EMEP’ten ‘bu kıyıma son verin’ çağrısı

Emek Partisi, Eğitim-Sen üyesi 11 bin 285 eğitimcinin açığa alınmasına ilişkin Galatasaray Meydanı’nda basın açıklaması yaptı.

“Ne darbe, ne OHAL tam demokratik Türkiye” mesajının verildiği eylemde, söz alan HDP eski milletvekilli ve EMEP Genel Başkanı Levent Tüzel, hükümete, emekçi ve işçi kıyımına neden olan Kanun Hükümde Kararnamelere son verme çağrısında bulundu.

Galatasaray Meydanı’nda bir araya gelen EMEP İstanbul İl Örgütü üyeleri, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası FETÖ adı altında muhalif Eğitim-Sen’li öğretmenlere dönük yapılan kıyımı protesto etti. Birleşik Haziran Hareketinin destek verdiği eylemde, “Darbe fırsatçılığına son! Eğitim ve bilim emekçilerine dokunma” yazılı pankart ile “Özgür basın, özgür akademi”, “Akademiye özgürlük”, “Aslı Erdoğan, Necmiye Alpay serbest bırakılsın” dövizlerini taşıyan kitle, hep bir ağızdan “Ne darbe, ne OHAL, tam demokrasi” mesajını verdi. “Hükümet elini eğitimden çek”, “Savaşa hayır”, “Ne darbe, ne OHAL tam demokratik Türkiye” sloganlarının atıldığı eylemde HDP eski Milletvekili EMEP Partisi Genel Başkanı Levent Tüzel söz aldı.

17-25 ARALIK YOLSUZLUĞUN HESABI VERİLMEDEN BU HESAP BİTMEZ!

15 Temmuz darbe girişimi sonrası yaşanan baskıları hak ile hukukla açıklamanın mümkün olmadığını vurgulayan Tüzel, “Başbakan yardımcısı Numan Kurtuluş bu operasyonların FETÖ’ye karşı yapıldığını söylese de biz bunun böyle olmadığını çok iyi biliyoruz” dedi. Bir tek adamın herkesin adına karar verdiği bir ortamda adil bir sonuç beklememin mümkün olmadığını hatırlatan Tüzel, FETÖ adı altında binlerce emekçinin ve işçinin işinden ve ailelerinden olduğunu kaydetti. Tasfiye kararlarının 17-25 Aralık ‘a göre yapıldığına dikkat çeken Tüzel, “AKP’li dört bakanın yaptığı yolsuzluğun üstü örtüldüğü 17-24 Aralık’ı unutturacaklar mı? Kusuruma bakmasınlar ama bu yolsuzluğun hesabı verilmeden bu hesap bitmez” şeklinde konuştu.

Eğitim ve öğretim yılının açılmasına sayılı günler kala, kamu alanında yapılan kıyıma tepki gösteren Tüzel, “11 bin üzeri öğretmen açığa alındı. Bu 1 milyona aşkın öğrencinin hayatının zehir olacak demek” dedi. Açığa alınan öğretmenlerin çoğunun hak, hukuk için mücadele eden insanlar olduğunu vurgulayan Tüzel, bu onurlu öğretmenlerinin hepsinin şu anda Ayşe öğretmenin yaşadığı karalama kampanyasına maruz bırakıldığını söyledi. OHAL ile çıkartılan KHK’lerden işçilerin de nasibini aldığına dikkat çeken Tüzel, bir çok işçinin işinden edildiğini söyledi. “ Sermaye tepişirken binlerce işçinin durumu ne olacak?” diye soran Tüzel, bu krizin faturasının yine işçi ve emekçilere ödetilmeye çalışılacağına işaret etti. Yargının tam bir kıyım makinesi gibi çalıştığını da kaydeden Tüzel, en son Özgür Gündem gazetesinin kapatıldığını, edebiyatçı Aslı Erdoğan ve dilbilimci Necmiye Alpay’ın düşündüğü için tutuklandığını söyledi. “Eğer derdiniz FETÖ ise o zaman ilişkileriniz ortada” diyen Tüzel, “Bütün hak arayan muhalifleri gözaltına alıp tutuklayamazsınız. Bunun üzerinde bir devlet inşa etmek istiyorsanız bunun yapamayacaksınız” diye konuştu.

KIYIMA KARŞI SES ÇIKART ÇAĞRISI

Herkeste “iç savaş mı çıkacak?” endişesinin hakim olduğunu dile getiren Tüzel, “Bu ülkede Kürt sorunu var, laiklik sorunu var, barış sorunu var. Bu ülkeyi tek adamın yürütme merkezine dönüştüremezsiniz. Bu şekilde demokrasi olmaz” dedi. Tüm kimliklerin, inançların güvence altına alındığı bir demokrasi istediklerini ifade eden Tüzel, sözlerini şöyle sürdürdü, “ Demokrasi gelmediği taktirde taşeron bir ülkeye dönüşürüz” diyerek hükümete KHK’lere son verme çağrısında bulundu.

Levent Tüzel’in ardından açıklama EMEP Partisi İstanbul İl Başkanı Güven Gerçek tarafından okundu. “Biz FETÖ ile alakası olmayan haksız ve keyfi bir şekilde sırf muhalif olduğu için görevden alınan eğitim emekçilerinin, diğer kamu emekçilerinin ve akademisyenlerin derhal görevlerine iade edilmelerini istiyoruz” diyen Gerçek, bütün sendika ve demokratik güçlerini, bu kıyıma karşı çıkmaya çağırdı. 

...