ESP Adalet Bakanı'nı istifaya çaðırdı

ESP Adalet Bakanı'nı istifaya çaðırdı

Urfa E Tipi Hapishanesi’nde 13 kişinin yanarak yaşamını yitirmesi ardından cezaevi koşullarını protesto eden Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Diyarbakır il Örgütü, Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in istifasını istedi.

Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Diyarbakır il Örgütü, Urfa E Tipi Hapishanesi’nde 13 kişinin yanarak ölmesine yol açan koşulları basın açıklamasıyla protesto etti.

Ofis AZC Plaza önünde yapılan basın açıklamasında “AKP hapishaneleri öldürüyor. Adalet Bakanı istifa!” yazılı pankart açıldı. Eylemde “Zindanlar boşalsın tutsaklara özgürlük”, “Katiller yargılansın. Adalet istiyoruz” sloganları atıldı.

‘HAPÝSHANELERDEN TABUTLAR ÇIKMAYA DEVAM EDÝYOR’

“Hapishanelerden tabutlar çıkmaya devam ediyor” diyen ESP üyesi Ahmet Yener, Urfa E Tipi Hapishanesi’nde, hapishane idaresinin vurdumduymazlıðının bir katliama neden olduðunu söyledi. Yener, “Ýsyan sırasında çıkan yangına uzun süre müdahale edilmemesi sonucu 13 tutsak diri diri yanarak can verdi. 13 tutsaðın cesetleri tanınmaz durumdadır. Dünden beri aileler, Antep Adli Tıp Kurumu önünde yakınlarının cesetlerinin teşhis için bekliyor. Buradan öncelikle acılı ailelere başsaðlıðı, yaralılara da acil şifalar diliyoruz.” dedi.

‘KÜRT ÇOÐRAFYASI YARI AÇIK HAPÝSHANE ÇEVRÝLMÝŞ’

Hapishanelerin sorular yumaðı olduðunu belirten Yener, “Bugün bütün hapishaneler tıka basa doldurulmuş, faşist TMY ve ÖYM işbirliðiyle coðrafyamız adeta bir yarı açık hapishaneye çevrilmiş durumdadır. Kapasitelerinin kat kat üstünde tutuklularla dolu koðuşlar her an yeni katliamların habercisidir.” dedi. Hapishanelerde başta aðırlaştırılmış müebbet yatan hükümlüler olmak üzere, F tipleri ve Ýmralı’da koyu bir tecrit rejimi uygulandıðını söyleyen Yener, ölüm sınırına gelmiş yüzlerce tutuklu ve hükümlü hayat mücadelesi verdiðini söyledi. Yener, “Pozantı’da olduðu gibi tecavüzler hapishanelere kadar girmiş durumdadır.” diye konuştu.

“Hapishane katliamları ve tutsaklara dönük insanlık dışı uygulamalar, bu rejimin başat yüzüdür” şeklinde sözlerini sürdüren Yener şunları ekledi: “Bu rejimi, devrimci tutsaklara dönük gerçekleştirilen 19 Aralık Katliamı’ndan, Ulucanlar’dan, Burdur’dan, Amed E Tipi’nde 10 yurtsever devrimcinin katledildiði vahşetten, Ring aracında kelepçeli biçimde alevlerin arasına terk edilen 5 tutsaktan ve ancak cansız bedenlerinin çıkabildiði onlarca yüzlerce hasta tutsaktan biliyoruz.”

REJÝMÝN ADALETÝ MEHMET AÐAR’IN KOŞULLARINDAN ANLAŞILIYOR

Yener, “Bu rejimin adaletini anlamak için bir yandan bu tabloya ve koşullara, bir yandan da uzun süre hapishane beðendirilemeyen ve en sonunda Aydın’da tam bir otel konforuna sahip bir mekanda aðırlanmaya başlanan, yüzlerce gözaltında kaybın, yargısız infazın emrini veren kontrgerilla şefi Mehmet Aðar’ın koşullarına bakmak yeterlidir.” dedi.

SORUMLULAR KOLTUÐU TERK ETMELÝ

Urfa Hapishanesi’ndeki katliamın sorumlularının belli olduðunu söyleyen Yener, başta tutukluların diri diri yanmasını izleyen hapishane idaresi, Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüðü ve elbette Adalet Bakanlıðı bu katliamın ilk elden sorumlusu olduðunu ve hesap vermeleri gerektiðini söyledi. Yener açıklamasına şöyle devam etti: “Hapishane sorunlarının ayyuka çıktıðı bugünkü koşullarda Adalet Bakanı Sadullah Ergin o koltuðu terk etmeli, istifa etmelidir. Katliam yapanlar ve onları koruyanlar tarih önünde eninde sonunda halkımıza hesap vereceklerdir.”