İHD ve TİHV uyardı: HDP'yi tasfiye etmek çatışmayı derinleştirir

İHD ve TİHV, basın toplantısı düzenleyerek, HDP'lilerin dokunulmazlıklarının kaldırılmasının çatışmayı derinleştireceği uyarısında bulundu. Toplantıda, CHP'ye de dokunulmazlığın kaldırılmasına ilişkin tutumundan vazgeçme çağrısı yapıldı.

Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) ve İnsan Hakları Derneği (İHD), tasfiye girişimi olarak HDP milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılmasına ilişkin basın toplantısı düzenledi.
İHD Genel Merkezi'ndeki ortak açıklamayı, İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan yaptı. AKP eliyle bir defalığına mahsus olmak üzere sadece hakkında fezleke bulunan milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılmak istendiğine işaret eden Türkdoğan, MHP ve CHP'nin de teklifi destekleyerek oluşan ittifaka dahil olduklarını söyledi. 

'TEKLİF YASA DIŞI!'

Türkdoğan, AKP'nin sunduğu teklifin Anayasanın 88'inci maddesine ve Meclis iç tüzüğüne aykırı olduğunu vurgulayarak, "Anayasanın 83'üncü maddesinde dokunulmazlıklar ile ilgili olarak siyasi parti gruplarının grup kararı alamayacağı ve görüşme yapamayacağı belirtiliyor. Kaldı ki, Anayasanın 85'inci maddesinde dokunulmazlığı kaldırılan milletvekilinin Anayasa Mahkemesi'ne başvuru hakkı olduğu belirtilmektedir. Anlaşılan o ki dokunulmazlıkların kaldırılması ile ilgili teklif siyasal gerekçelerle ortaya konmuş ve özellikle HDP'li milletvekillerinin dokunulmazlığı üzerine odaklanmıştır" dedi. 

AİHM KARARI HATIRLATILDI

Türkdoğan, 2 Mart 1994 tarihinde DEP'li milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılmasını gündeme getirerek, "O dönemdeki gözaltı ve tutuklamalar Türkiye demokrasi tarihinin önemli kırılma ve travma yaratan noktalarından birisidir. Dokunulmazlığı kaldırılan milletvekillerinin bu olay ile ilgili AİHM'e yaptıkları başvuruda AİHM'in 11 Haziran 2002 tarihli Selim Sadak ve diğerleri Türkiye davasında sözleşmenin ek 1'inci protokolünün 3'üncü maddesinin ihlal edildiğine karar vermiştir" diye belirtti. Türkdoğan, verilen kararda, "tedbirin vekillik görevlerini yürütmek ve seçilmiş olma hakkının özüyle bağdaşmaz olduğunu, l No'lu Protokolün 3'üncü maddesine başvuranlara tanınmış ve onları milletvekili olarak seçmiş, seçimin egemen yetkisine aykırılık taşıdığını" yönünde tespit yapıldığını hatırlattı.

'ÇATIŞMA DERİNLEŞİR' UYARISI

HDP'lilerin dokunulmazlıklarının kaldırılmasının Kürt sorununda çatışmayı daha fazla derinleştireceği uyarısında bulunan Türkdoğan, "Dokunulmazlıkların kaldırılması salt hukuki bir konu olmaktan öte aynı zamanda siyasi bir konudur ve siyaset kurumunun sorunları demokratik zeminde çözme iradesine vurulacak bir siyasi darbedir. Çatışma ortamları bu tür hukuka aykırı müdahalelerle değil diyalogla, özgürlüklerin sınırlarını genişletecek tasarruflarla ve siyasete daha geniş inisiyatifler tanınarak aşılabilir" diye konuştu.
Türkdoğan, HDP ve DBP'lilere dönük siyasi soykırım uygulamalarının sürdüğünü anımsatırken, Temmuz 2015'te başlayan süreçte DBP'li 21 belediye eşbaşkanının tutuklu olduğu, 8'i hakkında yakalama kararı bulunduğunu, 28 belediye eşbaşkanının da gözaltına alınıp serbest bırakıldığını aktardı. Türkdoğan, şunları belirtti: "Halen 28 belediye eşbaşkanı görevden alınmış durumdadır. Belediye Meclis üyelerinden 36'sı tutuklu olup 24'ünün de görevine son verilmiştir. İl genel meclis üyelerinden 6'sı tutuklu olup, 4'ünün de görevine son verilmiştir. Bu gidişin son ayağı olarak HDP'li milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılması amaçlanmaktadır."

CHP'YE ÇAĞRI

Türkdoğan, CHP'ye Türkiye'yi polis devleti anlayışı ile yöneten AKP'nin teklifine karşı çıkmaya çağırarak, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Bütün CHP'liler cezaevine girmeye hazır olmalı" sözlerine ilişkin de şunları sölyedi: "Bizler daha çok kişiyi cezaevlerine göndererek değil, düşünceleri nedeni ile cezaevlerinde bulunan insanları özgürleştirerek demokrasi mücadelesini sürdürebiliriz."
İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, "CHP Genel Başkanı'nın bu yanlış tutumunu terk etmesi gerektiğini özellikle belirtmek isteriz" diye ekledi.