Kafe-bar çalışanları: Oyalama değil işimizi istiyoruz

Salgın kısıtlamalarına ilişkin kabine toplantısının yapıldığı saatlerde Kadıköy’de bir araya gelen kafe-bar çalışanları isyan etti: "100 gündür kapalıyız. Oyalama değil işimizi istiyoruz.”

AKP kongrelerinin “lebaleb” doldurularak gerçekleştirildiği Türkiye’de salgın kısıtlamaları öne sürülerek işletmelerin kapalı olmasına yönelik tepkiler büyüyor. Bu kısıtlamalar gerekçeyle 100 gündür işsiz olan kafe bar çalışanları, çifte standarda isyan etti.

Kabine toplantısının yapıldığı saatlerde Kadıköy Süreyya Operası önünde bir araya gelen kafe ve bar çalışanları, “Oyalama değil işimizi istiyoruz” mesajını verdi.

HDP Milletvekili Züleyha Gülüm ve BEKSAV sanatçılarının katılımıyla yapılan eylemde, “Oyalama değil işimizi istiyoruz” yazılı pankart yanı sıra, “Geçinemiyoruz”, “Hesabı biz ödemeyeceğiz”, “Patronunun sözlerine itirazım var” dövizleri taşındı.

Sık sık, “Milyonlar aç, milyonlar işsiz, işte sizin çarpık düzeniniz” sloganını atan kafe- bar çalışanları adına yapılan açıklamada şunlar ifade edildi:

“İş yerlerimiz 20 Kasım’da kapatıldı, bugün 100 gündür kapalıyız. 100 gündür işimiz ve gelirimiz yok. Mart ve haziran ayları arasında da 75 gün kapatılmıştık. Kafeler, lokantalar, meyhaneler tam 175 gündür kapalı. Barlar ise 20 Mart 2020’den beri kapalı, bugün 350 gün etti. 15 gün sonra tam 1 yıl olacak.

İş yerlerinin açılmaması demek, hiçbir gelirimiz olmadan yaşamak zorunda kalmamız demek, sosyal güvencemizin olmaması demek, biz çalışanları açlığa mahkûm etmek demek. Milyonlarca insanın içinde olduğu bir sektör yok olma tehlikesiyle karşı karşıya, işçiler ise açlıkla karşı karşıya. Hükümet ve Bilim Kurulu bu yoksulluğu, bu açlığı görmezden geliyor!

Gümrük ve Ticaret Bakanlığı verilerine göre 180 bin iş yeri kapalı. Bu işletmelerin her birinde 10 kişi çalışsa 2 milyon insan ediyor, aileleriyle birlikte 10 milyon insan açlığa, yoksulluğa mahkum edilmiş durumda. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bazı dostlarımız kapanan dükkanlar var diyor, yok öyle bir şey” dedi. Ama Ticaret Bakanlığı 2020 yılında 99 bin 588 esnafın iş yerini kapattığını açıkladı. Esnaf da çalışan da oldukça zorda! Daha fazla iş yeri kapanmadan, daha fazla esnaf intihar etmeden dükkanları açın! Son kabine toplantısı 17 Şubat’ta yapıldı, Cumhurbaşkanı normalleşme planının ilerleyen günlerde açıklanacağını söyledi. Bugün 1 Mart hala açıklanan bir şey yok! Artık bizi oyalamayın!

Biz artık bu virüsün laboratuvarda üretildiğine inanıyoruz. Üretenler Ak Partili. Çünkü bu virüs lokantada, kafede bulaşıyor ama Ak Parti kongrelerinde bulaşmıyor. Ak Parti Rize’de, Trabzon’da, Ordu’da koronavirüs vakalarının en yoğun görüldüğü haftada, sağlık açısından en tehlikeli günlerde kongre yapabiliyor. Binlerce kişiyle Rize’de, Trabzon’da kongre yapmak serbest, ama kongre salonunun yanında bir kahvede oturup çay içmek yasak. Neden: Çünkü salgın var. Buna artık kim, niye inansın! Bir kuralı koyan o kurala uymazsa, halk neden uysun! Kongrelerle, kalabalık cenazelerle, açılış törenleriyle vakaları arttırıp sonra da ‘Vakalar yükseldi dükkanlarınızı açamazsınız’ diyemezsiniz!

Bilim Kurulu üyelerine de sesleniyoruz: ‘Esnafın dükkânı açılmasın’ demesi kolay. Ak Parti genel başkanına, ‘Kongre yapmayın, vakalar yükseliyor’ desenize. Gücünüz bir tek esnafa, işçilere mi yetiyor? Sizin maaşınız yatıyor, esnafın-işçinin hali ne olacak? Bir polis memuru, bankanın önünde maske takmadan babasını bekleyen çocuğa, ‘Söyle babana 900 TL daha para çeksin bankadan’ diyordu. Bir polis aynı anda motosiklete binen bir karı-kocaya, ‘sosyal mesafeniz yok, kadın insin’ diyor. Ama aynı polisler Ak Parti kongresinde maskesiz gezen kimseye işlem yapmıyor. Böyle adaletsizlik, böyle eşitsizlik olur mu?

İnsanlar yaşamını yitiren aile büyüklerini, tek başlarına toprağa veriyor, cenaze töreni yapamıyor, ama siz binlerce kişiyle bir cenaze töreni yapabiliyorsunuz. İnsanlar evleniyor düğün yapamıyor, en mutlu günlerini dostlarıyla kutlayamıyor ama siz birbirinizin omuzuna çıkarak, maskesiz, mesafesiz kongre yapabiliyorsunuz. Milyonlarca öğrenci uzaktan eğitimde, okula gidemiyor. Siz nasıl kongre yapabiliyorsunuz!

Bazı illerde eylemlerimize engel olundu. Salgın sebep gösterildi. Salgın yüzünden 20 esnaf, 20 işçi bir araya gelip hakkını arayamıyor ama AK Parti kongre yapabiliyor. İnsanlar bir lokantada oturup yemek yiyemiyor, bir kahvehanede bir bardak çay içemiyor ama Ak Parti binlerce kişiyle kongre yapabiliyor. İki kişi sahilde yürüyemiyor, parkta oturamıyor ama Ak Parti 5 bin kişiyle kongre yapabiliyor. Böyle adaletsizlik olur mu, bu virüs nasıl bir virüs ki Ak Partililere bulaşmıyor ama Ak Partililer dışındaki herkese bulaşıyor.

HES KODU ile, toplu taşıma araçlarına biniliyor, kapalı yerlere giriliyorsa siyasi partiler kongre yapabiliyorsa kafeye, bara, lokantaya da gidilebilir. İş yerlerimizi HES Kodu uygulamasıyla açın. Deniliyor ki açılsa bile kapasite yüzde 30’a düşecek. Bu personel kapasitesinin de yüzde 30’a düşmesi demek. Sektörümüz için kısa çalışma ödeneğini ve ücretsiz izin nakdi desteğini yıl sonuna kadar uzatın! İşten çıkarma yasağı da sektörümüz açısından yıl sonuna kadar uzatılmalı. Aksi taktirde kitlesel bir işsizlik söz konusu olabilir. Sektörümüzdeki esnafların vergi ve SGK ödemeleri de yıl sonuna kadar uzatılmalıdır.

Son olarak sektörde çalışan arkadaşlarımıza sesleniyoruz: Kafe, Bar Çalışanları Dayanışmasında ve Otel-Turizm İşçileri sendikasında örgütlenelim, birleşelim.”