HDK Merkez Yürütme Kurulu Üyesi Ender Ýmrek, Türkiye'de farklı kesimlerden kimselerin ortak hedeflerde buluşabileceðine ve önemli bir muhalefet aðı oluşturabileceðine dikkat çekti. Ýmrek, şu ana kadar HDK olarak yürüttükleri çalışmalarının seyri içinde çeşitli kesimlerin uyum saðladıklarını belirterek, partileşme kararıyla birlikte yeni grupların-çevrelerin de HDK'ye katılacaðının sinyalini verdi.

Kürt ve sosyalist çevrelerin pek çok 'birlikte hareket etme' deneyimleri oldu. ANF'ye deðerlendirmelerde bulunan HDK MYK Üyesi Ender Ýmrek, HDK'nin bu deneyimlerden ayıran özelliklerine deðinmeden, şu girişi yaptı:

"HDK’nin bileşenlerinin hepsi olmasa da bir bölümü çeşitli dönemlerde yan yana gelerek birlikte hareket etti, yerel ya da genel düzeyde birlikler ve ittifaklar yaptılar. Irkçı ve şoven kampanyaların yükseldiði dönemler de dahil olmak üzere, Kürt hareketiyle çeşitli alanlarda güç birlikleri yapıldı. Yerel ve genel seçimlerde seçim ittifakları gerçekleşti. Sol ve sosyalist güçlerin kendi aralarında, ya da bir bölümüyle Kürt hareketi arasında birlikler yapıldı. Kürt sorunun eşit haklara dayalı, barışçı demokratik çözümü, halkların kardeşliði mücadelesinde bu birliktelikler önemliydi. Sendikal alanlarda da yapılan ve süren ittifaklar var. Bunların her biri kendine has özgünlükler taşıyor ve oldukça kıymetlidir. Yapıldıðı koşullarda bir şeylere karşılık geliyordu ve anlamlıydı."

'HDK BÝR KAMPANYA HAREKETÝ DEÐÝL; SÜREKLÝLÝÐÝ OLACAK'

Ancak HDK'nin daha kapsamlı bir birlik hareketi olduðuna dikkat çeken Ender Ýmrek, sadece sol-sosyalist güçler ve Kürt hareketiyle sınırlı olmadıklarını; emek ve meslek örgütleri, baðımsız bireyler, ekoloji mücadelesindeki oluşumlar, LGBT bireyler, feminist çevreler, farklı inanç grupları, birçok halklardan temsiliyetlerin yer aldıðı geniş bir oluşum olarak faaliyet yürüttüklerini kaydetti.

"Hem nitelik bakımından farklılıkları var, hem de nicelik, kapsam olarak farklı. HDK, öncekilerden farklı, yeni bir deneyim. Daha önce de bu yönlü girişimler oldu, ancak bu aşamaya getirilemedi. Tabii bugün geldiðimiz aşamayı geçmişte sarf edilen çabalardan, yaşanmış deneyimlerden, tecrübelerden, mücadelelerden baðımsız düşünmek olmaz. Oralardan güç alıyoruz. Geçmişte yapılanlar bu gün daha ileriden bir iş yapıyor olmamızı kolaylaştırdı. Bu aşamayı, geçmişte yaptıðımız işlerden, olumlu, olumsuz deneylerden çıkardıðımız derslere, güven ve umut aşılayan mücadelelere borçluyuz" diye konuşan Ýmrek, şu tarifi yaptı. "HDK’nin, önceki 'birlikte hareket'lerden en önemli farkı, sürekliliði. Yani bir işle, bir dönemle, bir seçimle, belirli zamanla sınırlı olmaması. Bir kampanya çalışması deðil. Bir örgütlenme ve kazanma mücadelesi. Ezilen ve sömürülen tüm halkları, inançları, sınıfları ve cinsleri bir araya getiren ve yerellerde örgütleyerek, bir halk hareketi yaratmayı amaçlayan bir çalışma. Kapitalizme ve baskıya karşı bir alternatif yaratma mücadelesi. Demokrasinin, emeðin, barışın kazanılması mücadelesi."

HDK'nin mahallelerden başlayarak, işyeri, belde, ilçe, il meclisleri olarak esnek ve halka dayanan bir mücadele merkezi olarak geliştireceklerini anlatan Ýmrek, HDK'nin, 'Türkiye’nin her yanında meşru ve fiili bir mücadele ve direnme gücü olacaðını' belirtti.

HDK'den Ender Ýmrek, şöyle devam etti: "AKP Hükümeti ve CHP, MHP gibi diðer düzen partileri, gerici, statükocu, şoven ve ırkçı güçlerin karşısında, kapitalizme ve baskıya direnen bir örgütlenme hareketi. Halkların eşitliðinin, basın, düşünce ve örgütlenme özgürlüklerinin kazanılması, gerçek anlamda laik bir ülkenin yaratılması bu mücadele ile başarılacak. Parti bu mücadelede, seçim süreçlerine müdahale edeceðimiz bir araç. Yerel seçimlerde, Cumhurbaşkanı seçimi ve genel seçimlerde bir halk seçeneði ve temsiliyeti yaratmak için bir araç olacak. Örgütlü halkın elinde, dilediði zaman kullanacaðı, sadece bu gün HDK içinde yer alanlarla da sınırlı kalmamasını düşündüðümüz, barajları, engelleri, anti demokratik uygulamaları alt edecek, gücünü kongreden alacak bir parti olacak."

Ýmrek, sıraladıðı bu planlara hazır olup olmadıklarının belirleyiciliðini ise, şöyle özetliyor: "Özellikle HDK çalışmalarının seyri içindeki uyum ve birlikte hareketimizin yarattıðı güç ve Türkiye’nin koşulları, buna hazır olduðumuzu gösterdi. Henüz yolun başındayız. Ancak uyum, mücadele azmi, birlikten güç alma, bir işçi, emekçi ve halk alternatifine olan ihtiyaç, Kürt sorununun çözümü, inançlar üzerindeki baskılar, çevrenin rant politikalarına teslim edilmesi, ekonomik, sosyal baskılar ve kısıtlamalar ve önümüzdeki dönem karşı karşıya kalacaðımız seçimler, partiyi de gündeme almamıza neden oldu."

'HDK'DE HÝÇBÝR ÇEVRE DÝÐERÝNDEN FARKLI HAKKA SAHÝP OLMAYACAK'

HDK'yi aynı zamanda, 'Türkiye’nin Cumhuriyet tarihi boyunca çözmediði, çözemediði sorunları tartışan, ele alan, soran sorgulayan ve çözüme kavuşturma iddiasında olan bir yapı' olarak niteleyen Ýmrek, politik yaklaşımlarını da şöyle anlattı: "Türkiye’nin emperyalist politikalar ve neoliberal, kapitalist politikalara teslim olmasına itirazı olan tüm güçleri birleştirmeyi ve davalarının başına geçmelerini arzu ediyoruz. Darbeleri, katliamları, idamları, işkenceleri, soykırımları, faili meçhulleri açıða kavuşturacak ve hesap soracak bir halk hareketi olarak ilerleyeceðiz. Mustafa Suphilerin Karadeniz’de boðulmasından, Şeyh Sait katliamına, Dersim katliamından, sürgünlere, Ýstiklal Mahkemelerine, laik-şeriat ayrışması üzerinden yaratılan provokasyonlardan, 'tek din', 'tek dil', 'tek ulus' projelerine, 61, 71, 80 darbelerinden, 28 Şubat darbelerine kadar, Sünni ve Türk yurttaşlarımızın ırkçı ve şoven, inkar ve asimilasyon politikalarına alet edilmesinden, 6-7 Eylül olaylarına, 1 Mayıs 77 katliamına, Maraş, Çorum, Sivas katliamlarına, Kontgerilla tertiplerine, Özel Harp Dairesi, JÝTEM organizasyonlarına... kısacası, ekonomik, soyal ve siayasal hayatımızı ilgilendiren tüm geçmişi deşecek ve halk egemenliðine dayalı bir deðişimi saðlayacak bir etki ve gelişim saðlamak istiyoruz."

HDK'de yer alan bütün kesimlerin eşit olarak söz hakkı olacaðını belirten Ýmrek, şunları ifade etti: "Hiçbir ön yargıya sahip olunmadan, kimsenin kimseyi küçük, kendisini büyük saymadıðı, her birey ve çevrenin kendi özgünlüðü ve iradesiyle, birlikte, birbirinden güç ve destek alarak ve ortak hedefe ulaşmak için enerjisini birleştirerek ilerleyeceði bir hareket, HDK. Ýyi bir başlangıç yapıldıðını, beklenenden daha hızlı bir mesafe alındıðını söylemek mümkün. Ancak karşı karşıya olduðumuz güçler olarak bir birimizi iyi tanıyoruz ve karşımızdaki güçleri küçümsemek mümkün deðil. Eksiklerimiz, zaaflarımız, yetersizliklerimiz, tereddütlerimiz yok deðil. Bunları halka dayanarak, halkın örgütlenmesi, sınıfın ve emekçilerin, ezilen ve sömürülen tüm güçlerin birliðinin önündeki engelleri ortadan kaldırarak aşacaðız. Ancak HDK teorik olarak, her çevrenin kendisini yabancı görmeden yer alabileceði ve inisiyatif alarak örgütlenebileceði bir oluşum."

'ÝSLAMÝ KESÝM, KEMALÝZMÝN ETKÝSÝNDE KALANLAR, SEÇÝMDE BLOK'A DESTEK VERENLER...'

HDK'nin sadece Kürtleri ve sosyalistleri barındırmayacaðını, bunu aşan bir ortaklıklar yaratacaðını söyleyen HDK MYK Üyesi Ýmrek, çeşitli kesimlere yönelik çaðrı niteliðinde, şunları söyledi: "Halklar ve inançlar alanında önemli bir katılım olacak. Çevre hareketleri var. Aydın, akademisyen, sanatçı çevreler... Bireyler, baðımsız gruplar. LGBT bireyler, feministler var. Ýslamî kesimden bireylerin giderek büyüyeceðini düşünüyoruz. Anti-kapitalist Müslüman Gençler gibi hareketlerin HDK içinde yer alacaðını düşünüyoruz. Derin devletle ilişki içinde olmayan, ırkçı ve şoven olmayan Kemalizmin etkisindeki çevrelerin arayışının olumlu bir gelişme göstermesini kaçınılmaz gibi görüyoruz. Türk ama, ırkçı ve şoven olmayan, ancak egemen güçlerin suiistimal ettiði geniş halk kitlelerinin HDK gibi bir oluşumda yer almamaları için bir neden yok. 12 Haziran 2011 Genel Seçimlerinde Emek, Demokrasi ve Özgürlük Bloku’na destek veren aydın, sanatçı, yazar, akademisyen çevrelerin daha güçlü bir katılım göstereceðini düşünüyoruz. Gençlik daha mücadeleci ve kitlesel bir katılımla HDK içinde yer alacaktır. Kadın hareketinin bu tabloyu deðiştirmek üzere harekete geçmesi beklenmelidir. Ýşçi ve kamu emekçileri sendikaları, meslek odaları, yöre dernekleri gibi alanlarla her geçen gün daha çok birleştiðimizi, birlikte hareket edeceðimizi düşünüyorum."

'ORTADOÐU'DAKÝ DÝRENÝŞ HAREKETLERÝ KOORDÝNELÝ OLMALI'

Ýmrek son olarak Ortadoðu'da yaşananlara dair yaklaşımları hakkında, şu deðerlendirmeyi yaptı: "Ortadoðu’daki gelişmelerin esas nedeninin diktatörlüklere, statükoya, baskı ve sömürü düzenlerine karşı tepki, itiraz, direniş ve ayaklanmalar olduðu kesin. Ancak örgütlü, koordineli ve belirlenmiş hedefe baðlanmış hareketler deðil. Emperyalist güçler, halkların özgürlük ve eşitlik taleplerini suiistimal ederek, mevcut yönetimlere ve diktatörlüklere karşı biriken ve patlayan öfkeyi kendi yeni kukla yönetimlerinin dayanaðı yapmak için kullanmak istiyor. HDK, dünyanın herhangi bir ülkesine ve Ortadoðu’daki bir ülkeye ya da ülkelere yapılacak müdahalelere karşıdır. Buna karşı mücadele eder. Irak işgalinin gerekçeleri ve sonuçları ortada. 1 milyon 300 kişi hayatını kaybetti. Afganistan, Balkanlar, Kafkaslar ve başka yerlerde yaşanan müdahalelerin hiç biri masumane deðil. Biz halkların kendi direnişi ve iradeleri ile kendi sorunlarını çözebileceðini düşünüyoruz. Tabii dünya halklarının desteði ve direnişiyle. Ülkelerin içişlerine karışılmamalıdır. Devletlerin deðil, halkların ilişkileri ve iradelerine dayalı politikaların önemli olduðunu düşünüyoruz."

ANF NEWS AGENCY