Ermeni Marena’nın özlemi…

Ermeni Marena’nın özlemi…

 “Soykırıma uğramış ve hayata kalmayı başarmış Ermeni bir ailenin kızı olarak, ikinci bir katliamdan YPG/YPJ sayesinde kurtulduk” diyen Marene Kiledyian Manuelion, çetelerin saldırılarının ardından Kobanê’yi terk etmek zorunda kalanlardan. 3 çocuğu ile Suruç’a gelen Manuelion, bir yandan ayakta kalmaya çalışırken, bir yandan ise döneceği günün umudunu taşıyor.

Tarih 19 Temmuz 2012’yi gösterdiğinde Kobanê’de yaşayan halklar, kendi özyönetimlerini oluşturarak Rojava devriminin startını verdi. Ortadoğu’da halklar boğazlaşmasına karşı halkların ortak yaşam modelinin geliştirildiği Kobanê’ye 2014 yılında saldıran DAİŞ çeteleri devrimi boğmak ve bu modeli hedef yapmak istedi. Ermeni bir ailenin kızı olan Marene Kiledyian Manuelion, kurdukları sistemi hedef olan çetecilerin saldırıları sonucu topraklarını terk etmek zorunda kalan Kobanêliler’den sadece biri. Aslen Urfalı olan 38 yaşındaki Marene Kiledyian Manuelion ailesiyle birlikte 1979 yılında Kobanê’ye gitti. Kobanêli biriyle evlenen 3 çocuk annesi Manuelion, YPG ve YPJ’nin gösterdiği amansız direnişin sonucu hayata kaldıklarını anlatıyor.

‘HAYATIMIZI ONLARA BORÇLUYUM’

 Suruç’a geliş hikayesini anlatan Manuelion, “Soykırıma uğramış ve hayata kalmayı başarmış Ermeni bir ailenin kızıyım. 35 yıl önce Kobanê’ye gittik. Ben orada bir Kobanêli ile evlendim ve 3 çocuğum oldu. İyi bir hayatımız vardı ve hiçbir zaman ayırımcılık yapılmadı bana. Bir anda her şey değişti ve yapılan tüm çabalara rağmen bu günlere geldik. Ama umarız biran önce Kobanê özgürleşir ve bizde kendi toprağımıza geri dönelim yeter ki çadırlarda da kalmaya razıyız yeter ki DAİŞ’ten temizlensin. YPG ve YPJ savaşçılarına başarılar diliyorum onlardan olmasaydı eğer şimdi herkesi katliamdan geçirmişlerdi. Hayatımızı onlara borçluyuz” dedi.

‘KENDİ AYAKLARIMIZ ÜZERİNDE DURMALIYIZ’

Suruç halkının Kobanê halkını için büyük bir sahiplenme ile ağırladıklarını ve hiç yabancılık çekmediklerini ifade eden Manuelion, “Suruç’ta hiç yabancılık çekmiyoruz kendi evimizmiş kadar rahatız. İnsanlar çok iyi ve her konuda yardım ettiler bize. Binlerce insan geldi ama Suruç haklı hiçbir tepki göstermedi, tam tersi hiç tanımadıkları halde evlerine aldılar ve sahip çıktılar. Gidip geliyoruz ilişkimiz çok iyi ama nereye kadar bakacaklar bizde imkan bulsak çalışacağız. Kendi ayaklarımız üzerinde durmaya çalışmalıyız” şeklinde konuştu.

Özlemi topraklarına geri dönmek olan Manuelion, “Kimseye yük olmak istemiyorum” diyerek Suruç’ta iki kadın tarafından işletmeye açılan Kewani isimli bir lokantada aşçılık yapıyor.