İsveç Çevre Partisi Yeşillerin iki önemli ismi milletvekili Jabar Amin ile Avrupa Parlamentosu eski milletvekili ve Cogito adlı düşünce kuruluşunun Başkanı Per Gahrton, PKK yöneticileriyle bugün Kandil’de bir görüşme yapacaklarını açıkladı.

Dagens Nyheter Gazetesinin “Tartışma” sayfasında yayımlanan makalede Amin ve Gahrton, Kürtler ve Türkler arasındaki anlaşmazlığın çözülebilmesi için üçüncü bir tarafın aracılığının gerektiğini ve İsveç’in bu rolü üstlenmesinin koşulları olduğunu yazdı.

Makalede, Türk devletinin Kürtlerin dil ve bireysel eşitlik haklarını kabul etmeye hazır olduğu, ama buna karşın Türkiye’de yaşayan Kürtlerin Güney Kürdistan’daki oluşuma benzer bir yapıyı gerçekleştirebilmelerinin güçlüğüne dikkat çekliliyor.

İsveç’in, tüm bölgelerde yaşayan Kürtlerin haklarını desteklemede ve bölgeden İsveç’e iltica eden Kürtleri kabul etmede onurlu bir tarihe sahip olduğu ve bunun İsveç’e “üçüncü bir güç olarak” sorunun çözülmesi için aracılık yapma olanağı yarattığı ifade ediliyor.

Amin ve Gahrton, başlangıç olarak somut barış görüşmelerine geçişe başlanmasının koşullarının belirlenmesine ihtiyaç bulunduğunu yazıyor. Her iki siyasetçi, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın yaptığı çağrının PKK’nin silahlı mücadeleyi bırakacağı ve şiddet içermeyen yöntemlere başvuracağı anlamına mı geldiği sorusunu yöneltikten sonra bunun gerçekleşmesi halinde sorunun çözümü için önemli bir adım olacağı tesbitinde bulunuyor.

İran, Suriye ve Türkiye’de Kürtlerin ağır baskı koşullarında yaşadıkları somut örnekler verilerek hatırlatıldıktan sonra bu durumun Kürdistan’ın bazı parçalarında silahlı mücadele veren özgürlük hareketlerinin ortaya çıkmasına yol açtığı belirtiliyor.

Barışın sadece bir amaç değil aynı zamanda kalıcı değişiklere giden bir yol olduğu belirtilen yazıda, barış düşüncesinin yaygınlaştırılması için Birleşmiş Milletler’in silahlı mücadele düşüncesini bırakmamış olsalar bile özgürlük hareketiyle diyalog kurmaya hazır olması gerektiği belirtliyor. FKÖ’nün durumu örnek olarak gösteriliyor.

Amin ve Gahrton girişimlerinin Türk hükümetinin Avrupa’daki değişik politik grupların Türk ve Kürt halklarının dostları olduğunu anlamasına hizmet etmesini umduklarını belirttikten sonra, Avrupa’daki Yeşiller’in Türkiye’den pozitif tepkiler belkediğini belirtti. Bunları siyasi tutsakların serbest bırakılması, Kürtlere eşit ve demokratik haklarının tanınması ve bunun için de anayasa ve seçim yasaların yasalarda değişiklikler yapılması olarak sıralıyor.

Konu hakkında düşüncesine başvurduğumuz Çevre Partisi Yeşiller Parlamento Dış Politikası Üyesi Milletvekili Valter Mutt, iki arkadaşının girişimini çok önemli bulduğunu ve İsveç’in sorunun çözümü için aracılık yapmasından yana olduklarını söyledi. Konuyu Parti organlarında tartışmamış olmalarına rağmen parti olarak Amin ve Gahrton’un girşiminin arkasında olduğunu ifade etti.

Öcalan’ın girişiminin barışın sağlanması yolunda atılan çok önemli bir adım olduğunu söyleyen Mutt “Şimdi Türk hükümetinden adım atmasını ve ilk aşamada tüm siyasi tutsakları serbest bırakmasını bekliyoruz” dedi. İsveç Hükümeti’nin bugüne kadar Türkiye’nin işlediği insan hakları ihlallerine sessiz kalmasına rağmen Carl Bildt’in sorunun çözümü için aracılık yapmak için devreye girmesini istediklerini ifade etti. Mutt barış görüşmelerinin sağlıklı bir biçimde sürdürülmesi için Öcalan’ın serbest bırakılmasının önemine de vurgu yaptı.