Kısa bir süre önce de ETHA'nın foto muhabiri Emrah Erdoğan'ı "canlı bomba" ilan eden havuz medyası, dokunulmazlık görüşmelerinin olduğu bu gün de HDP Eşbaşkanı Figen Yüksekdağ'ı hedef almak için hayat ve mücadele eşi gazeteci Sedat Şenoğlu'nun aldığı hapis cezasını gerekçe yaptı.

Havuzun haberlerine göre, Atılım gazetesinin genel yayın yönetmeni Sedat Şenoğlu firardaydı.

Ancak gazetenin Aksaray'daki bürosunda olan Şenoğlu, ANF'ye konuştu. Firarda olduğu iddiasına gülerek yanıt veren Şenoğlu, "Şu anda gördüğünüz gibi İstanbul'dayım, Aksaray'dayım. Gazetedeyim, görevlerimin başındayım" dedi.

Kendisinin ve çalıştığı Atılım gazetesinin ilk kez böyle yalan bir haberle karşılaşmadığının altını çizen Şenoğlu, "Türkiye'de basın özgürlüğü dibe vurmuş durumda. Havuz medyası akıl almaz kirli yöntemlerle yayıncılık yapıyor. Gazetecilik mesleğini tüm ilkeleri ile yerine getiren özgür basın çalışanları da AKP/Saray rejiminin hedefinde. Saray medyasının yaptığı bu haberlere şaşırmıyorum açıkçası" dedi. 

2006 yılında tutuklanan ve 6 yıl tutsaklığın ardından serbest bırakılan Şenoğlu, yargılandığa davaya ilişkin şunları söyledi: "Bizim cezaevinde olduğumuz dönemde, tutuklu gazeteciler için çokça eylemler yapıldı. Çünkü 100'ü aşkın gazeteci cezaevindeydi. Ben de cezaevinden basın özgürlüğü mücadelesine katıldım. Gazetecilere Özgürlük Platformu'nun oluşumuna katkı sunmaya çalıştım. İddianamede benimle ilgili yazanlar ise iki satırı geçmiyordu ve gazetecilik faaliyetinin dışında başka bir suçlama da yoktu. Hem iddianın zayıflığı hem de yürütülen basın özgürlüğü kampanyasının etkisi ile serbest bırakıldım. Ancak cezaevinden çıktıktan sonra da basın özgürlüğü için yapılan çalışmaların içinde yer aldım. Almaya da devam ediyorum."

Meclis Genel Kurulu'nda bugün dokunulmazlıklarla ilgili ikinci tur oylamanın yapıldığına dikkat çeken Sedat Şenoğlu, "HDP Eşbaşkanı eşim Figen Yüksekdağ, bu sürecin birinci dereceden hedefleri arasında. Zaten geçmişte de adımın geçtiği kimi haberler yapıldı. Ancak bu son haberin bugüne denk getirilmesi de Meclis'teki görüşmelerle ilgili" dedi.

Basın özgürlüğünün demokrasi ve özgürlükler sorununun en önemli parçası olduğunun altını çizen Şenoğlu, son olarak şunları söyledi: "Bizler özgür basın çalışanları olarak her türlü bedeli alarak gazetecilik yaptık. Bundan sonra da yapmaya devam edeceğiz. Özgür basının direnişçi damarı olmayı sürdüreceğiz. Ben de görevimin başındayım, özgür basının, sosyalist basının ilkelerine, geleneklerine bağlı kalarak yazmaya devam ediyorum."