Siyasi soykırım operasyonlarında gözaltına alınan Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) 2014 yılındaki Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyelerinin de aralarında bulunduğu siyasetçiler, Ankara Adliyesi’ne götürüldü. Mahkemeye çıkarılan siyasetçilerin gözaltı süreleri uzatıldı.
Siyasetçiler, gözaltıların uzatılmasına karşı Sulh Ceza Hakimliği’nde tek tek savunma yaptı. Savunmalar sırasında avukatlar mahkeme salonuna alınmadı.
Avukatlara, müvekkilleriyle görüşmeleri için kısıtlı süre tanındı.

SİYASETÇİLER HUKUKSUZLUĞA DİKKAT ÇEKTİ

Gözaltındaki siyasetçilerden Sırrı Süreyya Önder, MYK kararına karşı açılan soruşturma döneminde HDP’nin Meclis’teki İdari Amiri görevini yürüttüğünü belirterek, “İdare amirliği yapan partisinin hiçbir karar ve temsiliyet organında yer alamaz. Almama Anayasa mani oldu" dedi.
22 ameliyat geçirdiğine dikkat çeken Önder, "Nezarethane koşulları iyi değil, gözaltı süresinin uzatılmasını gerektirecek bir şey yok” dedi.
HDP Dış İlişkiler Komisyonu üyesi Nazmi Gür, avukat olduğunu ve evinin hukuk dışı bir şekilde arandığını söyledi. Gür, barodan bir temsilci getirilmediğini ve avukatların arama sırasında bulunmasına izin verilmediğini söyledi. Gür, e-imzasının yüklü olduğu bilgisayarı ve telefonuna el konulduğunu dile getirdi.
Eski Milletvekili Altan Tan da gözaltı süresinin uzatılmasını gerektirecek bir şey olmadığını ifade etti.
Kars Belediye Eşbaşkanı Ayhan Bilgen ise, dosya kapsamında 8 ay tutuklu kaldığını ve Anayasa Mahkemesi tarafından bırakıldığını anımsatarak, ek gözaltı talebinin kabul edilmemesini istedi.
Eski Milletvekili Ayla Akat Ata da, 4 gündür hiçbir şey söylenmeden gözaltında olduğunu, bir an önce ifadelerin alınması gerektiğini belirtti.
Hakimlik, savcılık talebini esas alarak, soruşturma kapsamında delillerin toplanmasının “güçlüğünü" öne sürerek, gözaltı süresini 4 gün daha uzattı.
Kararın ardından siyasetçiler, yeniden Ankara İl Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü.