Emek Partisi: 'Urfa Cezaevi AKP düzeninin aynasıdır'
Emek Partisi: 'Urfa Cezaevi AKP düzeninin aynasıdır'
Urfa E Tipi Kapalı Cezaevi’nde 13 mahkumun yanarak feci şekilde yaşamını yitirmesini AKP Hükümeti’nin aynası olarak deðerlendiren Emek Partisi Bölge Örgütü, Urfa Cezaevi’nde yaşanan katliamın da Roboski katliamı gibi AKP’nin insanlık suçu hanesine eklendiði kaydetti.
Emek Partisi Bölge Örgütü, Urfa E Tipi Kapalı Cezaevi’nde 13 mahkumun yanarak feci şekilde yaşamını yitirmesine ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Urfa E Tipi Cezaevi’nde yaşanan vahşetin AKP Hükümeti’nin zulüm düzenini bir kez daha gözler önüne serdiði ifade edilen açıklamada, her fırsatta “Ýleri demokrasi” söylemlerinde bulunan AKP döneminde tutuklu ve hükümlü sayısının 59 binden 127 bine çıkarak yüzde 114 artış gösterdiði belirtildi.
Açıklamada, AKP’nin askeri ve siyasi operasyonlarıyla, grev yasaklarıyla, basın, düşünme ve örgütlenme üzerindeki baskılarla, her türlü demokratik hak ve eyleme saldırarak ülkeyi adeta açık bir cezaevi haline getirdiðinin altı çizildi. Emek Partisi Bölge Örgütü, “Öte yandan ‘maneviyatçı’ Erdoðan’ın başında bulunduðu AKP Hükümeti döneminde ekonomik, sosyal, ahlaki yıkımın ulaştıðı boyutun bir sonucu olarak hırsızlık, gasp, yaralama, fuhuş, uyuşturucu gibi suçların oranı önceki dönemleri ikiye katlamıştır” dedi.
Başbakan Tayyip Erdoðan’ın gittiði her yerde yeni cezaevleri açacaðını büyük bir yatırım yapıyormuş gibi gündeme getirmesinin sadece siyasal deðil, toplumsal yıkımın da vardıðı boyutu göstermesi bakımından dikkat çekici olduðu kaydedilen açıklamada, “Her türlü demokratik hak ve isteme saldırı politikasına emekçi halk kesimlerini daha fazla açlıða, işsizliðe, sefalete sürükleyen ekonomik-sosyal yıkım eşlik ederek toplumun geniş kesimleri suça itilmekte ve hapishaneler dolup taşmaktadır” ifadeleri yer aldı.
Açıklamada, 350 kişilik kapasiteye sahip olan Urfa Cezaevi’nde 13 kişinin yanarak yaşamını yitirmesine yol açan isyanın nedeninin, kapasitenin 3 katı tutuklu ve hükümlünün kaldıðı koðuşlarda nefes almayı bile zorlaştıran bu insanlık dışı koşullar olduðuna vurgu yapıldı.
“AKP’nin uyguladıðı politikalar ülkeyi açık cezaevine ve hapishaneleri tabuta çevirmiştir” denilen açıklamada, Üstü hangi gerekçeyle örtülmeye çalışılırsa çalışılırsın Urfa Cezaevi’nde yaşanan katliamında Roboski katliamı gibi AKP’nin insanlık suçu hanesine eklendiði kaydedildi.
Urfa’daki tutukluların insanlık dışı koşullara isyan etmesi, AKP’nin zulüm düzeninin yol açtıðı yıkımın vardıðı boyutu gösteren bir uyarı olarak görülmesi gerektiði belirtilen açıklamada şunlar dile getirildi: “Bu ülkede akan kanın durması, demokrasi ve barış için mücadele eden; iş, ekmek, insanca yaşam isteyen bütün halk güçlerinin AKP’nin bu zulüm düzenine karşı birleşmekten başka bir yolu kalmamıştır. Urfa Cezaevi’ndeki katliamın sorumlusu başta Adalet Bakanı olmak üzere AKP Hükümetidir. Ve dünün zalimleri nasıl bugün yargı önüne çıkıyorsa halkın mücadelesi sonucu AKP de işlediði insanlık suçlarından dolayı hesap vermekten kurtulamayacaktır.”
Emek Partisi Bölge Örgütü, Urfa E Tipi Kapalı Cezaevi’nde 13 mahkumun yanarak feci şekilde yaşamını yitirmesine ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Urfa E Tipi Cezaevi’nde yaşanan vahşetin AKP Hükümeti’nin zulüm düzenini bir kez daha gözler önüne serdiði ifade edilen açıklamada, her fırsatta “Ýleri demokrasi” söylemlerinde bulunan AKP döneminde tutuklu ve hükümlü sayısının 59 binden 127 bine çıkarak yüzde 114 artış gösterdiði belirtildi.
Açıklamada, AKP’nin askeri ve siyasi operasyonlarıyla, grev yasaklarıyla, basın, düşünme ve örgütlenme üzerindeki baskılarla, her türlü demokratik hak ve eyleme saldırarak ülkeyi adeta açık bir cezaevi haline getirdiðinin altı çizildi. Emek Partisi Bölge Örgütü, “Öte yandan ‘maneviyatçı’ Erdoðan’ın başında bulunduðu AKP Hükümeti döneminde ekonomik, sosyal, ahlaki yıkımın ulaştıðı boyutun bir sonucu olarak hırsızlık, gasp, yaralama, fuhuş, uyuşturucu gibi suçların oranı önceki dönemleri ikiye katlamıştır” dedi.
Başbakan Tayyip Erdoðan’ın gittiði her yerde yeni cezaevleri açacaðını büyük bir yatırım yapıyormuş gibi gündeme getirmesinin sadece siyasal deðil, toplumsal yıkımın da vardıðı boyutu göstermesi bakımından dikkat çekici olduðu kaydedilen açıklamada, “Her türlü demokratik hak ve isteme saldırı politikasına emekçi halk kesimlerini daha fazla açlıða, işsizliðe, sefalete sürükleyen ekonomik-sosyal yıkım eşlik ederek toplumun geniş kesimleri suça itilmekte ve hapishaneler dolup taşmaktadır” ifadeleri yer aldı.
Açıklamada, 350 kişilik kapasiteye sahip olan Urfa Cezaevi’nde 13 kişinin yanarak yaşamını yitirmesine yol açan isyanın nedeninin, kapasitenin 3 katı tutuklu ve hükümlünün kaldıðı koðuşlarda nefes almayı bile zorlaştıran bu insanlık dışı koşullar olduðuna vurgu yapıldı.
“AKP’nin uyguladıðı politikalar ülkeyi açık cezaevine ve hapishaneleri tabuta çevirmiştir” denilen açıklamada, Üstü hangi gerekçeyle örtülmeye çalışılırsa çalışılırsın Urfa Cezaevi’nde yaşanan katliamında Roboski katliamı gibi AKP’nin insanlık suçu hanesine eklendiði kaydedildi.
Urfa’daki tutukluların insanlık dışı koşullara isyan etmesi, AKP’nin zulüm düzeninin yol açtıðı yıkımın vardıðı boyutu gösteren bir uyarı olarak görülmesi gerektiði belirtilen açıklamada şunlar dile getirildi: “Bu ülkede akan kanın durması, demokrasi ve barış için mücadele eden; iş, ekmek, insanca yaşam isteyen bütün halk güçlerinin AKP’nin bu zulüm düzenine karşı birleşmekten başka bir yolu kalmamıştır. Urfa Cezaevi’ndeki katliamın sorumlusu başta Adalet Bakanı olmak üzere AKP Hükümetidir. Ve dünün zalimleri nasıl bugün yargı önüne çıkıyorsa halkın mücadelesi sonucu AKP de işlediði insanlık suçlarından dolayı hesap vermekten kurtulamayacaktır.”
