Son Dakika: PKK sonuç bildirisi açıklandı: PKK adıyla yürütülen çalışmalar sonlandırıldı

Danimarka ABD’nin emrini yerine getirdi-Ferda Çetin

Danimarka ABD’nin emrini yerine getirdi-Ferda Çetin

Danimarka mahkemeleri uzun bir kararsızlık sürecinin sonunda, siyasi iktidarın kararı doğrultusunda Kürt televizyonlarından ROJ TV, MMC ve NUCE TV'nin lisanslarını iptal etti. Bu kararın bir yargı kararı olmadığı çok açık.

Çünkü ROJ TV davası sürerken ABD hükümeti Danimarka Dışişleri Bakanlığına gizli ibareli bir yazı göndererek ROJ TV'nin kapatılmasını istiyordu. Bu yazı Danimarka parlamentosunda soru önergesi ile gündeme geldi, mecliste yoğun tartışmalara yol açtı. Fakat "devletin güvenliği" nedeniyle bu skandalın üzeri örtüldü.

Daha sonra Rasmussen'in NATO Genel sekreterliği adaylığı döneminde Türk devleti veto krizi çıkardı. Türk devletinin Rasmussen'i kabullü için tek şartı vardı: ROJ TV'nin kapatılması. Bütün bu pazarlıklar gizli kapaklı değil, açıktan yapılıyor ve basına da yansıyordu.

ABD ve Almanya'nın araya girmesi ile Türkiye'ye ROJ TV ve Danimarka'daki diğer TV'lerin kapatılacağı garantisi verildi.

TV lisans davaları sürerken Danimarka devleti bir yandan da fiili engelleme çalışmalarını sürdürdü. Geçen yıldan beri, TV şirketlerinin Danimarka'daki hesaplarını kapattırdı. Bankalara gönderdiği gizli yazılarla şirketlere yeni bankalarda hesap açılmasını da engelledi. Sonuçta faaliyet yürüten, ama prodüksiyon şirketlerine, çalışanlarına, satalit şirketlerine bankalar üzerinden ödeme yapamayan büyük bir tıkanıklık yaşandı.

En son kararı veren Eyalet mahkemesi de bu durumu çok iyi bilmektedir. 'Şirketler 1 milyon Kron yatırırsa itiraz davası görülecektir" kararını veren hakimler, tam bir utanmazlık ve pişkinlik içinde, kendi kamuoyunu ve Danimarka basınının tepkisini kırmak için bu kararı vermişlerdir. Kararın basın ve ifade özgürlüğüne büyük bir darbe olduğu eleştirilerine karşılık, mahkeme de "ne yapalım teminatlarını yatırsalardı dava devam edecekti" riyakarlığı ile kendisini savunacaktır.

Sonuçta elinizde torbalar veya çantalarla söz konusu parayı mahkemeye yatıramazsınız. Paranın banka üzerinden yatırıldığına dair makbuz ile başvuru yapılabilir. Fakat Danimarka bankalarının tamamı söz birliği etmişcesine, nedenlerini açıklayamadan, bir yıldır TV şirketlerini kabul etmiyor, hesap açtırmıyor. Mevcut hesaplar da bir yıl önce kapatılmıştı.

Dolayısıyla "teminat yatırılırsa itiraz davası görülebilir" demek bu şartlarda ne kadar gerçekçi ve mümkün ise, "Danimarka devleti ABD'nin sömürgesi değildir" demek de o kadar gerçekçi olacaktır.

Mahkeme günü, mahkeme salonunda, kararın okunmasından önce savcılarla Türk büyükelçisinin samimiyeti, mutlulukları, cilveleşmeleri kararın önceden ortaklaşa hazırlandığının da göstergesiydi.

Bu kararla birlikte Danimarka devleti ve yargısı, kendi geleceklerine ve çocuklarına büyük bir utanç belgesi bıraktılar.

Kürt özgür basın geleneği ise yeni mecralarda, yeni isimlerle ve daha yüksek sesle kendisini engellemeye çalışanlara bağırmaya devam edecektir: Siz kim oluyorsunuz!

Biz şarkılarımızı söylemeye devam edeceğiz.

Kaynak: Yeni Özgür Politika