Mınbiç Askeri Meclisi, bir haftasını geride bırakan “Şehit Komutan Faysal Ebû Leyla Operasyonu”na ilişkin Minbic’in doğu yakasında bulunan tüm köyleri özgürleştirdiklerini, kenti çembere aldıklarını, Mınbiç merkezindeki sivillerin can güvenliği için ağır ve dikkatli ilerlediklerini belirtti. Mınbiç’i özgürleştirme operasyonları tam da Rojava’da çiftçinin, emekçinin el emeği göz nuru bir yıllık sararmış başakların hasat zamanına denk geldi.
Hasat zamanında Minbic'i özgürleştirmek, Rojava halkları için çok daha büyük anlam taşımaya başladı. Zira bu toprakları talan etmek amacıyla çeteler ve onun arkasındaki kirli güçler başta emekçiyi, çiftçiyi yerinden yurdundan edinerek malına tarlasına el koymuştu. Bunun içindir ki, geçen yıl bu vakitlerde Komutan Rubar Qamişlo hamlesi ile toprakları çete işgalinden kurtulan Hesekê, Tiltemir, Kızvan dağı, Mebruka, Gre Spi ve öncesinde Til Hemis, Tilberak halkları bu yıl gönül rahatlığı ile tarlalarını ekerek şimdi hasatlarını özgür bir şekilde yapıyorlar.
FEDERALİZM ROJAVA HAKLARININ HASAT ZAMANIDIR!
Hasat zamanı, köylü, emekçi ve çiftçi başta olmak üzere toplumun tümüne bereket ve bolluk demektir. Hasattan sonra emekçi mahsulunu satar ve çarşıya inerek ihtiyaçlarını gönül rahatlığı ile karşılar. Minbic Askeri Meclis savaşçılarını karşılayan Minbic yöresindeki halk doğal ve haklı olarak topraklarını neden daha önce özgürleştirmedikleri yönünde QSD ve Askeri meclis savaşçılarına sitem etmesi bundan ileri geliyor. Zira çeteler işgal ettikleri tüm yerlerde halkın her türlü malına el koymuştu. Kaçmak zorunda kaldıklarında da geriye yakıp yıkılmış ve patlayıcılarla donatılarak kullanılmaz bir duruma getirdiğini kendi gözlerimizle de gördük.
Toprakla uğraşan, bir yıllık emeğini ta geride bıraktıkları sonbahardan başlayarak ekinlerinin aylarca sabırla ürüne dönüşmesini beklerler. Bereket başakların sararması ile başlar. Rojava halkları da Suriye krizinin başladığı 2011 yılından bu yana büyük bir irade, inanç ve emekle topraklarını yeni bir yaşam ve yeni bir dünya için koruyorlar. Bunun için büyük bedeller ödediler. Şimdi kalan son çeteleri de Minbic hattından temizleyip atmak ve demokratik Federal sistem çatısı altında ortak yaşamlarını kurmak haklarından daha doğal ne olabilir ki? Şimdi Rojava’da hasat mevsimi, şimdi hasat mevsiminde Minbic Askeri Meclis savaşçıları Minbic’i çembere alarak özgürlüğüne kavuşmasını an meselesine çevirdiler.
Bir yıllık emeğin ürüne dönüşmesidir hasat mevsimi. Koca koca biçerdöverler tarlalarda gece gündüz demeden hasadı topluyorlar. Sonbaharın yağmurlu havalarında başlamıştı bu ürünün ekimi. Ve sonra kışın buzları bir süreliğine egemen olmuştu doğaya. Toprağa ektiği tohumları fırtınalara, karlı kışları yaşasada çiftçi sabırla bekledi bahar ve ardından yazın gelmesini. Ve işte şimdi hasat zamanı, biçer döverler yollarda, tarlarda sararmış, boy vermiş başakları topluyor.
ÖCALAN HAKLAR ZAMANI DEMİŞTİ
Rojava devrimi tıpkı doğasal bu değişim gibi, tüm saldırılara direnerek, inatla topraklarını korudu, öz savunmasını gerçekleştirdi ve öz yönetimlerini oluşturdu. Tüm Suriye ve bölgede çatışma, yıkım ve kaos sürerken, Rojava devrimi inan ve irade ile geliştirdiği demokratik özerklik sistemi ile bir yandan çeteleri Rojava ve Kuzey Suriyeden atmayı diğer yandan da inşa çalışmalarını başarı ile geliştirdi. Şimdi ise Rojava devrimi salt çeteleri topraklarından atmakla kalmadı. Halkların direniş umudu, halkların özgürlük ve birlikte yaşam umudu haline geldi. Düne kadar, milliyetçi ve gerici çevrelerin halkları birbirine dönüştüren faşist yaklaşımları devrim içinde kırılarak birlikte, özgür ve barış içinde yaşam umutlarını yarattı. Kürt Halk Önderliği Abdullah Öcalan, halkların zamanı olduğunu, ulus devlet gerciliğinin sorunların temel kaynağı olduğunu ve halkların birlikte demokratik bir ortamda yaşama koşullarının olduğu tespitini yapmıştı. YPG-QSD ve Mınbiç Askeri Meclis savaşçılarına yöre halkının çağrı yapması, DAIŞ ve çete guruplarından daha erken kurtdarmamalarından dolayı eleştirmeleri anlaşılır ve halkların ortak değerler etrafında ne denli ihtiyaç duyduklarını da göstermeye yeter.
MİNBİC HALKLARI ÖZGÜR VE BİRLİKTE YAŞAMA KAVUŞTURACAK
Minbic Askeri Meclis komutanlığının bir haftalık savaşın sonuçlarına ilişkin yapmış olduğu basın açıklaması bu açıdan anlamlı ve önemlidir. Minbic Askeri Meclisi Genel Komutanı Adnan Ebû Emced tarafından okunan açıklamada, Minbic ve kırsalının DAIŞ çetelerinden temizlenmesi amacıyla başlatılan operasyonun başarıyla devam ettiği ifade edilen açıklamada, “İnsani açıdan da, güçlerimiz köylerinde çetelerce kuşatılmış olan köylülere ulaşmayı başarmıştır. Güçlerimiz çete kuşatması altında bulunan sivilleri kurtararak, kontrolümüzde bulunan güvenli alanlara sevk etmiştir. Olağanüstü durumlar için oluşturulan meclise bağlı komite ve meclis de sivillerin temel gıda ve ilaç ihtiyaçlarını karşılamaktadır. Güçlerimiz şimdiye kadar onlarca köyü mayın ve patlayıcılardan temizlemiş ve yurttaşların yaşam alanlarına güven içinde geri dönebilmeleri için gerekli güvenlik koşullarını oluşturmuştur.”
Rojava’da hasat zamanı ve Minbic’in özgürlüğü an meselesi. Mınbiç Askeri Meclisi açıklamanın sonunda Minbic ve çevresini çetelerden temizleyerek özgürleştirebileceklerine ve dikkat çekerek, “bu alanlarda halkımızın güvenliğini de teminat altına alabileceğimizi belirtiyor, operasyonumuzun bu amaç gerçekleşinceye kadar devam edeceğini duyuruyoruz.”
Şimdi Rojava’da hasat zamanı. Şimdi halklar birlikte yaşamın temel taşlarından birini de Minbic’te döşüyor. Minbic özgürleştirme operasyonları hasat zamanında ürünü iki kat artıracaktır. Hem maddi, hem de manevi olarak Rojava halkları daha fazla güç kazanacak, bölge çetelerden temizlenerek, özgürlüğüne kavuşacaktır. Hasat zamanı bolluk ve bereket zamanıdır Rojava’da.