İHD: 38 gündür kayıp Bilen’le ilgili kapsamlı araştırma yapılsın
İHD: 38 gündür kayıp Bilen’le ilgili kapsamlı araştırma yapılsın
İHD: 38 gündür kayıp Bilen’le ilgili kapsamlı araştırma yapılsın
İHD Siirt Şubesi, son olarak askeri kontrol noktası yakınlarında görülen ve 38 gündür kendisinden haber alınamayan Sıddık Bilen’in akıbetini araştırdı. Olay yeri inceleme ve görgü tanıklarıyla görüşmede farklı beyanlara ulaşan İHD, kapsamlı bir araştırma yapılması gerektiğini belirtti.
Siirt'in Pervari ilçesine bağlı Doğan (Hosyan) köyünde ikamet eden 4 çocuk babası Sıddık Bilen (30), 38 gündür kayıp. Van'ın Çatak (Şax) ilçesine gitmek üzere 2 arkadaşı ile bindiği minibüsten Pervari'ye bağlı Belenoluk (Heşet) Jandarma Karakolu'nun yakınına kurulan askeri noktayı fark etmesi sonrası, hakkında kesinleşmiş hüküm cezası bulunması nedeniyle araçtan inerek dere yoluna giren Bilen'den o günden bu yana haber alınamıyor. Olay sonrası yetkili kurumlarla paylaşmak amacıyla İHD Siirt Şubesi üyelerinden oluşan bir heyet tarafından inceleme ve görüşmelere dayanarak oluşturulan rapor, kamuoyu ile paylaşıldı.
Yazılı olarak paylaşılan raporda, Bilen'in ailesi ve kendisiyle en son beraber olan arkadaşları ile yapılan görüşmelere de yer verildi.
Kayıp Bilen'in kardeşi Hidayet Bilen de kendisi ile görüşen İHD heyetine çarpıcı bilgiler aktardı. Çatak ilçesinden birilerinin bir noktada define olabileceğini belirterek kendisini araması üzerine kardeşinin, akrabaları olan İrfan Babat, Cevher Babat ile minibüs şoförü Abdurrahman Bulut'u da yanına alarak çağrıldığı bölgeye doğru yola çıktıklarını aktaran Ağabey Bilen, yanında bulunan kişilerin aktarımlarına göre, yola çıktıktan bir süre sonra kardeşinin askerlerce kurulan kontrol noktasını fark etmesi üzerine 'ben ileride önünüze çıkarım' diyerek araçtan indiğini bildiklerini kaydetti.
‘KARDEŞİM BİR FAİLİ MEÇHUL CİNAYETE KURBAN GİTMİŞ OLABİLİR’
Kendilerine bilgi ulaşması sonrası durumu ilgili tüm yerlere ilettiklerini ve arama çalışmaları yaptıklarını belirten Ağabey, aynı gece o bölgede birkaç olay olduğunu öğrendiklerini heyetle paylaştı. Ağabey Bilen, Heyet'e şunları söyledi: "Söğütönü köyü civarında 8-9 el ateş sesi duymuşlar, bir kobranın bir aracı takip ettiklerini söylediler. Ayrıyeten karakol içinde de bir el mermi sesi geldiği söyleniliyor. O tarihte orada görevli olan Belenoluk Jandarma Karakolu'nda görevli Üsteğmen Metehan'ın tayini çıkarıldı. Kardeşimin bir faili meçhul cinayete kurban gitmiş olabileceği düşünüyoruz. PKK tarafından açıklama yapıldı, onlar almamışlar ve bu konuda herhangi bir bilgileri de yok. Belenoluk jandarmasındaki askerlerden şüpheleniyorum. Arkadaşlarının da 3 gün boyunca olayı bizden gizlemeleri nedeniyle de kaygılarımız var. olduğunu bile bilmiyoruz" dedi.
3 GÜN AİLESİNE HABER VERİLMEDİ
Bilen'in beraberinde götürdüğü ve bindikleri araçta kendisini en son görenlerden biri olan Cevher Babat ise, Heyet'e şu bilgileri verdi: "Belenoluk jandarma noktasına 50 metre kala yolda askeri arama noktası olduğunu gördük, noktaya yakın aracı yavaşlattı ve 'ben ineceğim kontrole giremem, buradan aşağı inip sizi köprüde bekleyeceğim' dedi. Araç yavaşladı o da araçtan kendisini attı. Biz de arama noktasına gittik, aracımızın kaydı yapıldı. Kimliklerimize baktılar, sonra da yollumuza devam ettik. Köprüyü geçtikten sonra durduk, onu görmeyince araba bozuldu gerekçesiyle 20 dk kadar aracın tekerlekleriyle uğraştık. O gelmeyince biz de yolumuza devam ettik. Çatak tarafından Xumar'a gittik. Bu arada bir araç bizi hızla geçti. Arkadaşımızı bulamayınca Abdurrahman, ağabeyi Mecit'i aradı. Onlar da Xumar köprüsü yanında beklediklerini söylediler.
Gittiğimizde Sıddık'ı sordular. Bizler de durumu anlattık. Çok sinirliydiler, bağırıyorlardı, bize sert davranıyorlardı. 'Sıddık Antep'ten bilirkişi getirecekti. Siz niçin geldiniz' diye tepki gösterdiler. Bize 'yeri göstermeyeceğiz gidin' diye söylediler. 5 dk bile beklemedik, sonra eve döndük. Onlar da Çatak'a döndüler. Sıddık'tan ses çıkmayınca 3 gün sonra ailesine söyledik. Sıddık önceden onların ortağı olduğunu, isimlerini bile bize söylememişti. Bizler de Mecit ve Hacı'dan şüpheleniyoruz. 3 gün gizlediğimiz için kendimizi de sorumlu görüyoruz. Gerekli yerlere ifade verdik. Ancak Mecit ve Hacı'ın ifadeleri halen alınmamış, O gece arama noktası dışında hiçbir asker veya askeri araç görmedik, olağanüstü bir durumda yoktu."
Rapor'da Pervari Cumhuriyet Savcısı ile yapılan görüşmede savcının gerekli araştırmaları yapıyoruz dediği, mobesse ve telefon kayıtlarının incelendiği ve gerekli kişilerin ifadeye çağrıldığı ifade edildi. 15 gün önce Doğan Köyü Karakol Komutanı ile yapılan görüşmede Komutan'ın, aile ile irtibat halinde olduğunu ancak dosyanın savcılığa intikal ettiğini söylediği yine raporda belirtildi.
FARKLI BEYANLAR VAR KAPSAMLI ARAŞTIRMA YAPILMALI
İHD heyeti yayınladığı raporda aydınlatılması gereken noktalar sıralandı. Bilen'in kaybolmasına ilişkin daha etkin ve kapsamlı bir araştırma yapılması gerektiğinin vurgulandığı İHD raporunda, "Yapılan görüşmeler sonucunda farklı beyanların olması heyette soru işaretlerine neden olmuştur. Sivil bir vatandaşın 38 günün üzerinde halen kayıp olması, yaşam hakkının ihlaliyle sonuçlanan bir durum olabileceği kaygısını doğurmaktadır. Bu nedenle olayla ilgili adli ve idari kovuşturmanın daha etkin ve hızlı yapılması gerekmektedir. Her koşulda kutsal ve dokunulmaz olan yaşam hakkı ihlali ciddi bir insanlık suçudur. Olayın derhal açığa çıkartılması ve olayın üzerinin kapanmaması gerekmektedir. Yaşanan bu hukuksuz kaybolma durumunda sorumluluğu olanların açığa çıkarılması ve yargılanması, yaşam hakkına dönük bir ihlal var ise sorumluların bir an önce açığa çıkarılması için konunun takipçisi olacağız" denildi.