Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a yönelik tecridin sona ermesi talebiyle Leyla Güven öncülüğünde başlayan açlık grevi direnişleri devam ediyor. 1 Mart'ta tüm cezaevlerine yayılan açlık grevlerine ilişkin PKK ve PAJK'lı tutsaklar adına açıklama yapan Deniz Kaya, "Hamlemizin ilk şehidi olan Zülküf Gezen yoldaşla başlayan fedai eylem Ayten, Medya, Zehra ve Uğur yoldaşlarla devam ederken Yonca Akıcı ve bugün Siraç Yüksel yoldaşın fedai eylemi biz yoldaşlarını derinden sarsmış ve bizlere büyük sorumluluklar yüklemiştir. İçinde bulunduğumuz direniş çizgisi 14 Temmuz direniş çizgisi ekseninde devam ederken böylesi fedai eylemlere başvurulmasını tasvip etmiyor örgütsel bütünlük içerisinde hareket edilmesi gerektiğini belirtiyoruz" dedi.

Talepleri yerine getirilene kadar açlık grevi direnişlerine devam edecekleri vurgulanan açıklamada şu ifadelere yer verildi: "14 Temmuz direniş çizgisi ekseninde başlattığımız "tecridi kıralım faşizmi yıkalım Kürdistan'ı özgürleştirelim" hamlesi içerisinde açlık grevi eylemimizi büyük bir kararlılıkla sürdürürken bir an olsun geri adım atmadan zafere kilitlendiğimiz herkes tarafından bilinmelidir. Faşizm tüm çıplaklığıyla kendini icra ettiği böylesi anlarda devlet ve hükümet hırkasıyla ısınmaya çalışırken direnişimizin görkemi karşısında çaresizce titrediğinin farkında olmadığımız sanılmasın."

KÜRT HALKI EYLEMCİLERİN ARKASINDA DURDUĞU SÜRECE MUTLAKA BAŞARACAĞIZ

Özellikle AKP-MHP faşist ittifakın özel savaş komiseri olan Süleyman Soylu'nun ağzından çıkan her cümlenin toplumsal yaşama ihanet olduğunu belirtilen açıklamada, "Baskı, sindirme, afişe etme, vurma ve tutuklama politikaları tamamen korkularının üstünü örtme olduğu bilinmelidir. Direnişimizin geldiği aşama halka dayanmış ve halk önderliğine yapılan haksızlığa karşı dimdik ayakta olduğunu göstermektedir.

Zindanlarda olan biz eylemcilerin arkasında Kürt halkı olduğu sürece mutlaka başaracağız, bunu herkes böyle okumalı ve böyle bilmelidir. İnancımızı iddiamızı ve kararlılığımızı yüzyılların özlemi olan özgür insan ve özgür Kürdistan için daha bir gürleştiriyor ve Önder Apo ile buluşma heyecanı içerisinde olduğumuzu belirtiyoruz. Bu minval üzeri her ne pahasına olursa olsun kamuoyuna deklere ettiğimiz maddeler gerçekleşmeyene kadar direnişimiz devam edecektir.

Bizler Bakurê Kürdistan ve Türkiye zindanlarında bulunan PKK ve PAJK'lı tutsaklar olarak süresiz dönüşümsüz sürdürdüğümüz açlık grevi eylemi 109. gününde kararlıca devam ederken, önderliğimiz için büyük bir fedai ruh ordusu olduğumuz herkes tarafından anlaşılmıştır. Hamlemizin ilk şehidi olan Zülküf Gezen yoldaşla başlayan fedai eylem Ayten, Medya, Zehra ve Uğur yoldaşlarla devam ederken Yonca Akıcı ve bugün Siraç Yüksel'in fedai eylemi biz yoldaşlarını derinden sarsmış ve bizlere büyük sorumluluklar yüklemiştir" denildi.

‘BİREYSEL EYLEMLERİN GERÇEKLEŞMESİNİ ÖNLEMELİYİZ’

"İçinde bulunduğumuz direniş çizgisi 14 Temmuz direniş çizgisi ekseninde devam ederken böylesi fedai eylemlere başvurulmasını tasvip etmiyor örgütsel bütünlük içerisinde hareket edilmesi gerektiğini belirtiyoruz" denilen açıklamada son olarak şunlar belirtildi: "Büyük ölüm orucu eyleminin öncüleri olan Kemal, Hayri, Akif ve Ali Çiçek yoldaşlar direnişini büyük bir örgütlülükle sürdürürken hiç bir şekilde kişisel veya fevri yaklaşımlarda bulunmadıkları ve direnişi zafer çizgisiyle taçlandırdıklarına tarih tanıklık etmiştir.

Bu nedenle içinde bulunduğumuz hamle ruhuyla direnişimizi büyütürken enerjimizi kendimize değil düşmana yöneltmemiz kuşku götürmez bir gerçeklik olarak karşımızda durmaktadır. Zindanlarda bulunan her yoldaşımızdan yine bizler sorumluyuz kesinlikle bireysel eylem ve yaklaşımların gerçekleşmesini önlemek gerekir, bu konuda örgütsel sorumluluğumuz olduğu bilinciyle hareket edilmelidir. Mücadele yoldaşları olarak başta hamlemizin ilk şehitleri olan Zülküf, Ayten, Ugur, Zehra, Medya ve Yonca Akıcı ile Siraç Yüksel yoldaşlarımızı büyük bir saygıyla anıyor ailemiz ve Kürt halkının başı sağ olsun diyoruz.

Şehitlerimizin anılarına bağlılık gereği hamlemizin başarısını büyük bir ciddiyet ve kararlılıkla sağlayacağımızın sözünü yineliyoruz ve mutlaka başaracağımızı belirtiyoruz. Bu bağlamda AKP-MHP faşist iktidarın her türlü soykırımcı politikalarına anti-demokratik uygulamalarına ve adalet hukuk gaspına karşı tüm aydın yazar akademisyenleri ve demokrasi savunucularını direnmeye çağırıyoruz. Faşizmin gölgesinde kölece yaşamaya yanaşmayan tüm kesimleri zindan direnişleri etrafında kenetlenmeye ve tecridi kırmaya davet ediyoruz."