İsveç Hükümetinin ilticacılara yönelik tutumunu protesto etmek amacıyla Malmö şehrinde, çoğunluğu ilticacı yaklaşık 200 kişi 14 Temmuz günü bir aydan daha fazla  sürecek bir yürüyüş başlattı. 730 kilometrelik yolu katedecek olan göstericilerin 16 Ağustos günü başkent Stockholm’a ulaşmaları bekleniyor.

Yol boyunca ve uğradıkları illerde bildiriler dağıtan , miting ve salon toplantıları yapan göstericiler ilticacıların ve kağıtsızların içinde bulundukları duruma dikkat çekiyor ve İsveç’in daha insancıl bir iltica politikasını uygulamasını istiyor.

Yürüyüş daha önce ilticacı olan Afgan Ali Reza Ahmadi’nin inisiyatif ve girişimi sonucu örgütlendi. Ahmadi, ülkesini terkedip İsveç’e gelmesinin 6 ay aldığını, yollarda polise yakalanma korkusuyla güç anlar  yaşadığını, İsveç’te de iltica talebi kabul edilene kadar çok sıkıntı çektiğini dile getiriyor.

İlticacıların karşı karşıya kaldıkları sorunlara dikkat çekmek amacıyla önce 5 ila 10 kişiyle Malmö’nün 19 kilometre uzağındaki  Lund iline yürümeyi düşündüklerini ancak yaptıkları toplantıdan Stockholm’e yürüme kararının çıktığını söylüyor.

Yürüyüşe umduğunun çok üzerinde, 200 civarında kişinin katılıyor olmasını önemsediğini söyleyen Ahmedi, yürüyüşün İsveç halkının ilticacılara anlayış göstermelerine  katkıda bulunacağına inandığını ifade ediyor.

GÖÇMEN KARŞITI SÖYLEMLER PRİM YAPIYOR

Son dönemlerde yapılan kamuoyu yoklamalarının sonuçlarının  Irkçı ve yabancı düşmanı “İsveç Demokratları”nın 2009 yılında yapılan seçimlerde aldıkları oyları ikiye katladığını göstermesi, partinin sürdürdüğü göçmen karşıtı politikanın prim yaptığını ortaya koydu. Parlamentoda yer alan büyük partiler, bu politikayla mücadele etme yerine, tabanlarının ırkçı partiye kaymasını engellemek için daha katı bir iltica politikası uygulamaya, göçmenlere yönelik söylemlerini sertleştirmeye başladı.

Bu politikanın bir yansıması olarak da Hükümet,  iltica başvurusu reddedildiği için gizlenmek zorunda kalan kağıtsızların bulunup sınır dışı edilmeleri için Reva (Hukuk güvenlikli ve etkin uygulama) adını verdiği projeyi pilot bölge olarak belirlediği Malmö’de yürürlüğe koydu. Reva’nın uygulanması sonucu Polis’in geçtiğimiz yıl 2010 yılına kıyasla aranan ilticacılardan % 25 daha fazlasını yakalayarak sınırdışı ettiğinin anlaşılmasından sonra proje Stockholm’u da kapsayacak bir şekilde genişletildi..

Göstericiler, Reva projesinin ırkçı ve faşist bir proje olduğunu, polisin insanların görünüşlerine bakarak kimlik kontrolü yapmasının kabul edilemeyeceğini belirterek projenin iptal edilmesini de talep ediyor.

İSVEÇ “SAVAŞA HOŞ GELDİN MERKEZLERİ” AÇARAK SORUMLULUK ALMAKTAN KAÇINIYOR

Göstericiler İsveç Devlet Televizyonu, Svt’nin “Tartışma” köşesinde de amaçlarını kamuoyuna duyurmak amacıyla bir makale yazdılar.

Dün yayımlanan makalede 34 gün daha insancıl bir iltica politikasının yürürlüğe konması, insan hakları ve “Birleşmiş Milletlerin Çocuk Hakları Sözleşmesi”nin pratikte uygulanması için yürüdüklerini belirten eylemciler, İsveç Hükümetinin savaştan kaçan ilticacıları ülkelerine geri göndermesini eleştiriyor.

“İsveç Hükümeti savaştan kaçan çocukların Afganistan’da kalabilecekleri çocuk evleri inşa etmekten söz ediyor. Bu bizim için bir kabustur. Hükümet ‘Savaşa hoş geldin merkezleri’  açarak sorumluluğunu üstlenmekten kaçınıyor. Bu merkezlerin kurulması önerisi iltica politikasındaki olumsuz değişimi ve Çocuk Hakları sözleşmesi’nin nasıl ayaklar altına alındığını gösteriyor” diyen eylemciler  İsveç Hükümetine, ülkelerindeki politikacılar ve bürokratların dediklerine değil, yaşananlara ve kendilerin dediklerine kulak vermesi çağrısında bulunuyor.

16 Ağustos günü Stockholm’e gelmeleri beklenen eylemciler Stockholm’de yapacakları bir gösteriyle eylemlerini noktalayacak. Eyleme aralarında İsveç Kiliseler Birliği’nin de bulunduğu 5 kurum ve kuruluş destek veriyor.