginlerden ise daha yüksek oranlarda vergiler alınması öneriliyor.
Özellikle sağlık sorunlarına yol açan şekerli, yağlı ve tuzlu gıda üreticileri nedeniyle sağlık giderlerinin arttığı örneği verilen raporda, bunun maliyetinin faturasının toplum yerine büyük oranlarda kar eden üreticilere kesilmesi gerektiği vurgulanıyor.