Goran Hareketi Irak Parlamenteri Emin Bekir, Ciburi’nin Kürtler olmadan Irak Parlamentosu’nun çalışamayacağını söylediğini ifade ederek, “Henüz Kürt fraksiyonları Bağdat’a dönme kararı almış değil” dedi.
Irak Parlamento Başkanı Selim Ciburi’nin Süleymaniye ziyaretine ilişkin konuşan Goran Hareketi Irak Parlamenteri Emin Bekir, Ciburi’nin Kürtler olmadan Irak Parlamentosu’nun çalışamayacağını söylediğini ifade ederek, “Henüz Kürt fraksiyonları Bağdat’a dönme kararı almış değil” dedi.
Irak’ta yaşanan sorunların mezhepçilik üzerine yürütülen siyasetten kaynaklandığının altını çizen Bekir, “Türk devleti Panislamizm siyasi anlayışını Sünni Araplar yoluyla hayata geçirmeye çalışıyor. Buna karşı da Şiilerin iktidarda kalmasını isteyen İran devleti Şii bazı güçlere destek vererek kendi varlığını sürdürmek istiyor. İran Şii iktidarının yıkılmasını istemiyor” şeklinde konuştu.
‘PAZARTESİ GÜNÜ KARARIMIZI VERECEĞİZ’
Pazartesi günü Kürt fraksiyonların önce kendi partilerinin üst yetkilileri ile daha sonra kendi aralarında toplanıp Bağdat’a dönüp dönmeme kararı üzerine tartışacaklarına değinen Emin Bekir şunları söyledi: “Geçtiğimiz Günlerde Irak parlamento başkanı Selim Ciburi’nin Güney Kürdistan’a yapmış olduğu ziyaret, Irak parlamentosunda bazı Kürt vekillerin Sadr yanlıları tarafından darp edilmesinden dolayı geçmiş olsun mahiyetindeydi. Kürt fraksiyonları ile yapmış olduğu görüşmelerde Kürt parlamenterlerin Bağdat’a gidip parlamento oturumlarına katılmaları gerektiğini belirtti. Fakat Irak parlamentosuna gitmeden önce tartışılması gereken birkaç konunun olduğunu kendisine iletildi. Önümüzdeki hafta pazartesi günü Kürt fraksiyonlar olarak bir araya geleceğiz ve bu konuları tartışacağız. Ayrıca bütün fraksiyonlar kendi partilerinin yetkili mercileri ile de bir araya gelecek. Bu toplantılardan sonra nihai tutumumuzu kamuoyu ile paylaşacağız.”
‘DÖNMEMİZ İÇİN KÜRT HALKININ BÜTÜN ANAYASAL HAKLARI VERİLMELİ’
Bağdat’a yeniden dönmeleri için Irak devletinin federal sistem anlaşmasında yer alan bütün anlaşmaları yerine getirerek Kürt halkının bütün haklarını tam anlamıyla vermesi gerektiğini belirten Bekir “Öncelikle Kürt halkının anayasal haklarının yerine getirilmesi gerekiyor. Özellikle 140. Madde konusu ve peşmerge ile Kürdistan bölgesinin bütçesi konularının ciddi bir şekilde tartışılması gerekiyor. Goran hareketi olarak Irak’a döndüğümüzde amacımız kaç bakan alacağımız ya da birkaç tane koltuk alacağımız olmamalıdır diye görüşümüzü dile getirdik. Önceliğimiz federal bir devlet olana Irak’ta genel nüfusun yüzde 20’sini oluşturan Kürtlere bütün anayasal haklarını kazandırmak olmalıdır. Ulusal kazanımları her şeyin önünde tutmalıyız” diye konuştu.
‘İRAN VE TÜRKİYE IRAK’TA YAŞANAN KRİZİ DERİNLEŞTİRİYOR’
Irak’ta yaşanan siyasi krizin baş aktörlerinin İran ve Türk devleti olduğuna dikkat çeken Emin Bekir şunları söyledi: “Irak’ta Arap, Kürt, Türkmen ve Hristiyanlar başta olmak üzere çek sayıda halk yaşamaktadır. Bu farklı etnik yapıların her birisinin kendi çıkarına olan ajandaları ve siyasetleri var. Bu nedenle sorunlar giderek derinleşiyor ve birleşik bir Irak devleti oluşamıyor. Bu güçlere yön veren başta İran ve Türkiye devletleri de işin içine katılınca sorunlar tam içinden çıkılamaz bir duruma geldi. Özellikle Türk devleti Panislamizm siyasi anlayışını Sünni Araplar yoluyla hayata geçirmeye çalışıyor. Buna karşı da Şiilerin iktidarda kalmasını isteyen İran devleti Şii bazı güçlere destek vererek kendi varlığını sürdürmek istiyor. İran Şii iktidarının yıkılmasını istemiyor.”
‘BİZ KÜRTLERİN DERDİ BİR KAÇ KOLTUK DAHA FAZLA ALALIM OLMAMALIDIR’
Kürtler olarak Güney Kürdistan’da büyük bir siyasi krizin içinde olduklarını belirten Bekir, Irak’ta Kürt partilerinin derdinin birkaç tane bakanımız artsın birkaç tane daha koltuk artırılması olmaması gerektiğini de sözlerine ekledi.
Güney Kürdistan’ın kendi içinde bir demokrasi anlayışı geliştiremediği için Irak’ta siyaseti yönlendiremediklerini de vurgulayan Bekir, “Var olan siyasi atmosferin ardından sürükleniyoruz. Bizim yaklaşık 8 aydır parlamentomuz çalışmıyor. Anayasal bir bölge başkanımız yok. Her şey defakto bir yönetim anlayışı ile yürütülüyor. Biz Kürtler olarak kendi içimizde yaşadığımız sorunları çözüme kavuşturduğumuz zaman Irak’ta çözüm gücü haline gelebiliriz. Güney Kürdistan’da siyasi partiler arası bir ittifak olmadı mı, ulusal çıkarları her şeyin üzerinde tutmadık mı? Bu bulanık Irak siyasetinde Kürtlerin hakkını ve bağımsızlığını elde edemeyiz. Var olan federal durumla yetinmek zorunda kalacağız” dedi.
