İsveç’in başkenti Stockholm’deki alış veriş merkezlerinden Galerian’da tesadüfen, gösteri ve yürüyüşlerde sık sık karşılaştığım ancak adını bilmediğim Kürt yurtseverle selamlaştıktan sonra ne yaptığını soruyorum.

Burasının kendi mekanı olduğunu, her gün buraya gelerek “Öcalan’a Özgürlük, Kürdistan’a Statü” şiarıyla sürdürülen kampanya kapsamında imza topladığını söylüyor. Adının Mehmet Salih Gök olduğunu öğrendiğim Kürt yurtsever sürdürülen kampanyaya daha etkin bir biçimde katkıda bulunmak için önüne belirli hedefler koyduğunu, bu kapsamda da her gün 100 imza toplamadan eve gitmediğini belirtiyor.

"Önderliği özgür olmayan bir halkın özgür olamayacağını" belirten Gök, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü sağlanmadıkça Kürt Halkının özgürleşemeyeceğini, Türkiye’ye demokrasi gelemeyeceğini vurguladıktan sonra konuşmasını şöyle sürdürüyor:

“Bundan dolayı ben bu kampanyaya severek katılıyorum. Bundan büyük mutluluk ve onur duyuyorum. Geçtiğimiz yıl Halkımız Rojava ve Kuzey Kürdistan’da büyük hamleler yaptı. Rojava ayağa kalktı ve oradaki kardeşlerimiz kendi kendilerini yönetmeye başladı. Kuzeydeki halkımız her gün meydanlarda. Ben bu yılın büyük bir hamle yılı olduğu ve sorunun çözümleneceği inancıyla ve bunun verdiği heyecanla mücadeleye daha fazla sarılmak gerektiğine inanıyorum.”

KAMPANYA SADECE İMZA TOPLAMAK OLARAK GÖRÜLMEMELİ

Ortadoğu’da diktatörlüklerin art arda yıkılmasının Kürt Halkı için tarihi bir fırsat olduğunu söyleyen Gök bu fırsatın değerlendirilmesi için hem ülkede hem de yurt dışında yaşayan Kürtlere tarihi sorumluluklar düştüğünü dile getirerek bu fırsatın heba edilmemesi için tüm Kürtlerin seferber olmaları gerektiğini vurguluyor.

Öcalan’ın özgürleştirilmesi için süren kampanyanın sadece bir imza toplama olayı olarak görülmemesi gerektiğini sözlerine ekleyen Gök, kampanyayla en geniş çevrelere Kürt sorununun anlatılması, kamuoyunun bilgilendirilmesi ve onların desteklerinin alınması olarak algılanması gerektiğini ifade diyor.  

İmza toplarken onbinlerce insanla konuştuğunu ve tartıştığını belirten Gök, karşılaştığı Türklerin çoğunluğunun sorunun çözümünün barıştan geçtiğini kavradıklarını söylerken, ırkçı ve milliyetçi çevrelerin dışındakilerin imza atarak kampanyaya katılmalarının sevindirici olduğunu dile getiriyor.

Gök,  “Artık Türkler de bu sorunun silahla çözülemeyeceğini anladı. Ben onlara demokrasiyi sadece kendimiz için değil onlar için de istediğimizi anlatıyorum. Onların da bu mücadeleye katılmaları gerektiğini söylüyorum” diyor.

Gök, toplam olarak ne kadar imza topladığını ise şimdilik gizli tuttuğunu, kampanyanın sonlandırmasına doğru topladığı imzaların miktarını açıklayacağını söylüyor.