"Rojava Devrimi" konulu panelde konuşan ETHA ve ANF muhabiri Arzu Demir, Rojava Devrimi’nin insanlığın hakikat arıyışı olduğunu belirtti, "Her devrimcinin yolu Rojava'dan geçmeli. Sınırlarınızı kaldırmak istiyorsanız, bu devrime katılın, özgürleşin" dedi.

Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Kadıköy İlçe Örgütü, "Rojava Devrimi" konulu söyleşi düzenledi. 

Piya Kafe'de düzenlenen söyleşiye ETHA ve ANF muhabiri Arzu Demir, Rojava Devrimi İçin Avukat Dayanışması'ndan avukatlar Özlem Gümüştaş ve İlknur Alcan'ın konuşmacı olarak katıldı. 

Söyleşi, sinevizyon gösterimi ile başladı, ardından saygı duruşu yapıldı. 

İlk konuşmayı yapan Arzu Demir, 3 kez gittiği Rojava'ya dair izlenimlerini aktardı. Rojava devriminin dinamiklerine ilişkin tarihsel bilgileri de aktaran Demir, "Rojava devrimi, Kürt özgürlük hareketinin, Türk sömürgeciliğine karşı yürüttüğü 40 yıllık mücadele içerisinde biriktirdiği yeni yaşam projesinin uygulandığı yerdir" dedi. 

"Rojava Devrimi, her şeyden önce bir kadın devrimidir" diyen Demir, "Bu devrimi, diğer bütün devrim ve isyan hareketlerinden ayıran en belirgin özelliği budur" diye konuştu.

Demir şunları söyledi: "Çünkü Rojava devrimi önce kadınların hayatını değiştirmiştir. Kadınları hem devrimin neferi hem de komutanı yapmıştır. Kadınların devrimden ve hayattan alacakları ne varsa, onları almasının mekanizmalarını, kurumlarını, yasalarını da yaratmıştır."

'ROJAVA DEVRİMİ BİR HAKİKAT ARAYIŞIDIR'

Rojava'da Kürtler dışındaki diğer halkların katılımına dair gözlemlerini paylaşan Demir, Rojava devriminin insanlığın hakikat arayışı olduğunu söyledi. Demir, "Bu devrimin temel örgütlenme biçimi, komünlerdir. Komün ise insanın toplumsallaştığı yerdir. Herkesin yönettiği, böylece yöneticiye ihtiyacın olmadığı, dolayısıyla devletin gereksizleştiği yerdir. Bu nedenle, devletsiz bir geçmişe sahip olan insanlığı, kendi geçmişi, özü ve hakikatiyla buluşma çabasıdır" diye konuştu.

ETHA ve ANF muhabiri Arzu Demir, Rojava Devrimi'nin çağrısının zamanında anlaşılamadığı eleştirisini yaptı.

Demir şöyle konuştu: "Türkiye devrimci hareketi içerisinden çağrıyı ilk duyan, MLKP oldu. Devrimin savunulması başta olmak üzere içinde yer aldılar. Savaşçıları bu devrime armağan ettiler. Şimdi de enternasyonal bir tabur kurma hazırlığındalar. O taburda İspanya'dan gelen iki İspanyol komünisti görünce çok mutlu oldum. 70-80 yıl önce dünyanın her yerinden komünistler, faşizme karşı uluslararası taburlarla İspanya'yı savunmuştu. Şimdi İspanyol komünistleri, adeta bir vefa borcunu öder gibi Rojava'daydı."

"Rojava Devrimi’ne tanıklık ettiğim için kendimi çok şanslı görüyorum" diyen Demir, şu çağrıyı yaptı: "Rojava'yı herkes görmeli, bu devrime katılmalı. Herkesin yapacağı bir iş var orada. İkincisi, her devrimcinin yolu Rojava'dan geçmeli. Çünkü devrim demek sınırsızlık demek. Sınırlarınızı kaldırmak istiyorsanız, bu devrime katılın, özgürleşin."

Rojava Devrimi İçin Avukat Dayanışması'ndan Avukat İlknur Alcan, heyetin çalışmaları hakkında bilgi verdi. "Rojava Devrimi’ne Kürtler dışında diğer halkların katılımını da çok net gördük" diyen Alcan, tüm halkların ortak bir anlayışla toplum sözleşmesini oluşturduğunu vurguladı. Adalet sisteminin Türkiye'den çok farklı olduğunun altını çizen Alcan, "Amaç, ceza vermek değil. Eğitmek, suçun kaynağını yok etmek" dedi. 

Kürt özgürlük hareketinin örgütlü olduğu yerlerde kadının toplumsal yaşama katılımın neredeyse yüzde 100 olduğunu kaydeden Alcan, "Kadınlar devrimin her yerinde. Yasaları yapanlar da, uygulayanlar da kadınlar" diye konuştu.

'DEVRİME KATILMAK HALA BİR GÖREV'

Avukat Özlem Gümüştaş da Rojava Devrimi ile bölge halklarının sınırlarını aştığına dikkat çekti, devrimin inşasının, komünleri kurulması ve örgütlenmesine bağlı olduğunu belirtti, komün deneyimlerini anlattı. Gümüştaş, "Halklar birbirine güveniyor ve yeni yaşamı birlikte omuzluyor" dedi.

Rojava'da savunma ve inşanın bir arada olduğuna dikkat çeken Gümüştaş, şöyle konuştu: "Devrim için yapılacak çok şey var. Rojava'yı anlatmak çok önemli. Gittiğimizde bizi karşılayanlar heyetlerle yapılan ziyaretlerin kendileri açısından ne kadar önemli olduğunu belirtti ve bu ziyaretler mutlaka devam etmeli. İnşaya katılacak insana da ihtiyaçları var. Orada herkesin yapabileceği çok iş var. Rojava devrimine katılmak hala bir görev ve çok büyük bir onur. Devlet kapatsa da Rojava'ya giden halklarımızın açtığı kapılar çok."

Söyleşi soru-cevap şeklinde devam etti.