Kuzey Kürdistan'da son yıllarda artan cinsel istismar olaylarına protesto etmek amacıyla kadınlar DÖKH öncülüğünde yürüyüş gerçekleştirdi. Yaşanan taciz ve tecavüz kültürünün bir savaş taktiği olduğunu dile getiren BDP Van İl Eş Başkanı ve DÖKH aktivisti Figen Yaşar, "Bu taciz ve tecavüz kültürü mahallelerimizde devam ettirilmeye çalışılıyor. Şu an Kürdistan'da bir savaş politikası olan uyuşturucu ve fuhuş olayları ile Kürdistan'daki örgütlü güç kırılmaya çalışılıyor" diyerek Kürt halkını birlik olmaya çağırdı.

Van'da Demokratik Özgür Kadın Hareketi (DÖKH) öncülüğünde son yıllarda bölgede artan cinsel istismar olaylarına ilişkin Ramazan ayı itibarı ile her hafta Van'ın bir mahallesinde gerçekleştirilecek olan protestolar kapsamında Cevdetpaşa Mahallesi'nden Şabaniye Mahallesi'ne kadar yürüyüş gerçekleştirildi. Cevdetpaşa Mahallesi'nde bulunan Erek Meydanı'nda akşam saatlerinde bir araya gelen yüzlerce kişiye Yurtsever Devrimci Gençlik Hareketi (YDG-H), Yurtsever Devrimci Genç Kadın, (YDG-K) Barış Anneleri İnisiyatifi, HDK ve DÖKH aktivistleri destek verdi. Şabaniye Mahallesi'ne kadar yapılan yürüyüşte sık sık, "Her yer Kürdistan her yer direniş", "Kahrolsun AKP", "Tecavüzcü devlet Kürdistan'dan defol", "Erdoğan şaşırma bizi dağa taşırma", "Em kîne Apocine", "Jin jiyan azadî" ve "Şehît namirin" sloganları atılırken PKK, KCK bayrakları PKK Lideri Abdullah Öcalan ve PKK'nin öncü kadrolarından Mazlum Doğan'ın posterleri taşındı.

Kitlenin önünde yürüyen kadınlar ellerinde, "Tacîz û tecavûzê deşîfre bike da kû carêkedin neye te tûne nekê" ve "Tecavüzü koruyan devlet tecavüzün ortağıdır" pankartını taşıdı. Yürüyüş boyunca, çevrede bulunan halk kitleye destek verirken, çevrede bulunanların katılımı ile kitlenin sayısı binleri buldu. Yüzleri poşular ile kapalı YDG-H üyelerinin yürüyüş esnasında içerisinde çakmak gazının olduğu tüpleri tutuşturmaları renkli görüntüler oluşturdu. Şabaniye Meydanı'nda toplanan binler burada özgürlük ve demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenler anısına bir dakikalık saygı duruşunda bulunurken saygı duruşunun bitmesiyle kitle hep bir ağızdan "Şehit namirin" sloganını attı.

Yapılan saygı duruşunun ardından konuşan BDP Van İl Eş Başkanı ve DÖKH aktivisti Figen Yaşar, bölgede yaşanan cinsel istismar vakalarının devlet politikası olduğuna dikkat çekerek, geçmişte polis ve askerlerin gözaltına aldığı Kürt kadınlarına hakim ve savcı kılığına bürünerek karakollarda tacizlerde bulunduğunu söyledi. Taciz ve tecavüz kültürünün bir savaş taktiği olduğunu dile getiren Yaşar, "Bu taciz ve tecavüz kültürü mahallelerimizde devam ettirilmeye çalışılıyor. Şu an Kürdistan'da bir savaş politikası olan uyuşturucu ve fuhuş olayları ile Kürdistan'daki örgütlü güç kırılmaya çalışılıyor. Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan'ın başlatmış olduğu sürecin ardından yaklaşık 4 ay geçti. Gerillalar geri çekilmeye devam ederken hükümet buna karşılık hala bir adım atmış değil. Kürt halk önderinin başlatmış olduğu ve gerillaların boşalttığı alanları başta Kürt kadınları ve gençleri olmak üzere onurlu Kürt halkı dolduracaktır" dedi.

14 Temmuz 1982'de Amed zindanında yaşanan insanlık dışı uygulamalara da değinen Yaşar, "Amed zindanında verilen mücadele Kürt toplumunun yeniden dirilişinin simgesi olmuştur. Bizde buradan 14 Temmuz Amed zindan direnişini selamlıyoruz ve Kemal Pir, Mehmet Hayri Durmuş, Ali Çiçek ve Akif Yılmaz şahsında gelişen onurlu duruşuyla tüm devrim şehitlerini saygıyla anıyoruz" diyerek konuşmasını sonlandırdı. 

Yapılan konuşmanın ardından kitle kendilerinin seslendirdikleri şarkılar eşliğinde halay çektikten sonra dağıldı.