Jitem Cizre davasında sona doğru

Jitem Cizre davasında sona doğru

Şırnak'ın (Şırnex) Cizre (Cizîr) ilçesinde 1993-95 yılları arasında işlenen faili meçhul cinayetlere ilişkin aralarında Kayseri eski İl Jandarma Komutanı Albay Temizöz, Cizre eski Belediye Başkanı Kamil Atak ve itirafçıların yargılandığı davada mahkeme heyeti mütalaa hazırlaması için dosyayı savcıya teslim etti. 

Amed'deki 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde bugün görülen Cizre Jitem davasında, emekli Albay Cemal Temizöz, itirafçılar Hıdır Altuğ, Abdulhakim Güven, Adem Yakın ve uzman çavuş Burhanettin Kıyak ile tutuksuz sanıklar Kamil Atak ve Tamer Atak hazır bulundu. 

Tutuksuz sanıklardan Kamil Atak, duruşma salonuna da sivil polis korumaları ile girerken, itirafçı Adem Yakın’ın, korucubaşı Kamil Atak'ın elini öpmesi dikkat çekti.  Duruşmada ilk olarak dosyaya gönderilen evrak okundu. Daha sonra savcı, dosyanın esas hakkında mütalaa hazırlanması için kendisine verilmesini ve sanıkların tutukluluk halinin devamını talep etti.

Sanıklardan Hıdır Altuğ ve Abdülhakim Güven, suçlamaları kabul etmediklerini belirterek, beraatlarını istedi. Tutuksuz sanıklar Kamil Atak ve Temer Atak da suçsuz olduklarını belirterek beraatlarına istedi.

Sanıklardan Adem Yakın ise, delillerin tamamının lehine dönmesine rağmen tutuklu bulunduğunu ifade etti. Yargılamanın 4.5 yılda geldiği sürecin içler acısı olduğunu belirten Yakin, "Olmayan asit kuyularını, ölüm tarlalarını ortaya çıkaramadınız. 4.5 yılda yargılamada bir adım ileri gidemediniz. Basını arkanıza alarak bunu yaptınız" dedi.

Bunun üzerine araya giren Mahkeme Başkanı, "Bunu biz mi yaptık? Savunma yaparken üslubunuza dikkat edin" diye uyarıda bulundu.

Adem Yakin'in ifadeleri üzerine müdahil avukatı Tahir Elçi, "Musa Anter cinayeti davasının sanıklarından Albay Savaş Gevrekçi, Adem Yakın ile ilgili bazı beyanlarda bulundu. Adem'in JİTEM'de uzun süre çalıştığını söyledi. Kendisiyle ilgili o dönem bazı şikayetlerin olduğunu söyledi. Bu dosyanın istetilmesini talep ediyoruz" dedi.

Duruşmada sanıklardan uzman çavuş Burhanettin Kıyak, 1992 yılında Botaş petrol boru hattının güvenliğini sağlamakla görevli komando birliğinde görev yaptığını belirterek, "Botaş sahasında asit kuyusu da normal kuyu da yok. Orada görevimiz PKK baskınlarına karşı önleyici pusular atmaktı. Biz fedakarca görevimizi yaptık. Biz bayrağın inmemesi için, vatanın bekası için mücadele ettik. 20 yıl sonra vatan haini olarak yargılanıyoruz"  iddialarında bulundu.  

Kendisinin 4 yıl boyunca Cizre'de sivil gezdiğini kimsenin görmediğini söyleyen Kıyak, kendisini şöyle savundu: "Ben suçlu olsam kendi ayağımla Ankara TEM'e gidip ifade vermezdim. Diyarbakır Terörle Mücadele Şubesi'nde gözlüklü bir görevli bana gizli tanık olayıyla yaklaşmak istedi. Komiser beni gizli tanık yapmak için ikna etmek istedi. Beni dosyadan kurtaracaklarını söylüyorlardı. Böyle bir durumum olsa kendimi kurtarmak için gizli tanıklığı kabul ederdim.”

Mahkeme daha sonra Kayseri eski İl Jandarma Komutanı Cemal Temizöz'ün savunmasını aldı. Mahkemede bütün çelişkileri ortaya koymasına rağmen bunların dikkate alınmadığını ileri süren Temizöz, "Bu kadar suçla mücadele ederken bana bu tuzağı kurdular. Kimler olduğunu biliyorum. İfade edemediğim isimler var. Ama bunları ima edeceğim. Bu işin üstünde üst düzey bir bürokrat var. Müdahil avukatları arşive girip tek tek evrak arıyorlar" dedi.

Görev yaptığı dönemde Cizre'nin, PKK açısından 'kurtarılmış bölge' olduğunu vurgulayan Temizöz,  işlenen devlet suçlarını gerekçelendirmeye çalıştı. Mahkeme, Cemal Temizöz'ün ifadesinin devamı için duruşmaya öğlen arası verdi.