İHD İstanbul Şubesi Hapishaneler Komisyonu, hasta tutsakların durumuna dikkat çekmek için her hafta düzenlediği F oturumlarının 406’ncısını gerçekleştirdi. Çukurluçeşme sokağında bulunan İHD binası önünde yapılan eyleme, HDP Milletvekilli Musa Piroğlu ve sinema sanatçısı Nur Sürer yanı sıra çok sayıda siyasi parti ve demokratik kitle örgütü temsilcisi katıldı.

TÜRKİYE’DE YAŞAM HAKKI GASP EDİLMEYE DEVAM EDİLİYOR

Yılın ilk F Oturumunda açıklamayı okuyan insan hakları savunucusu okuyan İHD İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu üyesi Hatice Onaran, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHS) 3. Maddesini hatırlattı ve Türkiye'nin sözleşmeye taraf olmasına rağmen tutsakların yaşam hakkını gasp etmeye devam ettiğini vurguladı.

19 ARALIK KATLİAMINI YAŞADI

Bu hafta hasta tutsak Ufuk Keskin'in durumuna dikkat çeken Onaran, 12 yaşından beri tip 1 diyabet hastası olan Keskin’in 1998 yılında gözaltına alınıp, ağır işkencelerden geçirdikten sonra ağırlaştırılmış müebbet cezasıyla konulduğu İmraniye E Tipi Hapishanesi’nde 19 Aralık Katliamı’nı yaşadığını belirtti.

Katliam sonrası Edirne F Tipi Hapishanesi’ne sürgün edilen Keskin’in Ufuk Keskin müebbet hapis cezasının yanı sıra verilen disiplin cezaları nedeniyle hem infazı yakıldığı hem de 12 yıl daha hapis cezası verildiğine dikkat çekti.

ADLİ TIP RAPORU DİKKATE ALINMADI

Onaran, Adli Tıp Kurumu'nun (ATK) Keskin hakkında hapishanede kalamaz, infazının uygun koşullardaki bir hastanede tamamlanması gerektiğine yönelik rapor verdiğini aktardı. Hiçbir raporun hapishane idaresi tarafından dikkate alınmadığını belirten Onaran, şunları kaydetti: "Keskin 2010 yılında çölyak hastalığına yakalandı. Glutenli gıdalara karşı alerjisi olması nedeniyle de uygun diyetin uygulanması için mahpus ve ailesi Sağlık Bakanlığı ve diğer ilgili kurumlara başvurularda bulunurlar ancak talepleri karşılanmaz. Mide şikayetleri devam etmektedir. Diyabet nedeniyle eksilen 24'den fazla dişinin yerine implant yapılamadığı için protez takılan Ufuk Keskin, yıllardır ücretini ailesinin karşıladığı ve tamamen kantine bağlı bir beslenme ile yaşam mücadelesi vermektedir. Vücudunun bağışıklık sistemi tamamen çökmüş olan Ufuk Keskin'in vücut fonksiyon kaybı %82'dir. Komaya girdiğinde felç olma veya hayatını kaybetme riski ile karşı karşıya olan Ufuk Keskin zaman kaybetmeden tahliye edilmelidir."

Açıklamanın ardından söz alan Ufuk Keskin’in babası Fahrettin Keskin, sağlık durumu giderek ağırlaşan oğlunun derhal serbest bırakılmasını istedi.

Eylem, "Hasta mahpuslar serbest bırakılsın" ve "Tedavi haktır engellenemez" sloganlarıyla sona erdi.