Panele AKP medyasındaki A Haber'in Dış Haberler Şefi Orhan Sali, Yurt Haberler Şefi Kerim Ulak ve tetikçisi Cem Küçük konuşmacı olarak katılacaktı. Son bir yıl içinde İsveç'te ard arda darbeler yiyen AKP'nin lobiciliği panelin iptal edilmesiyle birlikte bir darbe daha aldı.

150 civarında medya kuruluşunun kapatılmasını haklı göstermek amacıyla düzenlenen panel İsveç'te yaşayan Türkiye ve Kürdistanlıların yanı sıra İsveçli politikacı ve aydınların da tepkisine yol açtı.

HAK İHLALLERİNİ MEŞRULAŞTIRMA PANELİ YAPACAKLARDI

Aralarında İsveç'ten yayın yapan Newroz TV'nin de bulunduğu 20'yi aşkın televizyon ve radyo kanalının kapatılması büyük tepkilere yol açmış ve 51 sivil toplum örgütü İsveç hükümeti ve politikacılara AKP'nin basın ve ifade özgürlüğüne yönelik saldırılarına karşı girişimde bulunmaları çağrısı yapmıştı.

Newroz TV'nin Türk devletinin baskısı sonucu kapatılması parlamento ve İsveç medyasında tartışmalara neden olurken, yandaş medyanın AKP propagandası için panel düzenlemesi tansiyonu yükseltti.

İsveç Gazeteciler Federasyonu'nun yayın organı ”Journalisten” AKP hükümetinin lobi örgütü EUTD aracılığıyla Stockholm'de bir panel düzenlediğini, panelde ”Gazete avcısı” olarak nitelenen AKP'nin medyadaki tetikçisi Cem Küçük'ün de konuşmacı olarak katılacağını kamuoyuna duyurdu.

Sivil toplum ve gazeteci örgütlerinden gelen tepkiler sonucu Stockholm ilinde okullardan sorumlu politikacı Bo Andersson, salonu kiralama iznini geri aldıklarını açıklamak zorunda kaldı.

AKP VE MEDYASI İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ SAVUNUCULUĞUNA SOYUNDU

Panelin yapılmasından hemen bir gün önce iptal edilmesi paneli düzenleyen EUTD ve panele konuşmacı olarak katılacak AKP'nin gazetecileri üzerinde şok etkisi yarattı. Havuz medyası panelin iptal edilmesini ”Skandal”, ”İsveç'in iki yüzlülüğü”, ”İfade özgürlüğüne darbe” olarak nitelerken Türk hükümet yetkilileri ard arda İsveç'i kınayan demeçler verdi.

Basın-Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü'nün (BYEGM) yazılı bir açıklama yaparak panelin iptal  edilmesinin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin ifade özgürlüğünü düzenleyen 10. maddesine aykırı olduğunu öne sürdü ve ”Her fırsatta Türkiye'yi basın özgürlüğünü ihlal etmekle suçlayan Avrupa ülkelerinden İsveç'e tepki göstermeleri” çağrısında bulundu.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Twitter hesabından ”Demokrasi ve medya özgürlüğü konusunda herkese ders vermeye çalışan İsveç'in 15 Temmuz konferansını iptal etmesi çelişki ve çifte standarttır. Tepkilerimizi ve hassasiyetlerimizi İsveç Dışişleri Bakanı Margot Wallström'e ilettik” açıklamasını yaptı.

Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik de, İsveç'in basın özgürlüğü konusunda, dünyada yasal mevzuata sahip en eski ülke olduğunu, panelin iptalinin bu gelenekle bağdaşmadığını, panelin iptal edilmesinin ifade özgürlüğüne karşı bir tutum olduğunu iddia etti.

AKP hükümetinin bakanları ve onların güdümündeki havuz medyası bir anda ifade özgürlüğü savunucusu kesildi ve İsveç Hükümeti'ni iki yüzlülükle suçladı.

İSVEÇ'İN GERİ ADIM ATTIĞI YALANINI YAYDILAR

Türk yetkililerin ve Stockholm'deki EUTD temsilcilerinin panelin yapılması için yeniden izin alma girişimleri sonuç vermedi. İsveç'in tek kişi tarafından değil, hükümet tarafından yönetildiğini ve hükümetin belediye yöneticilerinin aldığı iptal etme kararını geri aldıramayacağını anlayan Türk hükümeti ve havuz medyası yeni bir yalana başvurdu.

AKP hükümeti, ”Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuoğlu'nun, İsveç'te düzenlenecek '15 Temmuz-Kanlı darbenin perde arkası' panelinin bazı İsveçli parlamenterlerce iptal edilmesi üzerine mevkidaşı Margot Wallström ile yürüttüğü telefon diplomamisi sonuç verdi. Diplomatik kaynaklardan alınan bilgiye göre Çavuşoğlu konuya ilişkin 3 telefon görüşmesi gerçekleştirdi” haberini medyaya servis etti.

EUTD, Facebook sayfasından panelin yapılacağı haberlerinin gerçek dışı olduğunu ve kendilerine izin verildiğini açıklarken havuz medyası Türk Hükümeti'nin İsveç'e geri adım attırdığı haberini yaygınlaştırmaya devam etti.

’GAZETECİ AVCISI’ CEM KÜÇÜK

İsveç Hükümeti ve dışişleri yetkilileri konu hakkında bir açıklama yapmazken, İsveç medyası panelin ertelenmesine ve özellikle de panele katılacak Cem Küçük'e geniş yer verdi. Gazetelerde Cem Küçük'ün aralarında Can Dündar'ın da bulunduğu mahalif gazetecileri hedef gösteren bir ”Gazete avcısı” olduğu yorumları yapıldı.

Svenska Bladet Gazetesine açıklamalarda bulunan Gazeteci-Yazar Kurdo Baksi, Cem Küçük'ün AKP'yi eleştiren bazı kişi ve gazetecileri ölümle tehdit ettiğini ve halktan vergi olarak toplanan paraların Türkiye'de ifade özgürlüğünü engelleyen Cem Küçük gibiler için kullanılamayacağını söyledi.

Dagens Nyheter gazetesinde ”Türkiye İsveç'i ikiyüzlülükle suçluyor” başlıklı haberde de, Lund üniversitesi Öğretim Üyesi Umut Özkırımlı, Cem Küçük'ün kendisini hedef göstermesinden sonra pek çok tehdit mektubu aldığını söyledikten sonra ”Avrupa ülkelerinden çoğunda yazdıklarından dolayı ceza alırdı. İnsanlar ölmeli diye yazabilir. Ama bu ifadeleri eleştirildiğinde ben sosyal olarak ölmesini kastettim der” şeklinde konuştu.