Dicle 'KCK' davasında 16 tutukludan 3'üne tahliye
Dicle 'KCK' davasında 16 tutukludan 3'üne tahliye
Dicle 'KCK' davasında 16 tutukludan 3'üne tahliye
Dicle "KCK" davası olarak bilinen ve 16'sı tutuklu 36 kişinin yargılandığı davanın duruşmasında 3 kişi tahliye edildi. Sanıkların 2 yıla yakın bir süredir tutuklu bulunduğuna belirten Avukat Keziban Yılmaz, "Tutuklama bir tedbir olmaktan çıkıp infaza dönüşmüştür" dedi.
16'sı tutuklu 36 kişinin yargılandığı Dicle "KCK" davasının 13'üncü duruşması, Amed'de 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmaya, 16'sı tutuklu 10'u tutuksuz olmak üzere 36 sanık, avukatları ve sanık yakınları katıldı. Çoğu çiftçi ve ticaretle uğraşan ve aralarında AKP üyelerinin de bulunduğu Dicle "KCK" davasının duruşmasının ilk oturumu savcının sanıklar hakkındaki mütalaasını okunmasıyla başladı. Savcı, sanıkların "delilleri karartma, kuvvetli suç delilleri ve kaçma şüphesi olması" gerekçeleriyle tutukluluklarının devamını istedi. Savcının mütalaasını açıklamasının ardından sanık avukatları savunma yaptı.
Avukatlar, daha önceki celselerde yaptıkları savunma ve tahliye taleplerini tekrarladıklarını belirtti. Sanık avukatlarından Mehdi Özdemir, müvekkili Hasan Budak'ın 68 yaşında kalp hastası biri olduğunu ve acilen ameliyat olması gerektiğini belirterek, mahkeme heyetine Budak'ın hasta raporlarını sunarak, müvekkilinin tahliyesini talep etti. Sanık müdafilerinden Osman Çelik ise, yargılananların köylerinde tarımla uğraşan "politik" kişiler olduğunu ve "KCK" ile hiçbir bağlantılarının olmadığını belirtti. Türkiye'nin toplumsal bir barışa ihtiyacı olduğunu belirten Çelik, "Böylesi bir süreçte siyasetle dahi bağı olmayan bu insanların 2 yıla yakın bir zamandır tutuklu bulunması vicdana uygun değildir. Bu insanlar kendilerine JİTEM diyen komplocuların ifadeleri nedeniyle tutuklu bulunmaktadır" dedi. Bu tarz tutuklanmaların bölge genelinde binlerce sayıya ulaştığını kaydeden Çelik, "Bu insanların tutuklu bulunması bir şanstır aslında. Çünkü nice insanlar JİTEM yüzünden, şuanda açığa çıkan toplu mezarlarda yatmakta ve niceleri faili meçhullere kurban gitmiştir" dedi.
3. ve 4. Yargı paketlerinin sanıkların lehine bir paket olduğunu belirten sanık avukatlarından Keziban Yılmaz, savcının "kuvvetli suç delilleri ve kaçma şüphesi nedeniyle tutukluluk halinin devamı" yönünde talepte bulunmasını kabul etmediklerini belirtti. Sanıkların dosyasında kuvvetli suç delillerine ilişkin hiçbir kanıt olmadığını dile getiren Yılmaz, "Tutuklama bir tedbir olmaktan çıkıp, infaza dönüşmüştür" dedi.
Avukat savunmalarının ardından ara veren mahkeme heyeti, aranın ardından açıkladığı kararda; Hasan Budak, Hayri Karaş ve Mustafa Birtane'nin tahliyesine, diğer sanıkların "kuvvetli suç delilleri ve kaçma şüphesi" nedeniyle tutukluluk halinin devamı yönünde karar verdi. Duruşma 25 Temmuz'a ertelendi.