Fransa’da iktidar ve muhalefetten işgale sert tepki

Türkiye’nin Kuzey Suriye’yi işgal saldırısına hem iktidar ve muhalefet partilerinden hem de sivil toplum ve medyadan sert tepkiler yükseliyor.

Türk devletinin işgal saldırılarına sert tepki gösteren Fransa Savunma Bakanı Florence Parly, Suriye’nin kuzeyine saldırının Kürtlerin güvenliği için tehlikeli olduğunu ve DAİŞ’e hizmet ettiğini vurguladı.

İşgal saldırılarının derhal durması çağrısında bulunan Parly, Twitter’dan yaptığı açıklamada; “Bu operasyon Kürtlerin güvenliği için tehlikeli. Tehlikeli çünkü bizim beş yıldan beri savaştığımız DAİŞ’e yarıyor. Durmalı” dedi.

Diğer bir tepki de Fransa Komünist Partisi (PCF) üyesi senatör Chiristine Prunaud'dan geldi. Prunaud, "Kürtleri teslim etmek sadece moral değil aynı zamanda stratejik bir hata olacaktır. Hiçbir şey yapmamak, Fransa'nın onursuzluğu olur. Aynı zamanda bu İslamcı terörizme karşı verilen mücadeleyi bırakmaktır" ifadesini kullandı.

LEVY: FRANSA DERHAL BM’DE KARAR ÇIKARTMALI

Gazeteci Bernard Henri Levy ise, France Inter radyosunda yaptığı konuşmada, "Fransa derhal Birleşmiş Milletleri (BM) harekete geçirmeli. Orada bu hareketi durdurmak için derhal karar çıkartmalıdır. Bu saldırıya boyun eğmek, orada bulunan 200 Fransız askerine de saldırı emridir" ifadelerini kullandı. Levy, hem Fransa'yı hem de Avrupa Birliği’ni (AB) acil olarak göreve çağırdı.

Türkiye’nin Rojava’ya dönük işgal saldırılarına siyasetçiler, sivil toplum örgütleri, basın ve sendikalar da tepki gösteriyor. Fransız Komünist Partisi (PCF), Anti Kapitalist Parti (NPA), France Kurdistan ile Solidaires Sendikası Fransa çapında düzenlenecek eylemlere katılım çağrısında bulundu.

Fransa’da ilk tepki DAİŞ’e Karşı Uluslararası Koalisyon’un bileşenlerinden Fransa Dışişleri Bakanlığı’ndan gelmişti. “Türkiye’yi, parçası olduğu DAİŞ’e Karşı Uluslararası Koalisyon’un menfaatlerine aykırı olacak ‘tek yanlı’ bir harekette bulunmamaya çağırıyoruz” denilen açıklamada, Türkiye’nin saldırısının önemli insani sonuçlarının olacağı vurgulandı.

“Böylesi bir eylem, mültecilerin geldikleri bölgelere geri güvenli ve gönüllü dönüşlerini mümkün kılacak koşulların bir araya getirilmesine izin vermeyecektir” denilen açıklamada, Erdoğan’ın son günlerde mülteciler konusundaki şantajlarına atıf niteliği taşırken, mültecilerin işgalle geri dönemeyeceği vurgulandı. Saldırıyla aynı zamanda QSD güçlerinin elinde bulunan binlerce DAİŞ’linin yerinde yargılanma koşullarının kalmayacağından duyulan endişenin de dile getirildiği açıklamada, böylesi bir durumda bu güvenliğin de ortadan kalkarak ‘terörizmi’ güçlendireceği ifade edilmişti.

ESAS NİYET İŞGAL ETMEK

Soldaki önemli muhalif partilerden PCF’den yapılan açıklamada, aylardır Erdoğan’ın tehditlerinin yeni bir aşamaya girdiği hatırlatılırken, “Erdoğan diktatörlüğü Kürt halkının özgür yaşama arzusunu sürekli yıkmaya çalışıyor” denildi.

Erdoğan’ın DAİŞ’in destekçisi olduğunu hatırlatılan açıklamada, Erdoğan’ın tıpkı Efrîn’de olduğu gibi toprak genişletme hevesinde olduğu vurgulandı.

PCF açıklamasında “Herhangi bir uluslararası yasallık olmadan, bu saldırganlığın dramatik sonuçları olacaktır” ifadesine yer verilirken, saldırıya karşı uluslararası dayanışmanın büyütülmesi çağrısı yapıldı. “Ankara, Kürtleri Ermenilere yaptığı gibi topraklarından çıkarmak için etnik temizlik yapıyor. DAİŞ’i güçlendirecek yeni bir savaş alanı açılmak isteniyor” denilen açıklamada, Fransız hükümeti ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi acil harekete geçmeye çağrıldı. Kürtlerin Ortadoğu’da barış ve demokrasinin temsilcisi olduğu vurgulanan açıklamada, “Kürtleri koruma altına almalıyız” çağrısında bulunuldu.

“FRANSA’NIN YERİ KÜRTLERİN YANIDIR”

Bir diğer önemli açıklama da Fransız Boyun Eğmeyenler Hareketi (LFI) lideri Jean-Luc Mélenchon’dan geldi. Mélenchon açıklamada, “Donald Trump, Türk diktatör Erdoğan’ı Suriye Kürdistanı’na askeri taarruz etme planında destekliyor” diyerek, Kürt savaşçıların verdiği mücadeleye karşın yaşanan durumun korkak bir yanıt olduğunu ifade etti.  

Fransa’nın yapması gerekenin Kürtlerin yanında yer almak olduğunun altını çizen Mélenchon, şöyle dedi: “Fransa’nın Suriye’deki yeri, İslamcı milislere karşı ortak mücadelemizde kan bedelini ödeyen Kürtlerin yanında olmaktır. Ayrıca Ortadoğu için demokratik ve mezhepler üstü bir siyasi model savunuyorlar. Ülkemiz derhal bizi İslamcılara karşı mücadele eden Kürtleri Erdoğan’a ve onları düşmanlarına teslim eden Trump’a tek bağ olan NATO’yu terk etmeli. Fransa’nın yeri de Kürtlerin yanıdır.”

DAYANIŞMAYI BÜYÜTME ÇAĞRISI

Val De Marne ili Milletvekili ve Boyun Eğmeyenler Hareketi (LFI) Parlamento Grup Başkan Yardımcısı Mathilde Panot da ABD’nin kararı karşısında dehşete düştüğünü ifade etti. “Bu karardan dehşete düştüm. Bu, bütün Rojava Kürtleriyle olan dayanışmamı daha da güçlendirmem gerektiğini gösteriyor. O savaşçıların direnişini konuştuk, bütün dünyayı DAİŞ’e karşı koruma çabalarını gördük. Tüm bunların karşılığı bu olamaz. Şimdi dayanışma zamanı” dedi.

SENDİKADAN MİTİNGE ÇAĞRI

Solidaires Sendikası ise, işgale karşı Kürt halkıyla dayanışmanın büyütülmesi çağrısı yaptı. Sendika, “Bu tehditlerin karşısında durmalıyız. Sendika olarak, herkesi Rojava’nın Türkiye tarafından işgaline karşı seslerimizi yükseltmek için Fransa genelinde düzenlenecek mitinglere katılmaya çağırıyoruz. Fransız hükümetinden diplomatik olarak müdahale etmesini istiyoruz. Yeni katliamların yaşanmasını istemiyoruz. Hükümetimiz Türkiye ile anlaşmaları derhal durdurmalı” açıklamasında bulundu, eylemlere katılım çağrısında bulundu.