Buna göre, 31 Aralık 2016’ya kadar yeryüzünün insanlığa sunabileceği kaynaklar 8 Ağustos itibariyle tükenmiş olacak ve bu tarihten itibaren ‘fazladan tüketmiş’ olacağız.

Geçtiğimiz yıl insanlığın gezegenin kaynaklarını 13 Ağustos itibariyle tükettiği belirtilen açıklamada, bir yılda 5 gün geriye gidildiği vurgulandı.

İnsanlığın küresel ayak izi üzerine çalışmalar yürüten kuruluş tarafından ilk kez 1987 yılında yapılan hesaplamada 19 Aralık, 2000 yılında yaptığı çalışmada ise 1 Ekim olarak belirlemişti. 2015 yılında yapılan hesaplamada ise bu tarih 2014 yılı için 19 Ağustos olmuştu.

Global Footprint Network, bu tarihi insanlığın doğal kaynak tüketimi, yani ekolojik ayak izi ile doğanın bu kaynakları ikmal etme süresi ve yine karbondioksit salımları gibi absorbe edebileceği atık miktarlarının karşılaştırması yoluyla hesaplıyor.

Global Footprint’in hesaplamalarına göre, gezegenimizdeki yaşamın sürdürülebilirliği için 1961 yılında dünya kaynaklarının yalnızca üçte ikisi yeterli iken, 1971 yılına gelindiğinde doğal kaynak sorununu ortaya çıktı. Bunun neden olarak da artan nüfus ve yanlış politikalar gösteriliyor.

Kuruluşun hesaplamalarına göre insanlığın bugünkü tüketim düzeyinin karşılanabilmesi için doğanın sunabileceğinden 1,6 kat daha fazla kaynağa ihtiyaç duyuluyor. Bu rakam mevcut tüketim eğilimleri ile dünya nüfusunun 9 milyara ulaşacağı 2050 yılında ise 3 kata kadar çıkabilecek.

Ülkeler bazında ise sahip olduğu kaynaklardan çok daha fazlasını tüketenler arasında Fransa, Çin, Almanya, Yunanistan, İngiltere, ABD, Japonya, Birleşik Arap Emirlikleri dikkat çekiyor.