Gergerlioğlu, iktidarın geri adım attığını ve belirsizliğin mahpuslar arasında güvensizlik yarattığını belirterek, Ekim ayına umut bağlayan hasta ve engelli mahpusların endişeyle beklediğini aktardı.

AKP iktidarının Meclis’e getirdiği 10. yargı paketinin, beklentilerinin çok altında olması kamuoyunda birçok çevreden tepkiyle karşılandı. Tepkiler daha çok iktidarın yeni sürecin ruhuna uymadığı noktasında birleşiyor. AKP iktidarı, yeni sürecin bir adımı olarak görünen 10. yargı paketini meclis komisyonuna getirdi. Ancak getirilen paketin beklentilerin çok altında olması, başta DEM Parti olmak üzere kamuoyunda birçok çevreden tepki aldı. Özellikle yeni süreç açısından bir adım olarak görünen paketin beklenilenin çok altında olması ve AKP’nin bunda ısrar etmesi de tepkiyle karşılandı.

DEM Parti Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, yargı paketinin Meclise gelmesinden bir gün sonra Gebze Cezaevine giderek, siyasi ve adli mahpuslara 10. yargı paketine dair görüşlerini sordu. Gergerlioğlu, cezaevi izlenimlerini ANF’ye değerlendirdi.

Cezaevinde görüşmelere sabah başladığını ve akşam 17.00 gibi bitirdiğini dile getiren Gergerlioğlu, adli ya da siyasi bütün mahpusların iktidarın son dakika yaptığı değişikliğe tepki gösterdiğini belirtti. Mahpusların büyük bir şok yaşadığını söyleyen Gergerlioğlu, “Bugün Gebze Kadın Cezaevi’ni ziyaret ettim. Her kesimden mahpusu dinledim. İdarecilere sorunları aktardım. Sabahtan akşam beşe kadar siyasi, adli her gruptan mahpuslarla görüşmeler yaptım. Genel durumu anlamaya çalıştım. Öncelikle şunu söyleyeyim; cezaevinde istisnasız her grup büyük bir şok yaşamış. Devletin tutarsızlığına, sözünde durmamasına alışan, bilenler de dahil. Bu kez ‘bu iş oldu’ denmiş, insanlar hazırlıklarını yapmış, bayramda buluşma hazırlıklarını yapmış ama dün gelen bu haber ile yıkılmışlar. Sabaha kadar yatamayanlar, ağlayanlar varmış. Benim karşımda da birçok mahpus ağlayarak anlattı.

Kimisi anne, kimisi yaşlı anne babası olan, 30 yıldır cezaevinde yatan mahpuslar var. Annesi babası 2-3 yıldır gelemeyen ve bu 10. yargı paketini büyük bir sevinç ile bekleyen insanlar çok büyük bir hayal kırıklığına uğramışlar. Tabii, bu noktada psikolojisi bozulan mahpuslar gördüm. Birçok mahpus psikiyatri ilaçları kullanıyordu. O ilaçların daha da fazla kullanmalarının arttığını anladım. Engelli mahpuslar var, doğru dürüst tedavi alamamış mahpuslar var. Hasta mahpuslar ile ilgili oran belli değil. Bu belirsizliği insanlar merak ediyor. Herkes Cumartesi günkü komisyon görüşmelerini bekliyor ve daha sonra ne olacağını düşünüyorlar” diye konuştu.

EKİM’E ODAKLANDILAR AMA DEVLETE GÜVENMİYORLAR

İktidarın son dakika böyle bir adım atmasının altında, özellikle Türk Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Gülen grubuna yönelik ‘alerjik’ bakış açısı olduğunu söyleyen Gergerlioğlu, mahpusların bazılarından da bu görüşü duyduğunu belirterek şöyle devam etti: “DEM Parti’deki arkadaşlarımızın açıklamaları oldu, benim de tahminim oydu. Erdoğan, bu Gülen grubu konusunda çok hassas, alerjik ve nefret dolu. Oradan da çıkacak mahpuslar vardı. Bu onu çok rahatsız etti. Yürüyen bir süreç var, Kürt mahpuslarla görüştüm. Onlar da ‘bu süreç nasıl böyle oluyor, sürece biz inandık, çok büyük bir adım değil, küçük bir adım olmasını da makul görüyorduk. Son anda çark meselesi de can sıkıcı’ diyorlar. Bazı mahpuslarda, genelde böyle bir eğilim var, farklı gruptaki mahpusların şöyle bir eğilimi var. İktidar için ‘Gülen grubunu bahane ederek, Kürt meselesinde daha sağlamcı bir yerden duracak’ diyenler var. Böyle farklı yorumlayanlar var. Ama benim görüşüm, iktidarın Kürt meselesindeki süreci yürütmek istediği; fakat Gülen grubu ile ilgili alerjik ve nefret dolu olduğunu gördüğüm için, böyle bir skandalı göze aldığını düşünüyorum.”

Mahpusların Ekim ayına odaklandıklarını ancak iktidarın bugün ortaya attığı bahanenin Ekim ayında da ortada olacağını söylediklerini belirten Gergerlioğlu, “Bu da içerideki içerdeki tüm mahpusların gündeminde aslında. Tamam diyorlar, ‘burada böyle bir çark gördük ama bu iş Ekim’de nasıl olacak?’ İnanın ki her gruptan mahpus, herkes diyor ki, ‘Sen bir sürece kalkmışsın, bir şeylere söz vermişsin ama sonra şunu bunu gerekçe göstererek çark ediyorsun.’ Burada ayrım mı yapacaksın, ne yapacaksın bu da belli değil, ne yapacağın belli değil. Bu şeye nasıl güvenilir? İnsanlar Ekim’i bekleyelim modundalar. Engelli mahpuslar var, ağır hasta mahpuslar var; insanlar böyle şimdiden Ekim beklemesine girmişler” dedi.

İKTİDARIN TAVRININ SON DERECE KAYGI VERİCİ OLDUĞUNU SÖYLEDİLER

Adli ya da siyasi fark etmeksizin görüştüğü bütün mahpusların devletin son dakikada çark etmesine tepkili olduğunu vurgulayan Gergerlioğlu sözlerini şöyle sonlandırdı: “Devlete çok büyük bir tepki var. Hiç fark etmiyor adli ya da siyasi, önemli bir devlet ve hükümet eleştirisi var. Bunun son derece çiğ bir hareket olduğunu söylüyorlar ve ‘kimsenin hayallerini yıkmaya haklarının olmadığını çünkü meselenin sadece kendileri ile ilgilerinin olmadığını, bir sürü yakınlarının olduğunu zaten cezaevlerinin aşırı kalabalık olduğunu’ söylüyorlar. İnsanlar artık koğuşlarında ‘hareket edemez durumdayız’ diyorlar. Öylesine çok doldurulmuş ki, özellikle cemaat ve adli koğuşlarda bu yoğunluk çok fazla gördüğüm kadarıyla. Ama kimisi mesela, ‘benim kapalı alan fobim var, hava sıcak ya da soğuk olsa havalandırmada saatlerce bekliyorum. Bu değişikliği çok bekliyordum ve yıkıldım’ diyor. Bunun gibi özel durumda olan çok insan var.

Cezaevleri çok kalabalık, 200 kişilik yere 500 kişi koymuş durumdalar. Ekim noktasında bir beklenti var ancak ‘madem süreç yürüyecekse ayrım yapılmamalı’ diyorlar. ‘Yoksa bu kafayla biz Ekim’de de çıkamayız’ diyorlar. Her siyasi gruptan mahpus da bunları söyledi. Kürt mahpuslar ise önemli eleştiriler yaptılar, ‘İktidar bizim opsiyonlarımıza bu kadar duyarsız olmamalı, bir sürü uyduruktan yatan mahpus var, iktidarın tavrı bu kadar hassas bir dönemde, önemli lafların edildiği bir dönemde son derece kaygı verici’ dediler.”