Özgür Gündem Gazetesi ile dayanışmak amacıyla başlatılan Nöbetçi Genel Yayın Yönetmeliği nöbetini, gazeteci İnci Hekimoğlu devraldı. Haber toplantısına katılan Hekimoğlu, 7 Haziran seçimleri sonrası startı verilen çatışmalı sürece değinerek, "Herkesin malumu olduğu gibi HDP'nin oylarını yükseltmesi, batı ile diyalog kurması, batıdaki laiklerle, muhafazakarlarla ve çeşitli kesimdeki insanlarla diyalog kurmaya başlaması iktidarı çok rahatsız etmiştir. 7 Haziran öncesi HDP çevresinde toplanan kitlelere yönelik çok ciddi bir baskı gelmeye başlamıştı. Nitekim Dolmabahçe mutabakatının iktidar tarafından çöpe atılması, çatışmaların tekrar başlaması, giderek iktidarın dilinin sertleşmesi ve bu dilin sertleşmesi ile birlikte hem emrindeki medya yoluyla hem de artık bir zamanlar Gezi olaylarında 'Evde zor tutuyorum' dediği bir takım iti kopuk lümpenler sokaklara sürülmeye başladı. Bunla birlikte topluma dalga dalga yayılan bir nefret dili ve şiddet hakim olmaya başladı" dedi. 

Büyüyen ve yayılan nefret dili ile birlikte başta Kürt medyası ve çalışanlarının iktidar tarafından hedef alındığını söyleyen Hekimoğlu, ayrıca insan haklarından, düşünce ve ifade özgürlüğünden, özgürlük, demokrasi ve hukuktan yana olan her kesimin iktidarın hedefi haline geldiğini dile getirdi. Özgür Gündem gazetesinin 90'larda bombalanıp, çalışanlarının öldürüldüğünü hatırlatan Hekimoğlu, "Özgür Gündem, bugün içeri atılarak susturulmaya ve sindirilmeye çalışılıyor. Yine 90'larda farklı kesimlerden destek çok azdı. Şimdi görüyoruz bu dayanışma çemberi ve bir takım tabular batıda da kırılıyor. Daha geniş çeperden bir dayanışma ve birlik ağı olmaya başladı. Bu iktidarı çok rahatsız ediyor" diye belirtti. 

İktidarın dayanışmadan duyduğu rahatsızlıktan kaynaklı soruşturma ve dava açtığını, tutuklamalar yaptığını dile getiren Hekimoğlu, şunları söyledi: "Bunu kırmaya çalışıyorlar. Bugünlerde gündemde olan geniş demokrasi cephesi dediğimiz bir muhaliflerin yine demokrasi, barış, özgürlük ve hukuktan yana kesimlerin bir araya gelmesinin ne kadar şart olduğunu gösteriyor. Çünkü böyle bir dayanışma o kadar ürkütüyor ki bunun önünü kesmek üzere hemen harekete geçtiler. Özgür Gündem örneğinde de bunun ne kadar önemli olduğunu görüyoruz. Umuyorum ki bu dayanışma ağı gerek başka alanlarda gerekse Özgür Gündem özelinde büyüyerek devam eder. Çünkü tek kurtuluşumuz bu."