HBDH: 15-16 Haziran İşçi Direnişi, devrimci savaşta yaşıyor!

HBDH: "15-16 Haziran direniş ruhuyla mücadele etmeye, faşist diktatörlüğe karşı barikat olarak ülkenin geleceğine el koymaya çağırıyoruz."

Halkların Birleşik Devrim Hareketi (HBDH) Yürütme Komitesi, yıl dönümü dolayısıyla, 1970 yılındaki 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişi'ne ilişkin açıklama yaptı.
Yazılı açıklamada, "Türk devletinin, Türkiye ve Kürdistan’da işçi ve emekçiler başta olmak üzere Kürt ulusu ve diğer milliyetler, ezilen inançlar ve halklarımıza yönelik sömürü ve zulmü, genel karakteri olarak varlığını sürdürüyor. Bu temelde geçmişten bugüne karşı-devrimci politikalar, özü ve ruhundan hiçbir şey kaybetmemiştir. Özellikle işçi sınıfı başta olmak üzere tüm ezilen ve sömürülen halk kitlelerinin, son derece meşru ve haklı ekonomik ve demokratik direniş ve mücadelelerinin daha da geliştiği ve kitleselleşerek yayıldığı süreçlerde, karşı-devrimci Türk egemenlik sisteminin de faşist saldırıları gemi azıya alarak artmaktadır. Tıpkı bugün Roboski, Cizre, Sur, Şırnak, Nusaybin halkı başta olmak üzere maden işçileri, çevreciler, kültür emekçileri, akademisyenler ve tüm ilerici, yurtsever, devrimci ve sosyalistlere yönelik pervasız faşist saldırıların artması ve yoğunlaşması gibi" denildi.

'TÜM BASTIRMA ÇABALARINA RAĞMEN DORUĞA ÇIKTI'

"Devletin artan baskı ve sömürüsüne karşı Türkiye ve Kürdistan’da hızla yayılan işçi direnişleri ve grevleri, yoksul köylülerin ağalara karşı direniş ve eylemleri, yiğit gençliğin mücadeleleri de, özellikle 1968-1970 sürecinde artma göstermiştir" vurgusunun yapıldığı açıklamada, şöyle devam edildi: "İşte böylesi bir süreçte halk kitlelerinin kendiliğinden gelen önemli tarihsel direnişlerinden biri de 15-16 Haziran 1970 Büyük İşçi Direnişi'dir. İşçilerin, her geçen gün daha fazla yoksullaşmasına yol açan karşı-devrimin ekonomik politikalarına yönelik 'artık yeter ve haklarımızı istiyoruz' diyerek İstanbul başta olmak üzere dalga dalga yayılan grevleri ve mücadeleleri, devletin her türlü bastırma çabalarına rağmen doruğa çıkmıştır."

'İŞÇİ VE EMEKÇİLERİN DİRENİŞİNİ YAŞATIYORUZ'

Açıklamada, şu ifadelere de yer verildi:
"Faşist egemen güçlerin ordu ve polisine paralel özellikle sarı sendika ağalarını da kullanarak işçi selini durdurmak için geliştirdiği manevralar karşısında kahraman işçi sınıfının kitlesel grevleri ve direnişleri fabrikalardan alanlara taşmış ve önü alınamaz bir hale gelmiştir. Devletin ordu güçleri, farklı iş kollarında çalışan işçilerin kitlesel protesto, gösteri ve yürüyüşlerinin birleşmesine karşı barikatlar oluşturarak önüne geçmeye çalışmıştır. Fakat radikal ve militanca direnen kahraman işçi seli, askeri barikatları aşarak eylemlerine devam etmiştir. Ancak faşist saldırıların artması ve özellikle Türkiye ve Kürdistan halk kitlelerinin öncü devrimci hareketiyle buluşamaması nedeniyle eylemler, ekonomik ve demokratik kısmi hakların kazanımlarıyla sınırlı kalmıştır. Bunun yanında 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişi, önemli bir süreç olarak tarihsel belleğimizdeki yerini almıştır. 
Hiç kuşkusuz daha sonraki süreçlerde de işçi ve emekçilerin ekonomik ve demokratik direniş ve mücadeleleri söz konusu olmuştur. Özellikle kendine özgün nitelikleriyle gelişen Gezi-Haziran Ayaklanması, 6-8 Ekim Serhildanı, radikal-militan direniş ve mücadelemizde son derece öğretici dersler içermektedir. Bu nedenle, 15-16 Haziran 1970 Büyük İşçi Direnişi ve sonraki süreçlerde gelişen haklarımızın radikal militan mücadeleleri, Halkların Birleşik Devriminde önemli tarihsel temeller olarak yer almaktadır. 
İçerisinden geçtiğimiz şimdiki süreçte Erdoğan ve AKP hükümeti şahsında devletin, Türkiye ve Kürdistan’da Soma ve Zonguldak işçi cinayetleri ve kıyımları başta olmak üzere işçi ve emekçilere, Kürt ulusu ve diğer azınlık milliyetlere, Aleviler vd inançlara yönelik tekçi faşist politikalarla aynı şekilde yaklaştığını belirtebiliriz. Bütün bu karşı-devrimci politikalara karşı yiğitçe direnen ve yine işçi ve emekçilerin tarihsel direnişini kendine miras olarak alan Halkların Birleşik Devrim Hareketi, tüm bu değerleri bugün geliştirdiği birleşik devrim mücadelesinde yaşatmaktadır.
HBDH’miz, 46. yıl dönümünde 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişi'ni selamlarken, bu tarihi devrimci değerleri, zafer çizgisinde geliştirdiği devrimci mücadele ve savaşında, başta işçi sınıfı olmak üzere tüm ezilen ve sömürülenlerin direniş ve zafer bayrağı olarak yaşatacağını ilan eder."

İŞÇİ VE EMEKÇİLERLE ÖRGÜTLERİNE ÇAĞRI

HBDH, işçi ve emekçileri 15-16 Haziran direniş ruhuyla mücadele etmeye, yine işçi ve emekçi örgütlerini kendi birleşik devrim hareketlerini oluşturmaya, faşist diktatörlüğe karşı barikat olarak ülkenin geleceğine el koymaya çağırdı.