HDP, AKP'nin tutarsız dış politikasının araştırılmasını istedi

HDP Grup Başkanvekili Baluken, AKP'nin dış politikasının tutarsız ve istikrara zarar veren nitelikte olduğuna vurgu yaparak, konuya ilişkin Meclis Araştırması istedi.

HDP Grup Başkanvekili ve Amed Milletvekili İdris Baluken, AKP'nin dış politikasına ilişkin Meclis Araştırması istedi.

Baluken, araştırma önergesinin başında, "14 yıldır AKP hükümetleri tarafından şekillendirilen Türkiye dış politikasının son yıllarda takip ettiği çizginin tutarsızlığı ve Ortadoğu coğrafyasında sebep olduğu istikrarsızlık başta Suriye olmak üzere Irak’ta, Mısır’da, Libya’da ve daha birçok bölge ülkesinde olumsuz sonuçlar açığa çıkarmıştır" dedi.

"AKP hükümeti, Suudi Arabistan ve Katar gibi demokrasi ve özgürlük karşıtı hükümetlerle birlikte Ortadoğu genelinde radikal selefi örgütlerin hareket alanını genişletecek lojistik ve siyasi desteği sağlamışlardır" vurgusunda bulunulan önergede, devamla şu ifadelere de yer verildi:

'DAİŞ'İN GÜÇLENMESİ SAĞLANDI'

"DAİŞ’in Suriye’de ve Irak’ta etkinlik kazanması da aynı politikaların ürünüdür. Bununla birlikte DAİŞ, 2014-2015 yıllarında Türkiye ile sınırdaş olduğu Ceylanpınar-Til Abyad ile Karkamış-Cerablus kapılarından yıllık 10 milyon dolarlık bir resmi ticaret hacmi oluşturmuştur. AKP hükümetinden halen bu konu hakkında tatmin edici bir cevap alınamamıştır. AKP hükümeti, DAİŞ gibi bir örgütle sınırdaş olmayı kabul ederken Kürt halkı başta olmak üzere Rojava halklarının statüsünün uluslararası toplumdan izole edilmesi için tüm imkânlarını seferber ederek çözüm sürecinde güvensizliğin artmasına sebep olmuştur. 

AKP hükümeti, AB ile ilişkilerinde samimi olmayan ve araçsallaştırıcı bir tarz sergileyerek AB uyum reformları adı altında çok sayıda demokratik hak ve özgürlüklerin kısıtlanmasına zemin hazırlamıştır. AB’nin de meselesi haline gelen Kıbrıs Sorunu’nda son dönemlerde Kuzey Kıbrıs’a boru hattı ile yapılan su şantajının hiçbir ahlaki gerekçesi olmadığı halde Kuzey Kıbrıs halkına karşı vesayetçi bir yaklaşım sergilendiği aşikardır."

'KENDİ KIRMIZI ÇİZGİLERİNİ İHLAL ETTİ'

Baluken, Mavi Marmara saldırısı sonrasında dönemin başbakanı, şimdiki Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın İsrail’e karşı sert bir söylem geliştirirken anti-semitizmin Türkiye toplumu içinde yaygınlaşmasına zemin hazırladığını belirtti. Baluken, şunları da kaydetti: "Ancak Erdoğan İsrail ile barışırken öne sürülen 3 şartın 2’si yerine getirilmezken, sadece tazminat konusu uluslararası hukuka aykırı, ailelerin rızasına dayanmaksızın, ilgili sivil toplum örgütlerinin görüşleri ve önerileri alınmadan, gayri hukuki bir şekilde gerçekleştirilmeye çalışılmış, nitekim bu tarz bir tablonun adının tazminat ödeme olmadığı da açığa çıkmıştır. İsrail ile normalleşme sağlanmış olduğu halde Gazze ablukası kalkmadı ve resmi bir özür İsrail devletince yapılmadı. Dolayısıyla AKP Hükümeti, kendi kırmızı çizgilerini ihlal ederek Türkiye dış politikasının tutarsızlığı teyit edilmiş oldu."

'POPÜLİST SÖYLEM YERİNİ ÖZÜR MEKTUBUNA BIRAKTI!'

Türkiye-Rusya ilişkilerine de dikkati çeken Baluken, "Özellikle Suriye Krizi nedeniyle gerilen Rusya-Türkiye ilişkilerinde Türkiye’nin Rus savaş uçağını düşürmesi sebebiyle AKP hükümetinin o günlerde kullandığı popülist söylemin yerini özür mektubu bırakmıştır" diye belirtti.

HDP'li İdris Baluken, önergesinin sonunda şunları ifade etti: "AKP dış politikasındaki tutarsızlığın ve istikrara zarar veren yaklaşımların sebeplerinin açığa çıkarılarak hangi ilkelerin esas alınarak dış politikanın rayına oturabileceği yönünde bir meclis araştırması açılması artık zaruri bir ihtiyaç haline gelmiştir."