DKP/BÖG: Rojava'da yenilen iktidarın çöküşü hızlanacaktır

DKP/BÖG, "Emekçilere tarihsel bir sorumluluk düşmektedir. AKP-MHP faşizminin Rojava Devrimi topraklarında yaşayacağı bir askeri yenilgi onun çöküş sürecini hızlandıracaktır" dedi.

Devrimci Komünarlar Partisi/Birleşik Özgürlük Güçleri (DKP/BÖG) Merkez Komitesi tarafından yapılan yazılı açıklamada, "AKP-MHP faşist iktidarı bir kez daha Rojava Devrimi topraklarını işgal etmek için saldırısına hız veriyor. Rojava devrimi topraklarından başlayarak Başur Kürdistan topraklarının derinliklerine kadar uzanan bir hattı, kendisine “güvenli” bölge yapmak isteyen faşist iktidar birkaç gün içinde kara harekâtını başlatacağını açıklıyor" denildi.

'EMEKÇİLERE TARİHİ SORUMLULUK DÜŞÜYOR'

Açıklamada şunlar kaydedildi:

"Erdoğan rejimi her fırsatta Kürt Devrimi’ne ve onun kazanımlarına saldırma konusunda çok isteklidir. Özellikle 2015 yılından bugüne uzanan gelişmeler düşünüldüğünde faşizm aslında Kürtlerin ve Türkiyeli devrimcilerin tasfiye edilmesi hedefi üzerine kendisini tahkim etmektedir. Bugün gerçekleştirilmek istenen işgal saldırısı yeni bir durum değildir. AKP-MHP ittifakı uzun süredir bu hedefi dillendirmekteydi. Yeni olan, bir şekilde ABD ve Rusya cephesinden 'olur alma' ihtimalidir.

Türk ordusu ve müttefikleri bu iki gücün onayını almadan Rojava topraklarına işgal saldırısı başlatamaz. Erdoğan rejimi yürüttüğü tüccar politikalarıyla özellikle hem ABD hem de Rusya cephesiyle iyi ilişkiler kurma politikasını derinleştirmiştir. Rusya'nın Ukrayna'ya başlattığı askeri operasyon sonrası süreç, bu yönüyle Erdoğan rejimine önemli olanaklar sunmuştur. Yürüttüğü pazarlık ve şantaj siyasetleriyle iktidarın birtakım zımmi onaylar aldığı ortadadır. Bu koşullar altında Türkiye işçi sınıfı ve emekçilere tarihsel bir sorumluluk düşmektedir. AKP-MHP faşizminin Rojava Devrimi topraklarında yaşayacağı bir askeri yenilgi onun çöküş sürecini hızlandıracaktır. Bu yönüyle günün devrimci görevi faşizmin askeri yenilgisi için can siperane bir şekilde çabalamaktır.

Emperyalizmin ve güç odaklarının bütün desteğine rağmen, Kürt halkının özgürlük mücadelesi, işgalci faşist rejimin karşısında meşru olan ve haklı olandır. Bu tarihsel bilinçle Medya Savunma Alanları'ndan Rojava Devrimi topraklarına kadar uzanan hatta Kürt halkının işgalci faşizme karşı haklı mücadelesinin yanındayız.

Proletarya enternasyonalizminin tarihsel mirasını bugüne taşımakta ısrarcıyız. İşgalcilere karşı Kürt halkıyla omuz omuza savaşma ve direnme konusunda kararlıyız. Faşizmin bu savaşta yaşayacağı başarısızlık ve yenilginin onun çözülme sürecinde büyük devrimci olanaklar yaratacağının bilincindeyiz. Türkiye halkına gerçekleri anlatma konusunda ısrarcı olmak zorundayız. Türkiye işçileri, emekçileri ve ezilenleri işgal saldırılarına karşı çıkmalı, ona karşı örgütlenmelidir. Partimiz bu bilinçle Türkiye metropollerinde halka gerçekleri daha güçlü bir şekilde anlatılması gerektiğinin altını bir kez daha güçlü bir şekilde çizmektedir.

Faşizmin işgal saldırıları karşısında birleşik devrim imkanlarının da geliştiği bir tarihsel konjonktür içerisindeyiz. Faşizme karşı devrimci eylem çizgisini tahkim etmek ve sokakta işgale karşı fiili meşru mücadeleyi yükseltmek tarihsel sorumluluğumuzdur. Faşizm Rojava Devrimi’ne, topraklarına işgal saldırısını bu bir kaç gün içinde gerçekleştirmeyi planlamaktadır. Bugün ertelense bile faşizm yarın bu saldırıyı mutlaka hayata geçirmek zorundadır. İktidar hem kendi kitlesini konsolide ederken aynı zamanda muhalefet cephesini de bu askeri operasyonla paralize etmek istemektedir. İçinde bulunduğu konjonktürü bu saldırılar için en uygun konjonktür olarak görmektedir.

Faşizmin bütün hesaplarını bozacak olan, direniş ve devrimci eylemin gücü olacaktır. Bu temelde bulunduğumuz bütün alanlarda enternasyonalizm, faşizme karşı devrimci savaş ve birleşik devrim bayrağını yükseltmeliyiz."