DTK: AKP, somut adımlarla samimiyetini ortaya koysun
DTK: AKP, somut adımlarla samimiyetini ortaya koysun
DTK: AKP, somut adımlarla samimiyetini ortaya koysun
DTK Daimi Meclisi, dün olağanüstü olarak yaptığı toplantının sonuç bildirgesini açıkladı. Bildirgede, sürecin şeffaf olması ve hükümetin de kendi çözüm planını kamuoyu ile paylaşması gerektiğine işaret edilerek, "demokratik adımların zaman geçirmeden devreye girmesi gerekiyor" vurgusunu yaptı. DTK, Kürt hareketine de önemli görevler düştüğüne dikkat çekti. Bildirgede, Rojava ile ilgili de, "sahip çıkma zorunluluğu"na değinildi.
Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Daimi Meclisi, son siyasal sürecin değerlendirmesi gündemiyle dün olağanüstü toplandı. KADEP, DDKD, Azadi İnisiyatifi, Dicle Fırat Diyalog Grubu ve TÜRK İŞ, KESK, TMMOB, 78’LİLER Derneği, Öze Dönüş Platformu, Pir Sultan Abdal Derneği temsilcilerinin de konuk olarak katıldığı toplantıda, sürecin işleyişine dair tespitler yapıldı.
'DEMOKRATİK ADIMLAR ZAMAN GEÇİRMEDEN DEVREYE GİRMELİ'
Eşbaşkanların yaptıkları çalışma ve temasları aktaran bilgilendirme ile toplantıya başlandığı bilgisini veren DTK, toplantının sonuç bildirgesinde şunları kaydetti: "Öncellikle Sayın Abdullah Öcalan'ın başlattığı sürece tüm kesimler tarafından desteklenmesi ön plana çıkmıştır. Bu sürecin şeffaf olması ve hükümetin de kendi çözüm planını kamuoyu ile paylaşması gerektiği ve demokratik adımların zaman geçirmeden devreye girmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Bu süreçte Kürt halkının ulusal tutum ve birlik içinde hareket etmesinin çözümün önemli bir dinamiği olacağı açıktır. Bu açıdan tüm Kürt siyasi hareketlerine büyük görevler düşmektedir. Bu bağlamda çeşitli diplomatik faaliyetlerinin de yapılması gerektiği açığa çıkmıştır."
Demokratik çözüm zemininin oluşmasıyla birlikte demokratik siyaset alanının görev ve sorumluluklarının büyüyeceğini saptayan DTK Daimi Meclisi tarafından, "Çözüm arayışlarının rehavet ile karşılanmaması aksine demokratik mücadeleyi daha fazla yükseltme gerekçesi olarak ele alınmasının önemi ortadadır. Çünkü demokratik çözüm ancak demokratik mücadeleyi büyütmekle mümkün olacak ve Kürt halkının halk olmaktan kaynaklı kolektif haklarını elde etmesi için demokratik mücadele kesintisiz devam edecektir" denildi.
'KÜRTLER SÜRECİ BOZACAK TARAF OLMAYACAK'
Bildirgede, Öcalan'ın başlattığı yeni dönemin Türk ve Kürt halklarının bir arada yaşamasına yeni tarihi bir zemin sunmayı hedeflediği de ifade edilerek, bu nedenle, sürece tüm hassasiyetlerin gözetilerek ve iki halkın eşitliği temelinde yaklaşılması gerektiği açıklandı.
"Kürtlerin, bu süreci bozacak ya da zora sokacak taraf olmayacağına" vurgu yapılan, DTK'nin sonuç bildirgesinde, şu ifadeler yer aldı: "Barış ve demokrasi mücadelesine sarsılmaz bir inancı olan Kürt halkının bu süreci bozacak ya da zora sokacak olan taraf olmayacağı açıktır. AKP hükümetinin samimiyetini ortaya koyacak çözüme dair somut adımların atılması çağrısı Daimi Meclisimiz tarafından önemle vurgulanmıştır. TBMM’de bulunan tüm siyasi partilerinde yeni döneme zarar verecek politikalardan uzak durması ülkenin demokratik geleceği açısında önemlidir. Ayrıca Kürt kadınlarının Paris’te 3 Kürt kadın siyasetçiyi katleden zihniyete karşı üç devrimci kadına adanan 8 Mart eylemlikleri ile gösterdiği iradeyle, gelişen sürece müdahil olacağı ortaya çıkmıştır. Bu iradeye karşı faşist odakların İstanbul’da 8 Mart eylemi ardından kadına karşı geliştirdiği saldırının kabul edilemez olduğu açıktır. Hükümet bu saldırıların faillerini ortaya çıkarıp, yargılamak zorundadır."
'ROJAVA KÜRDİSTAN'A SAHİP ÇIKMAK ZORUNLULUKTUR'
Toplantıda Rojava ile ilgili olarak ulaşılan sonuç da bildirgede şöyle aktarıldı: "Yine Rojava Kürdistan‘da yaşanan demokratik halk devriminin tüm Kürt halkı üzerinde yarattığı olumlu etki ve buna karşılık Kürt halkının hem siyasi hem de maddi olarak Rojava Kürdistan’ına sahip çıkmasının zorunluluk olduğu, toplantımızdan çıkan bir diğer önemli sonuçtur. Bu açıdan Rojava Kürdistan’ına yönelik sahiplenmenin yetersiz olduğu tespiti de yapılmıştır. Bu yönlü çalışmaların artırılması gerektiği sonucuna varılmıştır."
2013 Newroz sürecini "bir manifesto niteliği taşıyacak" ifadesiyle ele alan DTK, "Tüm halkımızı ve demokrasi güçlerini sürecin hassasiyeti temelinde demokratik mücadeleyi yükseltmeye çağırıyoruz" dedi.