Dünya Sosyal Formu’ndaki tartışmalara kadınlar yoğun bir şekilde damga vurdu. Forumun Tunus’ta organize edilmesi, aynı zamanda ‘Arap baharı’nda aktif rol oynayan kadınların, yaşadıkları sorunu, beklentilerini gündeme getirmesini de sağladı. Tunus, Cezayir, Fas’tan oluşan Magreb ülkelerinde yaşayan kadınların yoğun ilgi gösterdiği Dünya Sosyal Formu’nda kadınlar yaşadıkları sorunları masaya yatırıyor.

Bu sabah saatlerinde güney ve kuzey ülkelerinde kadınların yaşadığı sorunlar ve eşitlik konularının ele alındığı atölyeler düzenlendi. Burada Cezayir, Tunus ve Fas’tan kadınlar sorunlarını dillendirdi. Yürütülen tartışmalarda kadınların bulunduğu her yerde şiddete maruz kaldığına dikkat çekildi. Vadandaşlık haklarında eşit bir uygulamaya maruz kalmadıklarını da belirten kadınlar, son iki yılda yaşanan isyanların devrime dönüşme şansının olmasına rağmen, Güney ve Kuzey yarımküredeki kadınların ortaklaşmamasının ciddi bir eksiklik olduğunu belirtildi. Bunun ABD’nin hayata geçirmek istediği Büyük Ortadoğu Projesi ile bağlantısına da dikkat çeken kadınlar, “Kadın hakları, pasif haklardır, mücadelemizi ortaklaştırmamız gerekiyor ki sorunlarımızı çözelim” dedi.

Yaratılan sistemin yıllar boyunca kadınları esir aldığının da vurgulandığı tartışmalarda, asıl görevin ise uyanık olup, ulusal ve uluslararası düzeyde tepki göstermek olduğuna da dikkat çekildi. Arap devriminin feminist bir devrim olmasına rağmen, ancak diyalog konusunda ciddi eksikliklerin yaşandığı da vurgulandı.

Konuşmalarda en çok dikkat çeken ise Cezayirli kadın örgütü temsilcisinin konuşmasıydı. Kadınların aile içinde, günlük hayatta, iş hayatında, sokakta yürürken tacize, tecavüze, şiddete maruz kaldığını vurgulayan konuşmacı, “Kadınlar arasında dayanışma gerekiyor. Ancak karşılaştığımız sorunlara kadınlığımızı yaşayarak çözüm bulabiliriz” biçiminde bir tespit yaptı.

Yine oluşturulacak örgütlerle kadının maruz kaldığı şiddet, mağduriyet, hak ihlali gibi sorunların da çözülebileceğine dikkat çekildi.