Dündar ve Gül davası başladı

MİT TIR'larına ilişkin haber yaptıkları için hapis cezasına çarptırılan gazeteciler Can Dündar ve Erdem Gül hakkında açılan bir diğer davanın ilk duruşması görülüyor.

Gazeteci Gül, düşünce ve ifade özgürlüğüne yönelik baskılara son verilmesini istedi, "Gazeteciler artık haber olmamalı, haber yapmalı" dedi.

MİT TIR'larının durdurulmasına ilişkin görüntü ve haber yayınladıkları için Cumhuriyet Gazetesi'nin eski Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara temsilcisi Erdem Gül hakkında, "Silahlı terör örgütüne üye olmaksızın bilerek ve isteyerek yardım etme" iddiasıyla açılan davanın ilk duruşması görülüyor.

Duruşmaya, yurtdışında olan Can Dündar katılmadı. Erdem Gül'ün hazır bulunduğu davada, gizlilik kararı alındı.

Gazetecilere destek vermek için, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Başkanı Turgay Olcayto, Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Başkanı Uğur Güç, CHP milletvekilleri Enis Berberoğlu, Barış Yarkadaş, Sezgin Tanrıkulu ile Uluslararası Gazeteciler Federasyonu'ndan Barry White da duruşmayı takip ediyor.

Duruşma öncesi adliye önünde yapılan açıklamada konuşan gazeteci Erdem Gül, "Türkiye'de basın ve ifade özgürlüğü, gazetecilerin adliye mesaileri bir süre önce başladı. Bugün daha da sıkılaşarak devam ediyor. Dava üzerine ne söylersem, adına ne denirse densin, davalarda suçlamalarda adı ne olursa olsun, bu bir gazetecilik davasıdır. Gazeteciliğin yargılanmasıdır" dedi.

Çok sayıda gazetecinin yargılandığını hatırlatan Gül, artık buna son verilmesi gerektiğini söyledi, "Gazeteciler bir an önce adliyeden ve dolayısı ile hapishanelerden, gözaltından çıkarılıp, kendi işlerini yapmalıdır. Gazeteciler artık haber olmamalı, haber yapmalı" şeklinde konuştu.

Can Dündar ve Erdem Gül, MİT TIR'larına ilişkin yayımladıkları haber ve görüntüler nedeniyle 92 gün tutuklu kalmışlardı. 6 Mayıs 2016'da İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki yargılamada hakim karşısına çıkan Dündar ve Gül, "Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibariyle gizli kalması gereken bilgileri açıklamak" iddiasıyla hapis cezasına çarptırılmıştı. Dündar'a 5 yıl 10 ay, Gül'e ise 5 yıl hapis cezası verilmişti. Mahkeme heyeti, "Silahlı terör örgütüne üye olmaksızın bilerek ve isteyerek yardım etme" suçundan ise "FETÖ/ PDY örgütünün varlığı yönünde kesin bir yargı hükmü mevcut olmadığı, varlığı yönünde henüz kesin bir yargı hükmü mevcut olmayan bir örgüte yardım etmek şeklinde yüklenen suçtan herhangi bir suretle hüküm kurulamayacağı" gerekçeleriyle bu dosyanın ayrılmasına karar vermişti.